Riskin farkında değiliz
10.03.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Dünya Böbrek Günü'nde uzmanlar öneri ve uyarıda bulundu. Türk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Alaattin Yıldız, Türkiye’de 70 binin üzerinde diyaliz, yaklaşık 20 bin civarında böbrek nakli bekleyen olduğunu bildirdi. Dernek olarak yaptıkları CREDİT çalışmasına göre de sayının bundan daha yüksek olduğunu aktaran Yıldız, "Toplumda her 6-7 kişiden birinde erken evre kronik böbrek hastalığı mevcut. Bu hastalar gelecekte diyaliz hastası olma adayı. Çoğunun klinik şikâyeti yok ve çoğu hastalığın varlığından habersiz" dedi.
Meltem Günay - Prof. Dr. Nurhan Seyahi de böbrek hastalığı ile hipertansiyon arasındaki ilişkinin altını çizerken, Prof. Dr. Mustafa Arıcı da özellikle tuz tüketimin mutlaka azaltılması gerektiğinin altını çizdi. Prof. Dr. Arıcı, şunları dedi: "Önerilen tuz miktarı 5 gram olmasına rağmen yapılan çalışmalar Türkiye'de bunun 3 katı tuz tüketildiğini gösteriyor. Böbrek hastalarının ortalama tuz tüketimlerinin de günlük 9 gram idealin neredeyse 2 katı. Ülkemizde hipertansiyon ve böbrek hastalıkları ile mücadelede günlük tuz tüketiminin azaltılması için, hem yemeğe eklenen tuzun azaltılması, masadan tuzluğun kaldırılması, ekmekteki tuz oranının düşürülmesi gerekiyor."
Prof. Dr. Ali Rıza Odabaş aynı zamanda internette satılan bazı "çaylara" dikkat çekerek, "Bazı zayıflama ürünleri, eklem ağrılarını azaltan Çin çayları içinde böbrek için çok zararlı olduğu gösterilmiş birçok madde mevcut. Bu tür çayların ve bitkisel ürünlerin tüketilmesi ile uzun dönemde diyalize gerek duyulan kronik böbrek yetersizliği, hatta idrar yollarında kanser geliştiği iyi bilinmektedir. Bu nedenle zayıflama çayları gibi bitkisel ürünlerden uzak durulması gerekiyor" dedi. Bilinçsiz kullanılan ağrı kesicilerin de böbrek hastalıklarını tetikleyebileceğini vurgulayan Odabaş, "İlaçların uzun süre kullanımında risk hiç azımsanmayacak kadar çok" dedi.
ÜÇ BİN KİŞİYE TEST
Türk Nefroloji Derneği’nin AstraZeneca Türkiye’nin koşulsuz desteğiyle hayata geçirdiği “Sağlıklı Böbrek Sağlıklı Hayat” projesi kapsamında Ankara, İstanbul ve İzmir’de 3000 kişiye testler yapıldı. Katılımcıların yüzde 51’inde kronik böbrek hastalığı riski, yüzde 18’inin ise orta-yüksek riskli hastalar olduğu tespit edildi.
‘Su için’ uyarısı
Kronik böbrek hastalığı yapan sebeplerden birinin de idrar yolu enfeksiyonları ve böbrek taşları olduğunu belirten Prof. Dr. Memnune Sena Ulu da bu noktada günde 2.5-3 litre su içmenin önemini vurguladı. Böbrek hastalıkları ile diyabet arasındaki ilişkiye dikkat çeken Prof. Dr. Elif Arı Bakır da, “Ülkemizde ise 20 - 80 yaş aralığında yaklaşık 7 milyon diyabet hastası olduğu biliniyor. Başka bir deyişle her 8 kişiden biri diyabet hastası. Diyabet tanısı alan bir birey, kan şekeri kontrolünü ilk baştan itibaren dikkatle sağlayamazsa, yüksek kan şekerinin, yıllar içinde kalbini, böbreklerini, beynini, gözlerini ve tüm damar sistemini harap edeceğini bilmelidir. Diyabete bağlı kronik böbrek hastalığı (KBH) da böyle ortaya çıkmakta. Diyaliz hastalarının yaklaşık yüzde 40’ı diyabet nedeniyle böbreklerini kaybetmiş bireyler.” diye konuştu.
