17.07.2022 - 07:01 | Son Güncellenme:
Habil Tangören - Bir zamanların efsane buharlı lokomotiflerinin, model trenciler arasında çok özel bir yeri vardır. Bir model trenci olarak ben de bu heybetli demir atların iflah olmaz hayranıyım. Tamam, dizel ve elektrikli lokomotiflerin de ayrı bir güzelliği, albenisi var ama kara trenlerin yeri başkadır.
Rahmetli babam demiryolcu olduğu için çocukluğum trenlerin arasında geçti. Tren yolculuklarının bambaşka bir anlamı vardı benim için. Kara trenin özellikle rampalarda çıkardığı güçlü pofpofları, makinistin bir bestekâr edasıyla çaldığı o fantastik düdük sesi, insanı başka bir aleme götürürdü. Yalnız, pencereden kafanızı uzatıp etrafı seyretmeye kalktığınızda, kara trenin bacasından çıkan kurum gözlerinize dolar, kısa süre sonra da kapkara olurdunuz...
Dünya birinciliğiyle döndüler
Bu kısa nostaljik girişten sonra asıl konumuza gelelim. Yeni alınmış pırıl pırıl lokomotifler vagonlar, model tren tutkunlarını pek tatmin etmez. Onlar kirlenmiş, biraz eskimiş, daha gerçekçi görünümlü lokoları ve vagonları tercih eder. İşte burada “kara tren ustaları” devreye giriyor.
Bu ustalar arasında “ismiyle müsemma” diyeceğimiz biri var: Abdurrahman Usta. 2012 yılında Hollanda’da dünyanın en iyi kurgularının katıldığı yarışmada ekibiyle dünya birincisi olan Abdurrahman Usta, aslında bir uzak yol kaptanı. Şimdilerde deniz işletmeciliği yapan Usta’nın “kara tren ustaları” arasında önemli bir yeri var.
Şimdi ustayı “Usta”dan dinleyelim: “Uzakyol kaptanıyım ve deniz işletmeliciği yapmaktayım. Gemilerle iç içe olmama karşın özellikle TCDD bünyesinde çalışmış trenler, eski yapılar ve eski demiryolu mimarisi hayranıyım. 20 yıldır model trenlerle iç içeyim. 2012 yılında yılında Hollanda’da dünyanın en iyi kurgularının yarıştığı sergide ‘Selçuk Meryem Ana’ temalı yapıtımızla dünya birincisi olduk. Kurgumuz halen sayın Rahmi Koç’un himayelerinde İstanbul Hasköy’deki Koç müzesinde sergilenmektedir.
TCDD tren modellerinde ölçek olarak 1/87 HO ölçek kullanmaktayız. Dünyada en yaygın model tren ölçeği olmakla
beraber ne yazık ki Türk lokomotif ve vagonlarının imalatını yapan model üretici bulunmamaktadır. Bu boşluğu bir avuç modelci arkadaşımızla kendi imkanlarımız ve el emeğimizle dolduruyoruz. Bazı TCDD loko ve vagonlarının, yurt dışından gelerek ülkemizde çalıştırılmış olanlarının modellerini Almanya, ABD gibi ülkelerden satın alarak, üzerindeki bazı parçaları kesip, TCDD revizyonlu parçalarını monte ediyor ve boyayıp eskitmesini yaparak modelliyoruz.
Sadece TCDD’ye has birçok lokomotif ve vagonun da benzer modelini yaparak kurgularımızda dolaştırıyoruz. Bunların en ünlüsü, ‘24 binlik’ dediğimiz dizel lokomotifler. Bunlar, sayısal olarak TCDD envanterinde en çok yer alan lokolardır. Lokomotif ve vagonlarımızı eskitme uygulayarak yağ ve kir pas ile daha gerçekçi görünüme kavuşturuyoruz. Aynı kirletme ve renk-ton çalışmalarını istasyon binalarıyla raylar ve çevresine de uygulamaktayız. Yeni kurgum “Elazığ’ın Maden istasyonu” ile evimin çatı katındaki atölyemde çalışmalarımı yürütüyorum.”
Adını dioramadaki istasyonlara veriyor
Bir diğer ‘kara tren ustası’ da Ankaralı Ümit İnci. Asıl mesleği kadın kuaförü olan İnci de kara trenlere tutkuyla bağlı bir modelci. Ümit İnci, hazırladığı dioramalarda adını ve soyadını istasyonlara veriyor:
“Ümitköy” ve “İncili” gibi...
