21.05.2013 - 16:39 | Son Güncellenme:
Özgür YILMAZ/ALANYA (Antalya) (DHA)
ANTALYA’nın Alanya İlçesi’nde, rafting yaparken kullandığı botun alabora olması sonucu Alman turist 50 yaşındaki Kerstin Kramer’in yaşamını yitirmesiyle ilgili 3 kişinin yargılanmasına başlandı. Sanıklardan baş rehber Sefa Tozakoğlu, "Botu karşıya geçirmek için kullandığımız ipin düğümü açıldı. Kusurlu olan, ipi üreten firmadır" dedi.
Okurcalar Beldesi Alara Çayı’nda, 4 Temmuz 2012’de rafting yapan Alman Kerstin Kramer’in içinde bulunduğu bot, Kocadöllük mevkiinde alabora oldu. Rafting rehberi Mustafa Zeybek ve 7 turistin yüzerek kurtulduğu kazada, Kerstin Kramer akıntıya kapılarak kayboldu. Aramalar sonunda Kramer’in cesedi, 15 Temmuz’da botun alabora olduğu noktadan 4 kilometre uzakta bulundu. Antalya Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopside, Kramer’in kanında 1.28 promil alkol bulunduğu ve suda boğulma sonucu yaşamını yitirdiği tespit edildi.
Alanya 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına, Kerstin Kramer’in eşi Rene Kramer, kızları Kristin ve Kati Kühl, avukatları Deniz Yıldırım’la birlikte katıldı. Duruşmaya, ’taksirle ölüme sebebiyet vermek’ suçundan 3 yıldan 9’ar yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan tutuksuz sanıklardan Irmak Turizm A.Ş.’nin sahibi Hasan Karabiber ile şirketin baş rehberi Sefa Tozakoğlu katılırken, diğer sanık Mustafa Zeybek katılmadı.
’KUSUR İPTE, TURİST ALKOLLÜ’
Hakim Galip Bütün’ün başkanlık yaptığı duruşmada Sefa Tozakoğlu, suçlamaları kabul etmedi. Olayda kusurları bulunmadığını savunan Tozakoğlu, "Rafting öncesinde bilgilendirme yapıyoruz. Botu karşıya geçirmek için kullandığımız ipin düğümünün çözülmesi sonucu kaza meydana geldi. Kusurlu olan ipi üreten firmadır. Nehirde her gün rafting yapıyoruz. Herkese kask ve yelek giydirdik. Malzeme ne kadar yüksek standartta olursa olsun risk kaçınılmaz. Ölen turist alkollüydü. Bu sporun tehlikeli olduğunu bilerek tura katıldı" dedi.
YÖNETMELİĞİ BİLMİYORDUM
Firma sahibi Hasan Karabiber ise bölgede 20 yıldan bu yana rafting yaptırdığını söyledi. 2011 yılında çıkan yönetmeliğe göre bölgenin rafting parkur alanı ilan edilmesi için Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne başvuru yapması gerektiğini kaydeden Karabiber, yeni yönetmelikten kazadan sonra haberi olduğunu iddia etti. Olayda kusurlarının bulunmadığını savunan Karabiber, üzgün olduğunu söyledi. Sanık avukatları ise botları karşıya geçirmek kullanılan ipleri üreten firmanın kusuru olduğunu iddia ederek, üretici firmanın davaya dahil edilmesini talep etti.
’ANNEM ALKOLLÜ DEĞİLDİ’
Kerstin Kramer’in eşi Rene Kramer ise sanıklardan şikayetçi olduğunu, mahkemeye güvendiğini söyledi. Olay sırasında annesiyle birlikte rafting yapan Kati Kühl ise cankurtaran yeleği ve kaskları kendilerinin taktığını, görevlilerin kontrol etmediğini söyledi. Annesinin alkol almadığını da ileri süren Kati Kühl, "Annem yüzme biliyordu" dedi.
’AĞIR CEZADA GÖRÜLSÜN’
Kramer ailesinin avukatı Deniz Yıldırım ise sanık savunmalarının firmayı korumaya yönelik olduğunu söyledi. Olayda yaralıların da olduğunu kaydeden Yıldırım, bu nedenle davanın ağır cezada görülmesi gerektiğini, yaralıların da ifadelerinin alınmasını talep etti.
Tarafların beyanlarının ardından Mahkeme Başkanı Galip Bütün, yaralıların ifadesinin alınması, tedavi raporlarının hastaneden istenmesi ve bilirkişi raporunun hazırlanmasına karar vererek duruşmayı 10 Eylül 2013 tarihine erteledi.