Gündem"Merakım başıma bela oluyordu"

"Merakım başıma bela oluyordu"

21.10.2020 - 10:01 | Son Güncellenme:

Erzurum'da, devlet büyüklerini korumak amacıyla havalimanı güzergahına yerleştirilen emniyete ait fotokapanlardan birini 'telefon ya da walkman' zannederek alıp evine götüren temizlik işçisi Taner Akkuş, hırsızlık suçundan 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada beraat etti. Emniyet Müdürlüğü avukatının itirazıyla dosya Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşındı. İstinaf mahkemesinde de hakim karşısına çıkan Akkuş'a burada da beraat kararı verildi. Cezaevine girme korkusuyla günlerce uyuyamadığını söyleyen Taner Akkuş, "Merakım başıma bela oluyordu" dedi.

Olay, 3 Nisan 2018 günü merkez Yakutiye ilçesinde meydana geldi. Temizlik işçisi 3 çocuk babası Taner Akkuş (48), havalimanı güzergahında temizlik işi yaparken yoruldu ve dinlenmek için yol kenarındaki toprak alana oturdu. Bu sırada yerde, ucunda anten bulunan bir cihaz olduğunu fark etti. Anten kısmından tutarak toprak altından çıkardığı cihazı alıp, kurcalamaya başladı. Daha sonra da evine götürdü.

Erzurum Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekipleri ise devlet büyüklerinin kente giriş- çıkış yaptıkları zamanlarda güvenliği ve kontrolü sağlamak için yerleştirilen 3 fotokapandan birinin eksik olduğunu fark edip harekete geçti. Polis ekiplerinin her yerde aradığı fotokapanın içindeki SIM kart, sinyal vermeye başladı. Polis, SIM kartın bir cep telefonuna takıldığını belirleyip, iz sürdü. Yapılan çalışma kapsamında fotokapanın Taner Akkuş'ta olduğu tespit edildi. Polis, temizlik işçisini gözaltına aldı. Sorgusunun ardından serbest bırakılan Akkuş hakkında Erzurum 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'kamu hizmetine veya yararına tahsis edilen eşya hakkında hırsızlık' suçundan 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

İLK CELSEDE BERAAT ETTİ

4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Taner Akkuş, 15 Ocak 2019'da görülen ilk celsede beraat etti. İl Emniyet Müdürlüğü avukatının karara itiraz etmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi'nde dosya yeniden incelendi. 4'üncü Ceza Dairesi'nde hakim karşısına çıkan Taner Akkuş, fotokapanı hırsızlık amacıyla almadığını söyledi. İl Emniyet Müdürlüğü avukatı ise sanıktan şikayetçi oldu ve cezalandırılmasını istedi.

EMNİYET AVUKATININ İSTİNAF İSTEMİ REDDEDİLDİ

Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Haşlak, sunduğu mütalaasında sanığın fotokapanı tesadüfen ve ıssız bir yerde bulduğu ve ne işe yaradığını bilmeden evine götürdüğüne yer verdi. Savcı Haşlak, mütalaasında şu ifadeleri kullandı:

"Bu cihazı eve götürüp, genel olarak herkes tarafından bilinen bir durum olan ve cihaza takıldığında tespit edileceği belli bir durumda, içerisindeki SIM kartı, telefona takmış olması, arandığında da sağlam olarak polise teslim etmiş olması, cihazı bulunduğu yerden sökerek aldığına dair bir delilin olmaması, bu kapsamda, savunmasının itibar edilebilir olması, dolayısıyla sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü kuşkudan uzak kati bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla mahkemenin kararında usul ve esasa aykırı yönü olmadığı anlaşılmakla istinaf isteminin esastan reddi talep ve mütalaa olunur."

'CEZA ALACAĞIM DİYE GÜNLERCE UYUYAMADIM'

Bölge Adliye Mahkemesi 4'üncü Ceza Dairesi, Taner Akkuş'un, hırsızlık suçunun yasal unsuru olan kastın oluşmamasını dikkate alarak sanık hakkında beraat kararı verdi. Beraat kararına çok sevinen Taner Akkuş, ceza alma korkusuyla günlerce uyuyamadığını ifade etti. Başına ne geldiyse meraktan geldiğini belirten Akkuş, olay gününü ve sonraki süreci şöyle anlattı:

"O gün çalışıyordum, çöp toplayarak gidiyordum. Dinlenmek için taşa oturdum. Oturduğum yerde meğerse bir fotokapan varmış. Bulduğum şeyi walkman, telefon gibi şeye benzettim. Anteni vardı, alıp evime götürdüm. Bende de merak var. Aldım, kurcaladım cihazı. SIM kartı taktım, 'sahibine belki ulaşırım' dedim. Kurcaladım ama bir anlam çıkaramadım. Cihazı evdeki dolabın üzerine koydum. Beni sabah polisler aradı. 'Sende bir cihaz var' deyince çok panikledim. 'Ne bombası?' dedim. Bendeki şey, meğerse devlet büyüklerini korumada kullanılan fotokapanmış. Teslim ettim ve mahkemelik oldum. Ne olduysa fotokapan yüzünden oldu. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandım, ilk celsede beraat ettim. Bir yıl sonra bir evrak daha geldi. Emniyetin avukatı karara itiraz etmiş. Dosyam Bölge Adliye Mahkemesi'ne gitti. Orada da mahkemeye gittim, beraat ettim. Siz, siz olun ne olursa bulduğunuzu evinize götürmeyin. Merak iyi bir şey değil. Alın, yetkili birimlere teslim edin. Ben iki senedir mahkemelere gidip geliyorum. Cezaevine gireceğim korkusuyla günlerce uyuyamadım. Merak başıma bela oluyordu. Beraat ettiğim için çok mutluyum. Bir daha yerde bir şey bulsam asla almam. 9 yaşındaki kızım Sudenaz'a da söyledim. 'Kızım benim yaşadıklarımı gördün. Asla bulduğun şeyi alma ve hemen polise götür' dedim."