Şimdi de İnci’yi dinleyelim: “Keyifli bir hobi olarak sürdürdüğüm model tren tutkusu çocukluk yıllarıma dayanır. Ankara’da Cebeci’de oturduğumuz için istasyona çok yakındık. Buharlı trenlerin son dönemi olan 70’li, 80’li yılların sonuna yetiştim. Kayaş ve Sincan hattında çalışan buharlı lokomotifleri asla unutamam. Heybeti, kükremesi, saldığı duman ve buhar beni ürpertir, hayran hayran seyrederdim...
İçimdeki bu aşk, 2006’da tesadüf sonucu Facebook’ta rastladığım model trenciler grupları ve karşılaştığım buharlı devlerin çeşitli modelleri hayatımda yepyeni bir sayfa açmama sebep oldu.”
‘Paralar çöpe gitti’
“Kısaca hikâyem böyle başladı. 1/87 ölçekli ilk kurgumu 2007’de yaptım. Pek bir tecrübem olmadığı için bütün malzemeler ve haliyle param da çöpe gitti. Model trencilik, ülkemiz koşullarını göz önüne alırsak bayağı pahalı bir hobi. Bu olaydan sonra daha dikkatli oldum. Çıraklık ve kalfalık döneminden sonra ustalık dönemime geçtim. Son iki yılda iki kurgu yaptım. Soyadımdan esinlenerek hayali bir kasaba olan “İncili” ve şu an yapımı devam eden “Ümitköy”. Genelde dioramalarda TCDD’yi kurguladığımız için. Türkiye’de çalışmış vagon ve lokomotif modellerini bulmakta zorlanırız. Bulduklarımızı da kesip biçerek ve gerekli aksesuarları da monte ederek TCDD’ye çeviririz.
Ülkemizde model trenciliğin gelişmesinde ve “Selçuk” çalışmasıyla Türkiye’ye dünya şampiyonluğu kazandıran Abdurrahman Usta’nın önemli katkılarını unutmamak lazım. Kurgularımda kullandığım istasyon,
depo ve bunlar gibi çevre yapılarının yanında, lokomotif ve vagonlarımız için birçok malzemeyi metal olarak Abdurrahman Usta üretir. Bu aksesuarlar, lokomotifin koşum takımları, trenin önünde bulunan domuzluk, baca filtresi, dumanlık kilidi ve plaketler, yani TCDD’ye özel aksesuarlardır.
Demiryollarında çalışan lokomotif ve vagonlar yağ, pas ve is içinde oldukları için, daha çok da lokomotifleri plastik ve oyuncak görüntüsünden kurtarmak, gerçekçi görüntüyü yakalamak amacıyla çeşitli boyalarla eskitme işlemleri uygulayarak göze daha hoş gelmesi için emek harcarım.
Modelci arkadaşlarım eskitme isinde çok başarılı olduğumu ve nasıl bir teknik kullandığımı hep sorarlar. Aslında kendime has bir tekniğim yok. Yılların getirdiği tecrübe veya el alışkanlığı diyelim. Ama çok iyi bir gözlemciyimdir. Kısacası trenleri ve bu hobiyi çok seviyorum, herkese de tavsiye ediyorum.
‘İzlediğim model tren belgeseliyle başladım’
Asıl mesleği teknik ressamlık olan Deniz Berk Gökgöz, 3 yıldır hem ticari hem de hobi amaçlı model trencilikle uğraşıyor. Babası Devlet Demiryolları’ndan makinist emeklisi olan Gökgöz de doğal olarak trenlere olan tutkusunu bugünlere taşımış.
TCDD’nin efsane kırmızı-beyaz dizel lokomotiflerinin birebir aynısını üretmekte olan Deniz Berk Gökgöz, şunları anlattı:
“Model trenciliğe ilgim, yine babamla birlikte izlediğimiz bir model tren fabrikası belgeseliyle başladı. Sonrasında Türk lokomotiflerinin modelcilik anlamında çok yetersiz kaldığını görerek, mesleğimin de getirdiği tecrübe ve bilgi birikimiyle 5 farklı tip Türk lokomotifinin teknik ve 3D çizimlerini gerçekleştirdim.
Model trenciliği teknik ve sanat anlamında ikiye ayırıyorum. Teknik boyutunda yeterliliğimden sonra sanat anlamında tüm model trenci camiasının iyi tanıdığı isim; değerli hocam Teoman Kardaşlar tecrübelerini benimle paylaştı. 3 yıl önce evimde başladığım model tren üreticiliği maceram şu an, İzmir 1. Sanayi Bölgesinde 5 farklı tip lokomotif modeli ve 2 çalışanım ile devam ediyor. Ürettiğim modellerin fiyatları ölçeğe ve lokomotif tipine göre bin 500 TL ile 20 bin TL arasında değişiyor.
En büyük hayalim ise Türkiye’nin de, diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi bir model tren fabrikasına sahip olması ve tabiki bunu benim başarmam.”