Mağdurlar kazanmak isterken kaybettiler

Davaların bilinen ismi: ‘Jet Fadıl’
Türkiye’deki dolandırıcılık davalarının en bilinen isimlerinden biri de ‘Jet Fadıl’ olarak tanınan Fadıl Akgündüz. Jetpa Holding’i 1989 yılında kuran Akgündüz, pazarlama şirketi aracılığıyla 700 bin aileye konut, otomobil, ev ve ofis cihazları sattı. Özel sektör olarak Türkiye’nin ilk toplu konut projesi Jet Konut’u 1998’de hayata geçiren Akgündüz, 1999 yılında 300 milyon Euro’ya mal olan Türkiye’nin ilk dünya otomobili İmza projesini pazara sundu. O dönem kurulacak beş fabrikada bir milyondan fazla otomobil üretileceğine dair haberler çıktı. Akgündüz, bu iş için de özellikle gurbetçilerden kâr payı ortaklığında para topladı ama
o otomobil hiçbir zaman üretilmedi.

Otobüs dolusu mağdur

“Kara Paranın Aklanmasına Dair Kanun”a göre yüksek kâr payı vaadiyle kandırıp dolandırıcılık yapma suçundan beş yıla kadar hapis ve tüm malvarlığına el konulması istemiyle dava açılınca Akgündüz, 2000 yılının başlarında Türkiye’den ayrıldı. 2.5 yıl boyunca Almanya, İsviçre ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan Akgündüz, 2002 seçimlerinde memleketi Siirt’ten bağımsız milletvekili seçildi. Dokunulmazlık sayesinde seçimden bir hafta sonra Türkiye’ye döndü ama Yüksek Seçim Kurulu’nun Siirt seçimlerini iptal etmesiyle birlikte milletvekilliği düştü ve tutuklandı. 2003’de cezaevine giren Akgündüz, 15 ay sonra kefaletle serbest bırakıldı. Ocak 2006’da Fadıl Akgündüz hakkında açılan davalar nedeniyle dairelerine tedbir konulan Beylikdüzü Jetkent 1 sitesi sakinleri, adliyeye üzerinde “Fadılzedeler” yazılı otobüslerle geldi. 928 daireli sitede
800 vatandaş, şikâyet dilekçelerinde tapularını alamadıklarını belirtti.

Caprice Gold’la geri döndü

Bir süre sessizliğini koruyan Akgündüz, 2011 yılında Caprice Gold Bayrampaşa Projesi’ni tanıttı. Avrupa’nın yedi yıldızlı tek sarayı diyerek tanıtımını yaptığı İslami devre mülk projesi, 20 bine yakın kişinin mağdur olmasına neden oldu. Mağdurlardan yaklaşık 750 milyon lira toplanmasına rağmen hâlâ proje tamamlanmadı. Akgündüz, 2014 yılında ise yeni bir projeyi tanıttı. “Maldivler’de Müslümanların özel adası oluyor” sloganıyla tanıttığı yeni projesi Caprice Gold Maldivler için 60 bin kişiden 170 milyon dolara yakın para topladığı iddia edildi. Yapımına başlanmayan ve faaliyete geçmemiş otel için hizmete açılmış gibi satışlar yapılmaya başlandı. Yaklaşık 7 milyon lira harcanan reklam filmlerinde Ekim 2014’den itibaren müşterilerin Maldivler’deki otelden yararlanabilecekleri belirtildi ama yine teslim gerçekleşmedi.

