24.03.2011 - 02:44 | Son Güncellenme:
BAHAR ATAKAN Ankara
ÖSYM, YGS ve LYS sorularının basın kuruluşlarına parayla satılmasına ilişkin kurul kararı aldı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’ın karşı çıkmasına karşın ÖSYM Başkan Vekili Prof. Dr. Ali Demir kararda ısrarcı oldu. Sorular geçen yıllarda özel televizyon ve gazetelere ücretsiz olarak verilirken bu yıl YGS ve LYS sorularını yayımlamak isteyen gazetelere 150 bin lira ödeme koşulu getirildi. ÖSYM’nin TRT’yle yaptığı protokol çerçevesinde, özel te-levizyon kanalları da soruları hiçbir şekilde yayımlayamayacak. Sınav sorularının yayın hakkı yalnızca
TRT’de olacak.
Pazar günü yapılacak YGS’ye 1 milyon 692 bin 345 aday katılacak. Son karara göre, ÖSYM ile medya kuruluşu arasında bir sözleşme imzalanacak. Medya kuruluşu parayı cuma günü mesai saati bitimine kadar bankaya yatıracak. YGS ve LYS sorularını aynı pakette almak isteyen medya kuruluşuna 50 bin lira indirim yapılacak. Bankaya, YGS ve LYS soru paketi için 150 bin lira, yalnızca YGS soruları için 100 bin lira veya yalnızca LYS soruları için yine 100 bin lira yatırılacak.
Yayın hakkı TRT’de
YGS soruları, sınavın bitiminden 2 saat sonra yalnızca devlet televizyonu TRT’den yayımlanabilecek. Özel televizyonlar soruları yayımlayamayacak, uzman yorumlarına yer veremeyecek. Sorular, sınavdan 3-4 gün sonra ÖSYM’nin internet sitesinden kullanıma açılacak. Geçen yıllarda ÖSYM, tüm basın kuruluşlarına sınavdan 2 saat sonra soruları ücretsiz olarak dağıtıyordu. ÖSYM, gazetelerden son kez 2005’te para aldı. 2006’da sorular ücretsiz olarak internet üzerinden şifreyle verildi. Geçen yıllarda cüzi rakamların kurum hesabına yatırıldığı görüldü. Son 6 yılda, Milliyet’in soruları yayımlamak amacıyla ödediği bedeller şöyle: 2005: 5 bin lira, 2004: 1000 lira, 2003: 1000 lira, 2002: 700 lira, 2001: 450 lira, 2000: 360 lira.
‘Haber alma özgürlüğü kısıtlanamaz’
Yayın hakkının TRT’ye verilmesini ve soruların parayla gazetelere satılacak olmasını eleştiren Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay, “ÖSYM ve TRT devlet kuruluşları arası al gülüm, ver gülüm yapıyor. Bu bir skandaldır. Böylesine ilkel bir tutumdan vazgeçilmeli. ÖSYM, halkın haber alma özgürlüğünü kısıtlayamaz. Hakkı yok. ÖSYM hükümetin yan kuruluşu gibi çalışıyor. TRT’nin izlenme oranları son derece düşük. Ayrıca öğrenci ve veliler sınav sonrasında TRT’yi izlemek zorunda değil. Bu yayın, TRT’ye izleyici kazandırma amacını da taşır” dedi.
İzleyiciye siyasi baskı
Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç da TRT’nin devlet televizyonu çerçevesinden çıkıp hükümet televizyonu haline geldiğini belirterek, “İzleyici zorunlu olarak TRT’ye yönlendirilmek isteniyor. İzleyicinin haber alma, kanal seçme ve program tercih hakkı üzerinde kısıtlama yapılıyor. İzleyici, hükümet televizyonuna yönlendirilerek siyasal baskı yapılıyor. ÖSYM soruları basın kuruluşlarına para ile satarak kendisine yeni bir para kaynağı yaratmış oluyor. Krizi fırsata çeviriyorlar. KPSS skandalı krizi ÖSYM’de kadrolaşma olarak fırsata çevrildi” diye konuştu.