19.11.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Mert İnan - Sonbahar yağışları bu yıl istenilen düzeyde değildi. Yağışsız geçen aylar barajlardaki doluluk oranının yüzde 35’e kadar düştüğü İstanbul başta olmak üzere pek çok bölgede kuraklık riskini gündeme getirdi. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, ekim ayında Türkiye genelinde yağışlar yüzde 38 düştü. Yağışın en çok düştüğü bölge yüzde 77 ile Ege olurken, Marmara Bölgesi’ndeki düşüşün yüzde 71 olarak kayda geçti.
LA NİNA ETKİSİ
Küresel iklim değişikliğinin etkilerinin son yıllarda arttığına dikkat çeken uzmanlar, İstanbul başta olmak üzere kuraklık alarmı verilmesi gerektiğini belirtti. İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Öğretim Üyesi ve CNN TÜRK Meteoroloji Danışmanı Prof. Dr. Orhan Şen, La Nina etkisi nedeniyle kış soğuklarının özellikle batı kentlerine geç geleceğini belirterek, şunları dedi:
“La Nina etkisi 3 yıldır devam ediyor. La Nina özellikle Balkanlar ve Kuzeyden gelen soğuk hava dalgasının yönünü yukarı doğru ittiğinden Ocak ayına kadar başta İstanbul olmak üzere batı kesimlerde sıcaklık değerleri mevsim normallerinin üzerinde seyredecek. Kar yağışı Ocak ayından önce İstanbul’da zor gözüküyor. La Nina’nın etkisi azaldıkça kar yağışları da başlayacak. İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde kuraklık alarmına geçilerek önlemler paketinin devreye alınması gerekir. Yağmurlar istenilen düzeyde seyretmediği gibi yağışlardaki düşüş tablosu devam edebilir.”
SU KAYBI AZALTILMALI
Eylül, ekim ve kasımın ilk yarısında ülke genelindeki yağışların olması gerekenden yüzde 40 düşük seyrettiğine de dikkat çeken Prof. Dr. Şen, öneride de bulundu:
“Barajlardaki kalan suyu iyi kullanmamız, yağmur sularını toplayacak projeleri hayata geçirmemiz gerek. Kurak bir kış geçiriyoruz. Nehir, göl ve barajlardaki su kaybının ciddi azalmasına bağlı meteorolojik kuraklık, hidrolojik kuraklık dediğimiz tabloya dönüş durumda. Hidrolojik kuraklık sonrası tarımsal kuraklık ortaya çıkarsa, toprak suya doyamayacağından ilkbahar, yaz dönemi tarımsal üretimde kriz yaşanabilir. Artık 4 mevsim değil, yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçen, baharlarında ortadan kalktığı bir değişim söz konusu. Bir diğer gözden kaçan büyük sorun ise şehirleşme etkisi. Türkiye’de şehirleşme ve betonlaşma çok ciddi ısı adası etkisi ve kar yağışlarında düşüşe neden oluyor. Büyükşehirlerde kar yağışlarının yüzde 50 azalmasının nedeni ısı adası etkisi.”
EL NİNO NEDİR?
Pasifik Okyanusu’nun güney yarısında suların bir ortalama sıcaklığı vardır. Suların sıcaklığı doğuya doğru bir akıntı ile normalin üzerine çıkarsa bu olaya El Nino, normalin altına düşerse de buna La Nina adı veriliyor.
SU TASARRUFU İÇİN NELER YAPILMALI?
Dursun Yıldız, su tasarrufu için şu önerilerde bulundu: önerileri şöyle:
Sebzelerimizi elde değil su dolu bir kapta yıkayın. Dört kişilik bir aile bu yöntemle yılda 18 ton tasarruf sağlar.
Dört kişilik bir ailenin günlük bulaşığını elde yıkaması yılda ortalama 26-40 ton arası suyun boşa akması anlamına geliyor.
Kullanılan duş başlıkların ve muslukların her daim bakımlı olmasına özen gösterilmeli.
Evdeki tüm muslukların su kaçırmadığından emin olunmalı. Saniyede bir damla su, damlatan musluktan günde 17 litre su boşuna akmaktadır.
Diş fırçalarken musluğu kapatın. *Bahçedeki bitkileri hortum veya fıskiye yerine yağmur suyu veya geri kazanılmış suyla sulayın.
Buharlaşma etkisine karşı bahçeleri sabah erken veya akşam saatlerinde sulayın.
Arabaları hortumla değil kova suyla yıkayın.
Su sayaçlarını düzenli kontrol ettirin.
‘MELEN BARAJI TAMAMLANMALI’
DSİ Eski Yöneticilerinden Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, Melen Barajı yapılmadığı takdirde, büyük sıkıntı yaşanacağını belirterek, uyarılarını şöyle dile getirdi:
“İstanbul’un su kaderi bir anlamda Melen Barajı’na bağlı. Melen Barajı kısa sürede bitmezse, su temini güvenliği ekonomik olarak riske girer. Eldeki barajlar ancak 5 milyon kişiye yetecek suyu biriktiriyor. Melen’den gelen su da 5 milyon kişiye yetecek düzeyde. Kentin gerçek nüfusu 20 milyon ve aslında mevcut potansiyelin iki katı daha su gerekiyor. Şebeke ve buharlaşma kayıpları yaz aylarında yüzde 40’ı geçiyor. Istranca Dereleri’nin de canına okuduk. Tek kaynağımız yağmur. Yağmurdaki azalma barajlara yansıyor. İstanbul’un günlük su ihtiyacı 3.2 milyon metreküp. Su tasarrufu, kayıp, kaçakların önlenmesi ile bu oranı 2.5 milyon metreküp seviyesine düşürmemiz mümkün. Şuan için baraj doluluk oranları çok kötü durumda olmasa da çok iyi de diyemeyiz.”
ARALIKTA SICAKLIK ORTALAMANIN ÜZERİNDE
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Deniz Demirhan, ılık bir sonbahar ve daha az karlı bir kış beklendiğini söyledi:
“Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün aralık tahminlerine göre sıcaklıkların ortalamanın üzerinde seyretmesi, yağışların da ortalamalar civarında olması bekleniyor. Aslında art arda üçüncü yıldır La Nina’nın etkisindeyiz. Avrupa’da da normalden daha az kar yağışı olması ihtimali çok yüksek. Türkiye’deki kasım-ocak arası dönemde kar yağışının Ege bölgesinin kıyıları hariç tüm bölgelerde ortalamaların altında olması, en fazla azalmanın ise Doğu Karadeniz, İç Anadolu’nun doğusu, Doğu Anadolu bölgelerinde olması beklendiğini söyleyebilirim.”