Obama’yla görüşmesine sızma yapılmış

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İstihbarat Dairesi Başkanlığı’na ait gizli programa kendilerine verilen şifre ile girerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve aile fertlerinin özel bilgilerini ele geçirdiği öne sürülen 10 istihbaratçı hakkında hazırladığı iddianamenin ayrıntıları ortaya çıkmaya devam ediyor.
İddianameye göre; genellikle Doğu ve Güneydoğu illerinde görev yapan şüpheliler, 2012 ve 2013 yıllarında düzenli aralıklarla programa erişim sağladı. Şüphelilerin, 7 Şubat 2012’deki MİT krizi, Erdoğan’ın bağırsak ameliyatı olduğu 26 Kasım 2012 ve ABD Başkanı Barack Obama’yla görüştüğü 19 Haziran 2012’de programa girerek, kişisel verilere erişim sağladıkları belirlendi.

‘Erdoğan’ı seviyoruz’
2012 ve 2013 yıllarında toplam 114 kez Erdoğan’ın kişisel verilerine ulaşan şüphelilerin, Erdoğan’ı sevdikleri ve fotoğrafına bakmak için programa girdikleri savunması savcılık tarafından “saçma, delillerle tutarsız, birbirinden kopyalanmış, savunma içdüdüsü ve yalan” olarak değerlendirildi.
Ankara Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun’un istihbaratçı 10 şüpheli polis hakkında, Erdoğan ve ailesinin kişisel verilerini ele geçirdikleri iddiasıyla hazırladığı iddianamenin ayrıntıları ortaya çıkmaya devam ediyor.
İddianamede, herkesin her türlü kişisel verilerinin yer aldığı İstihbarat Daire Başkanlığı’ndaki DEVA 1-2 programının ayrıntılarına yer verildi. İddianamede, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığının 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nun ek madde 7/1 fıkrası gereğince emniyet ve asayişi sağlamak üzere ülke genelinde herkese ait istihbarat bilgilerinin, sanal ortamda, Detaylı Veri Analizi (DEVA-I ve II) programının bulunduğu kaydedildi. Program içerisinde ülkedeki herkese ait istihbari kişisel bilgilerin bulunduğu belirtilen iddianamede, program içinde kişilere ait özel her türlü bilginin yer aldığı, devlete ait (gizli) sır niteliğinde herhangi bir bilginin bulunmadığı belirtilen iddianamede, sanal ortamdaki bu programa kendilerine şifre verilen ve yeterli bilgilendirme yapılan personel dışında hiç kimsenin giriş yapamadığı ifade edildi.

‘Gizlilik ihlali’
Bu programda tutulan bilgilerin saklanması ve korunmasında, 2559 sayılı Kanun’un ek 7. maddesi 7. fıkrası 2. cümlesi gereğince kanunen gizlilik ilkesinin geçerliği olduğu belirtilen iddianamede, şifre verilen ve bilgilendirilen şüpheli personelin kişilere ait kişisel veri niteliğindeki bilgileri gereksiz yere öğrenmelerinin ve başkalarına vermelerinin yasak olduğunu ve bunun gizliliğin ihlali niteliği taşıdığını açıkça bildikleri kaydedildi.

Doğuda görevliler
İddianamede, suç tarihinde istihbaratçı olan şüpheli 10 polisin, Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyükşehirlerin aksine Van, Adana, Ankara, Hatay, Kars, Mersin, Siirt ve Şırnak Emniyet Müdürlüğü’nde görevli oldukları belirtildi. İddianamede, polislerin tarih sırasına göre Şırnak (07 Şubat 2012), Kars (15 Haziran 2012), Şırnak (19 Haziran 2012), Mersin (26 Kasım 2012), Ankara (23 Aralık 2012), Hatay (05 Nisan 2013), Mersin (08 Haziran 2013), Şırnak (29 Temmuz 2013), Adana (17 Eylül 2013), Van (25 Ekim 2013), Kars (06 Aralık 2013) tarihlerinde dönemin Başbakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin kişisel verilerinin bulunduğu programa giriş yaptıklarının tespit edildiği kaydedildi.

