Meral Akşener'i çileden çıkaran sözler! Araya Ahmet Davutoğlu girdi
07.03.2023 - 13:22 | Son Güncellenme:
Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayının açıklanması öncesi gerçekleştirilen toplantıda kriz yaşandığı iddia edildi.
CNN Türk moderatörü Meltem Bozbeyoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Millet İttifakı'nın adayı olmasının ardından son kulis bilgilerini paylaştı. Adaylık açıklanmadan önce gerçekleştirilen 6'lı masa toplantısında DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in tartışma yaşadıkları iddia edildi.
Akşener'in, 'Ben bu şartla buraya geldim. İstiyorsanız kalkayım' dediği ve o anda seslerin yükseldiği iddia edildi. İYİ Parti lideri 'Yeter' diye bağırınca araya Davutoğlu'nun girdiği belirtiliyor.
Gazeteci Ekrem Kızıltaş ve Aydınlık gazetesi yazarı İsmet Özçelik CNN Türk canlı yayınında toplantıda yaşanan gerginliği değerlendirdi.
Gazeteci Ekrem Kızıltaş: Meral hanım bir takım sebepleri öne sürerek masaya döndü. Anlaşıldığı kadarıyla Saadet Partisi'ndeki o toplantıda çok şiddetli tartışmalar yaşandı. Hatta kulis bilgilerinde Meral hanımın sesi çok yükseldi. Karşımıza çıkan tablo şunu gösteriyor. Aslında kırılgan bir anlaşma sağlanmış durumda.
Karar alıcıların sadece bir tane olmadığı farklı karar alıcıların söz konusu olduğu ve onlar arasında bir dengesizlik olduğunu düşündürebilir. Bir başke şey de şu... İki belediye başkanının Cumhurbaşkanı Yardımcısı olmasının yanında her partiden bir başkan yardımcısının da gündeme gelmesiyle sanki Millet İttifakı ya da 6'lı masa Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'den ziyade başkan yardımcılıklarıyla da güçlendirilmiş Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne doğru evrilmiş gibi bir hava var.
Yani buradaki mesela şu... Bir hesap var. Bu hesapta 6'lı masa+HDP açık ya da açık destek olduğundan bir şekilde belki 'Cumhur İttfakı'nı, sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı belki yenebiliriz' diye ümit vardı.
Meral hanımın masayı tekmelesiyle karar alıcılar herhalde tekrar harekete geçtiler. Ara formül... Dış karar alıcılar zorladılar ama Meral hanım arzu ettiğini, iddia ettiğini galiba 10'da birini bile alamadığını bir şekilde yeni bir duruma mecbur edildiğinin farkında.
"BU ANLAŞMA KONUSUNDA DİĞER PARTİLER BİLGİLENDİRİLMİYOR"
Aydınlık gazetesi yazarı İsmet Özçelik: Oradaki sorun şundan kaynaklanıyor. Kemal bey ile Akşener arasında bir anlaşmaya varılıyor. Fakat bu anlaşma konusunda, iki belediye başkanı konusu gündeme geliyor. Bu anlaşma konusunda diğer partiler bilgilendirilmiyor. Ne Gelecek, ne DEVA, ne Demokrat Parti bunlara herhangi bir bilgi verilmiyor.
O kadar bir karmaşa var ki... Onlar birdenbire kucaklarında böyle bir şeyi bulunca, iki tane belediye başkanı Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacak. 'Peki biz ne olacağız?'a geliyor iş. İşler karmaşık bir hale geliyor. İşlerin nasıl yürüdüğünü göstermesi açısından önemli.
Burada partiler oturup organlarıyla bir karar vermiyorlar. Dikkat ederseniz çok uzun sürdü. Çok uzun sürünce küçük partiler kendi partilerinin yetkilileriyle temasa geçme ihtiyacı duydular. Onlar da kendi aralarında bir manevra yapmaya çalıştılar. Sıkıntı orada. Bu süreç tamamen bir yukarıda bir el tarafından yönetiliyor. Onun sancıları çekiliyor.
"BU MASANIN ASIL AMACI EKREM İMAMOĞLU ÜZERİNE KURGULANMIŞTI"
O karar verdiği zaman, ben baştan beri aynı düşüncedeyim... 6'lı masada uluslararası alanda verilecek bir karara itiraz edecek, buna direnecek hiçbir parti genel başkanı yok. Bu konuda ısrarlıyım. 'Meral hanım niye istifa etti, gitti?' diyeceksiniz. Orada da hesap vardı. Bu masanın asıl amacı Ekrem İmamoğlu üzerine kurgulanmıştı. Onu Cumhurbaşkanı yapmaktı. Bunu da gizlemediler zaten. Yani ABD derin devletinin tüm yayın organları yazdı bunları. Bunu herkes öğrendi.
NİYE KILIÇDAROĞLU ADAY OLDU?
Burada başka bir formül bulundu. Orada hesap şuydu; İmamoğlu bağımsız aday olacak. İYİ Parti onu destekleyecek. HDP onu destekleyecek. CHP'den de koparabildikleriyle 1. turda 2. sıraya yerleşecek. Ondan sonra 2. turda Erdoğan ile İmamoğlu yarışacak. Bu kurgu yapıldı. Masada çözemeyince bu formüle yöneldiler. Hatta İmamoğlu çevresi de aynen onların ifadesiyle söylüyorum, 'Abla buna 'evet' diyor', 'Ablanın bilgisi dahilinde' ifadeleri kullanılıyor.
Sonra o da olmadı. ABD'de de artık eskisi gibi değil, her şeye muktedir de değil. Her tuttuğu olmuyor. Macaristan'da 6'lı masayı kurdu ama yenildi.
