Gündem‘Ne çok isterdi fotoğraf makinesini yanında götürebilmeyi’

‘Ne çok isterdi fotoğraf makinesini yanında götürebilmeyi’

21.10.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Foto muhabirliğinin Türkiye’deki en özgün, en saygın ismi Ara Güler önce yaşamının büyük kısmının geçtiği Galatasaray Meydanı’nda, sonra da 90 yıl önce vaftiz edildiği Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi’nde düzenlenen törenle sonsuzluğa uğurlandı.

‘Ne çok isterdi fotoğraf makinesini yanında götürebilmeyi’

Türkiye’de foto muhabirliğinin en önemli ismi, yaşamı boyunca çok sayıda ödül almış, sayısız ismi, dünya tarihine yön veren olayları ve en çok da İstanbul’u çekmiş olan Magnum fotoğrafçısı usta Ara Güler dün son yolculuğuna uğurlandı. Sabah saat 10.00 itibarıyla yaşamının büyük kısmını geçirdiği Beyoğlu’nda Galatasaray Meydanı’nda Güler’i uğurlamak isteyen topluluk bir araya geldi. Anma töreni kapsamında önce gazeteci Nebil Özgentürk, Ara Güler’in yaşamı ve yapıtlarını anlatan, gazeteciliğe bakışını özetleyen bir konuşma yaptı. Arkasından Güler’in ‘Bir Göz, Bir Makine, Bir Gerçek’ kitabını derleyen, oğlu gibi sevdiği Fatih Aslan konuştu. Aslan konuşmasında özellikle son dönemde müzesinin açılmasıyla birlikte her şeyin Güler’in istediği gibi olduğunu belirtti.

Haberin Devamı

‘Ustamızı uğurluyoruz’

Ardından fotoğrafçı ve belgesel yapımcısı Coşkun Aral söz aldı. Aral Siirt’te geçen çocukluğu sırasında Hayat dergisindeki Ara Güler’in fotoğraflarıyla dünyayı tanıdığını anlattı ve Güler’le tanışmanın kendisi için önemini anlattı. Coşkun Aral “Ustamızı uğurluyoruz. İnsan olma özelliğini asla yitirmemiş biriydi. Kindarlık asla bilmeyen birisiydi. Onu diğerlerinden ayıran iki özelliği vardı: Biri insana olan sadakati, ikincisi insanları yargılamadan eylemleriyle değerlendirmesiydi. Mesleki sorumluluğu evrenseldi” diye konuştu. Konuşmaların ardından tören bir müzik dinletisiyle devam etti. Ara Güler’in çocukluğunda dinlediği Gomidas’ın bestelediği bir ninni ve ‘Sarı Gelin’ eşliğinde sevenleri usta fotomuhabiri bir kez daha yâd etti.

Haberin Devamı

‘Ne çok isterdi fotoğraf makinesini yanında götürebilmeyi’

Galatasaray Meydanı’ndaki törene devlet erkânı da katıldı. AA

‘Üstüne isim yoktu’

Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İstanbul Valisi Vasip Şahin , AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP Genel Sekreteri Mehmet Akif Hamzaçebi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Beyoğlu Belediye Ahmet Misbah Demircan ile Türkiye Ermenileri Patrikliği Patrik Vekili Aram Ateşyan da katıldılar. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın konuşmasında Ara Güler’in ‘İstanbul’un gözü’ olarak bilindiğini ancak Güler’in aynı zamanda bir dünya vatandaşı, dünya fotoğrafçısı olduğunu söyledi. Kalın, “Fotoğraf sanatçısı değilim, ben bir fotomuhabiriyim derken sadece tevazu yapmıyordu. Mesleğiyle ilgili çok önemli bir ilkeyi ortaya koyuyordu. Fotoğraf sanatçılığını çok yapay, kurgusal, bir stüdyoda bir mekânda kurgulanmış bir şey olarak görüyordu ama fotomuhabirliği o anı yakalayan insanın yapabileceği bir işti. Anı yakalamada onun üstüne hakikaten başka bir isim yoktu” dedi.

‘Ne çok isterdi fotoğraf makinesini yanında götürebilmeyi’

Güler’in sevenleri Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi’nde düzenlenen töreni hınca hınç doldurdu. Güler’in cenazesi Şişli Ermeni Mezarlığı’nda toprağa verildi. ERCAN ARSLAN

Arkasından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önceki gün yayımlanan taziye mesajını yeniden okudu.

Haberin Devamı

Ardından söz alan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Her ne kadar kendini fotomuhabiri olarak tanımlamasa da aslında her çalışması sanattı. Dünyanın en iyi yedi fotoğrafçısından biri olarak değerlendirildi” diyerek Ara Güler’i anlattı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Alçak gönüllü kişiliğiyle kendisini sanatçı olarak değil fotomuhabiri olarak tanımlamayı seçerdi ancak o çok sayıda fotoğraf sanatçısına ilham kaynağı olmuş, büyük bir sanatçıydı” ifadelerini kullandı.

‘Ne çok isterdi fotoğraf makinesini yanında götürebilmeyi’

Güler’in naaşı meydandan kiliseye getirilirken. ÜNAL ÇAM

‘Kamerasından ayrılmadı’

Ara Güler’in naaşı, buradaki törenin ardından Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi’ne götürüldü. Törende konuşma yapan Türkiye Ermenileri Patrikhanesi Ruhani Kurul Başkanı Episkopos Sahak Maşalyan şöyle dedi: “Büyük adamların sofrası ona hep açıktı. Ama gönlünü cezbeden küçük insanların muhteşem dünyasıydı. O dünyayı kaydetmek taşımak ve gözümüze sokmak istedi. Bütün tarih küçük insanların yaşamının toplamıdır. Ara Güler bunu çok erken anlamıştı. Bir fotoğraf makinesinin objektifinden tarafsızca kaydedilmiş birer tarih parçasıydı her fotoğrafı. İnsanlığına gelince eğri cetvelden doğru çizgi çizemezsiniz. Ara Güler doğru adamdı, doğru yaşadı, dolu dolu yaşadı.”

Haberin Devamı

Maşalyan Ara Güler’in sonsuz yolculuğunun başladığını vurgularken de, “Ne kadar isterdi fotoğraf makinesini götürebilmeyi öte tarafa. Ne güzel olurdu cennet çiçeklerini çekip bize gönderebilseydi” ifadelerini kullanarak salonu hınca hınç dolduran sevenlerini duygulandırdı. Güler’in cenazesi, buradaki tören sonrasında Şişli Ermeni Mezarlığı’nda toprağa verildi.

‘Ne çok isterdi fotoğraf makinesini yanında götürebilmeyi’