‘PKK sembolü’ne takipsizlik kararı

Çözüm sürecinin yarattığı “bahar havası” yargıya da yansıdı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Diyarbakır’daki tarihi Nevruz’dan bir süre önce, Uludere’de yaşamını yitirenlerin tabutlarına sarılan sarı-kırmızı-yeşil renkli bayrak ve flamaların görüntülerinin afişlerde kullanılmasıyla ilgili başlattığı soruşturmayı takipsizlikle sonuçlandırdı.
Diyarbakır’daki tarihi Nevruz’da açılan afiş ve bayraklara yönelik soruşturma açılıp açılmayacağı tartışmaları sürerken, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Nevruz’dan bir süre önce önemli bir karara imza attığı ortaya çıktı.

O renklere soruşturma
Şırnak Uludere’de, 34 köylünün yaşamını yitirmesinin birinci yıldönümü nedeniyle düzenlenen anma etkinlikleri için afiş hazırlayan BDP il yöneticileri hakkında soruşturma başlatıldı. Afişlerde, tabutların üzerine atılan sarı-kırmızı-yeşil renkte bayrak ve flamaların, örtülerin görüntülerinin kullanılması, soruşturmaya gerekçe gösterildi.
Şırnak Başsavcılığı, afişlerle ilgili başlattığı soruşturmanın dosyasını, işlenen suçun “silahlı örgütün propagandası” olduğu gerekçesiyle Diyarbakır Başsavcılığı’na gönderdi. Başsavcılık ise bu soruşturmayı takipsizlikle sonuçlandırdı. Takipsizlik kararında, uzun yıllar renklerin suç sayılması anlayının son bulduğunu gösteren şu satırlar yer aldı:
“PKK terör örgütünün sarı, kırmızı ve yeşil renkleri örgütsel tüm sembollerinde kullandığı biliniyor olsa dahi, afişlerde görünen kalabalığın taşınan tabutlardaki cenazelerin örgütle ilişkilendirilmelerini sağlayacak bir veri mevcut değildir. Sırf tabutlar üzerindeki sarı, kırmızı, yeşil renkleri barındıran bez parçalarının ‘PKK sembolü’ olarak algılanması doğru değildir. Dünya üzerindeki ülkelerden en az 15’inin örnek verecek olursak Senegal, Kamerun, Bolivya, Gana, Benin, Gine ve birçok ülkenin bayrakları sarı, kırmızı ve yeşil renklerden oluşmaktadır.

Paranoya olur
Renklerin PKK terör örgütüne ipotek edilerek, üzerinde görülen her nesnenin terör örgütüne atfedilip o şekilde algılanması toplumsal bir paranoya oluşmasına yol açabilmektedir. PKK terör örgütünün henüz ortaya çıkmadığı dönemlerde de yöre halkının genel itibariyle sarı, kırmızı ve yeşil gibi renklere ilgi duyduğu bilinen bir gerçekliktir. Sarı, kırmızı, yeşil renklerden oluşan poşu, fistan, başörtüsü, atkı, gömlek ve benzeri birçok kıyafet veya günlük hayatta kullanılan pek çok eşyanın terör örgütünü çağrıştırdığını düşünmek, esas olarak örgütün de arzu ettiği bir sonuç olacaktır.

Terörist cenazesi değil
Soruşturmaya konu afişlerin herhangi bir terör eylemiyle, yasadışı gösteriyle, terörist kişilerin cenazeleriyle alakalı olmadığı, PKK terör örgütüne de herhangi bir atıf yapılmadığı, soruşturmaya konu 4 şüphelinin savunmalarının da bu doğrultuda olduğundan dolayı bu haliyle terör örgütü propagandası yapıldığından söz edilemez. Müsnet suç oluşmadığından dava açılmasına yer olmadığı ve bu nedenle takipsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.”