2 bin 443 yıl isteniyor

Aralık 2014’te Caprice Gold Bayrampaşa ve Caprice Gold Maldivler projesi mağdurları bir araya gelerek bir dernek kurdu ve Akgündüz hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Dernek üyeleri, Şubat ayında Akgündüz tarafından dolandırıldıkları, Akgündüz’ün başlattığı projeleri bitirmediği ve verdikleri paraları geri alamadıkları iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. 2015 yılında Caprice Gold ve Caprice Maldivler gayrimenkul projelerinde devremülk satışı yaptığı kişilerden para toplamasına rağmen projeleri tamamlamadığı iddiasıyla “nitelikli dolandırıcılık” suçundan tutuklanan “Jet Fadıl” lakaplı Fadıl Akgündüz hakkında 2 bin 443 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Savcı, 349 mağdurun bulunduğunu belirterek dolandırıcılık suçunun 349 kez işlendiğine dikkat çekti. Dolandırılanlar arasında Akgündüz’un dayısı başta olmak üzere çok sayıda akrabası da yer alıyordu. İki senenin ardından ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

‘Peygamber torunuyum’ diye kandırdı

Yargılama sürerken mağdurların mahkemede verdikleri ifadeler de dikkat çekti. Bir mağdur, “Ben sanık Fadıl Akgündüz’ün ‘Peygamber torunuyum’ demesi üzerine inanarak hata yaptım” derken, Akgündüz şubat ayındaki son duruşmada kendisini, “Tabii ki bir maddi zarar söz konusu ama bu bir dolandırıcılık anlamına gelmez” sözleriyle savundu. Mağdurlar haklarını almak için mücadele vermeye devam ediyor.

Türkiye’yi ‘saadet zinciri’yle tanıştırdı

Kenan Şeranoğlu, Türkiye’yi “Titan Saadet Zinciri” ile tanıştıran isim olarak tanındı. Kurduğu sistemde 16 bin kişiyi dolandırmaktan cezaevine giren Şeranoğlu, 10 yıl cezaevinde kaldıktan sonra özgürlüğüne kavuştu ama geride çok sayıda da mağdur kaldı. Titan Saadet Zinciri’nin adı ilk olarak 1997 yılında sistemin yöneticisi Kenan Şeranoğlu’nun İzmir Hilton Otel’de verdiği partiyle duyulmaya başlandı. Giydiği tuhaf ceket ve Tarkan’ın Şımarık şarkısıyla yaptığı dansla bir anda gündeme oturan genç adamın gösterişli yaşam tarzı ve aşırı harcamaları medyanın ilgisini çekti. Kısa bir süre içerisinde Şeranoğlu hakkında çok sayıda bilgi paylaşılırken sisteme giren ve mağdur olan kişiler de seslerini çıkarmaya başladı. Ponzi oyunu olarak da bilinen bir dolandırıcılık sistemi üzerine kurulan Titan Saadet Zinciri, katılımcılarına bir katılım ücreti karşılığında kısa vadede yüksek kâr oranları sundu. Sisteme kattıkları her üye için de belli miktarda prim ödeyeceklerini vaad eden sisteme giriş ücreti o dönem 2 bin 400 Alman markı olarak belirlenmişti. Ama kısa bir süre sonra zincir kırıldı.

10 yıl cezaevinde kaldı

Çok sayıda üye, paralarını alamadıkları ve dolandırıldıkları iddiasıyla şikâyetçi olunca başlatılan soruşturmalar neticesinde çeşitli etkinliklerde toplanan 385 bin 700 Alman Mark’ı Polger Cens isimli bir kişi tarafından yurtdışına çıkarılırken İzmir Atatürk Havalimanı’nda ele geçirildi. Organizasyon 1998 yılında devlet müdahalesiyle kapatılırken Şeranoğlu’nun da aralarında bulunduğu yöneticiler tutuklandı. Binlerce kişiden 70 milyon mark toplayan ve 2008 yılında cezaevinden çıkan Şeranoğlu, verdiği bir röportajda, düzenli aylık gelirinin olmadığını, kirasını kız arkadaşının ödediğini ve yaptığı iş başvurularının kabul edilmediğini söylemişti. Kenan Şeranoğlu daha sonra verdiği röportajlarda ise vatandaşları Bitcoin’e karşı uyarmıştı.

YARIN:  Örtülü ödeneği bile dolandıran isim: Selçuk Parsadan - Olmayan çiftliğin olmayan ineklerini sattı