18.01.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Burcu Ünal
Birleşmiş Milletler’le ortak projeler yürüten Uluslararası Mavi Hilal İnsani Yardım ve Kalkınma Vakfı’nın, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile aile içi şiddetle mücadele kapsamında gerçekleştirdiği araştırma sonucunda üniversite mezunu kadınların, okuma yazma bilmeyen kadınlarla birlikte en fazla ekonomik ve cinsel şiddete maruz kalan kadınlar olduğu ortaya çıktı.
İstanbul’da Gaziosmanpaşa ve Sultanbeyli ilçelerinde 1038 kadın ve 683 erkekle gerçekleştirilen araştırmada son derece çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Avrupa Birliği finansmanlığını yaptığı, Sultanbeyli Belediyesi, Gaziosmanpaşa Belediyesi ve İstanbul Aydın Üniversitesi’nin de proje ortakları olarak yer aldıkları çalışmada hem kadınlar hem de erkeklerle görüşmeler gerçekleştirildi. Bir eğitim programını içeren proje kapsamında hem eğitimlerin öncesinde hem de sonrasında kadın ve erkeklerle anketler gerçekleştirildi. “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele” başlığı altındaki ankette kadınların aile içinde, erkekten gördüğü sözlü, sosyal, ekonomik, fiziksel ve cinsel şiddetin çeşidi ve yaygınlığı araştırıldı.
Eşe tecavüzü şiddet saymıyorlar
Anket sonucunda erkeklerin, kadınlara kıyasla ‘kadına şiddet uyguladıklarını’ daha düşük oranda dile getirmeleri dikkat çekti. Bunun yanı sıra kadınların yanıtlarındaki ekonomik ve cinsel şiddete uğradıklarına dair bildirimlerin, erkeklerin yanıtlarındakine göre çok daha yüksek oranda olması; erkeklerin bu alanda şiddet uyguladıklarının ‘farkında olmadıkları’ yönünde bir kanı yarattı. Diğer yandan araştırmanın dikkat çeken bir diğer noktası da hem erkeklerin hem kadınların yüzde 29’unun eşine cinsel hastalık bulaştırmanın suç olduğunu bilmemeleri hatta kimi zaman hastalığı taşıdıklarının farkında dahi olmamaları idi.
% 75’i ekonomik şiddet görüyor
Anketlere katılan kadınların verdikleri yanıtlar incelendiğinde ise kadının şiddete maruz kalmasında eğitimi, yaşı ve ekonomik hayata katılımının etkisi olmadığı görüldü. Fiziksel ve sözlü şiddet oranları kadınların eğitim seviyesi ile düşüş gösterirken, aksi yönde kadının gelirine el konulması, ekonomik imkanlarının kısıtlanması anlamına gelen ekonomik şiddet ile rızası dışında kadınla cinsel ilişkiye girmeyi içeren cinsel şiddetin en yüksek olduğu grupların okuma yazmaya bilmeyen kadınlar ile üniversite mezunu kadınlar olduğu görüldü. Okuma yazma bilmeyen kadınların yüzde 16.7’si cinsel şiddete, yüzde 75’i de ekonomik şiddete maruz kaldığını dile getirdi. Üniversite mezunu kadınların ise yüzde 12.5’i cinsel, yüzde 75’i de ekonomik şiddete uğradığını belirtti.
Tecavüzcüsüyle evlendirildi
Kadınlara ve erkeklere verilen eğitimler sırasında yapılan görüşmelerde son derece çarpıcı vakalarla da karşılaşıldı. Örneğin çalışmalar sırasında verilen eğitim ve danışmanlık hizmetine başvuran bir kadın, çok küçük yaşta kaçırılıp tecavüze uğradığı kişi ile evlendirildiğini anlattı. İlk çocuğuna hamile kaldığında evden kaçmaması için bir odaya kitlendiğini ve ailesi ile görüşmesinin engellendiğini belirten kadın, bir çıkış yolu bulmak umuduyla proje yetkililerine başvurdu.
Kadın şimdi doğum için yurtdışındaki halasının yanına gitmeyi, bu sırada da boşanma davası açarak koruma tedbiri almayı planlıyor. Danışmanlık hizmetine başvuran bir diğer kadın ise dini nikahla birlikte yaşadığı kişinin, başka bir kadınla resmi nikahla evlendiğini; 4 çocuğu ile kendisine de hiçbir maddi yardımda bulunmadığını dile getirdi.