Düzenli olarak erişmişler
İddianameye göre Erdoğan ve ailesiyle ilgili bilgilere ilk olarak Şırnak Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Özlem Gökkoyun 7 Şubat 2012’de erişti. Bu tarihten sonra sırasıyla Kars, Şırnak, Mersin, Ankara, Hatay, Mersin, Şırnak, Adana, Van ve Kars’ta görevli şüpheli polisler Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerine eriştiler. Son erişim, Kars Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru İsmail Ünal tarafından sağlandı. İddianameye göre şüpheli polislerin 2012 yılında şubat, haziran, kasım ve aralık aylarında, 2013’te ise nisan, haziran, temmuz, eylül, ekim, aralık aylarında Erdoğan ve ailesinin kişisel verilerine ulaştıkları anlaşıldı.
Bu bilgilerden şüpheli polislerin Erdoğan ve ailesiyle ilgili bilgileri 2012 ve 2013’te düzenli olarak kontrol ettikleri, herkesin kişisel bilgilerinin yer aldığı ve yeni bilgilerin eklendiği DEVA 1-2 sistemine düzenli aralıklarla girerek, bilgilere eriştikleri açığa çıkmış oldu.

MİT krizini ve ameliyat takibi de iddianamede
İddianamede, Şırnak Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Özlem Gökkoyun’un 7 Şubat 2012 günü saat 13.15’te Başbakan’a ait kişisel verileri detaylı veri analizi programına şifresiyle giriş yaparak erişip ele geçirdiği, kişisel bilgilere dokuz kez erişim sağladığı kaydedildi. Gökkoyun’un programa girdiği bu tarihte, İstanbul’da özel yetkili savcı Sadrettin Sarıkaya, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, eski Müsteşar Emre Taner, eski Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş ve iki MİT görevlisini ifade vermeye davet etmişti.

G20 zirvesindeydi
İddianamede, Gökkoyun’un, 19 Haziran 2012 günü de saat 11.45’te programa girerek, Erdoğan’a ait kişisel verilere eriştiği anlatıldı. Gökkoyun’un programa girdiği bu tarihte de Erdoğan, Meksika’nın Los Cabos kentindeki G-20 zirvesinde ABD Başkanı Barack Obama ile görüşmüştü.
İddianamede, Mersin Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Samih Şimşek’in 26 Kasım 2012’de saat 16.24’te Başbakan’a ait kişisel verilere erişim sağladığı belirtildi. Bu tarihte de Erdoğan bağırsak ameliyatı geçirmişti.

Aydın’da 4 polis usulsüz dinlemeden ihraç edildi

Aydın’da, 17-25 Aralık operasyonu sonrasında 30 ilde başlatılan usulsüz dinleme soruşturmasında Aydın eski istihbarat Şube Müdürü Ömür Candemir, Baş komiser Resul Köse, Komiser Yardımcısı Ali Kırcılı ve Polis Memuru Serkan Demirci meslekten ihraç edildi. 15-25 Aralık operasyonu sonrası Aydın İstihbarat Şube Müdürlüğü görevinde bulunan üçüncü sınıf Emniyet Müdürü Ömür Candemir Didim İlçe Emniyet Müdürlüğü görevine, Baş Komiser Resul Köse, Karpuzlu İlçe Emniyet Amirliği’ne, Ali Kırcılı Bölge Trafik Müdürlüğü’ne görevlendirilmişti.
Usulsüz dinleme soruşturması sonunda meslektin ihraç edilen 4 emniyet görevlisinin silah ve kimliklerini teslim ettikleri öğrenildi. Ömür Candemir konuyla ilgili açıklama yapmasının doğru olmadığını, ancak “30 ilde yapılan bir soruşturmanın sonucu söyleyeceğim tek şey bizim vicdanımız rahat” dedi. (DHA)