Damla GÜLER/İSTANBUL
İstanbul Esenyurt’taki özel bir hastanenin yetkilileri, Filistin uyruklu kişilerin organ nakillerinden şüphelenince Filistin Konsolosluğu’na başvurdu. Organ alacak ve verecek kişilerin akrabalık belgelerini konsolosluğa bildiren hastane yetkilileri belgelerin sahte olduğunu öğrenince soluğu savcılıkta aldı. Yapılan ihbar sonrası Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı başlattığı soruşturma kapsamında hastanede gerçekleşen tüm organ nakillerini incelemeye aldı.
26 YASADIŞI ORGAN NAKLİ
Yapılan incelemede yapılan organ nakillerinden 26’sının yasadışı olduğu belirlendi. Organ nakli olan kişilerden Aziza H. isimli kişi uzun yıllardır böbrek hastası olduğunu söyleyerek, yasal yollarla Türkiye’ye girip nakil ameliyatı olduğunu söyledi. Kendisine böbrek veren kişiyi tanımadığını söyleyen H., “Ülkenizde organ naklinin yasal boyutu hakkında en ufak bilgim yok. Bütün işlemleri oğlum halletti” dedi.
“45 BİN DOLAR VERDİM”
Aziza H.’nin oğlu ise, annesini tedavi için Türkiye’ye getirdiğini, hastanede bekledikleri sırada çete üyelerinden Abu Z. isimli kişinin yanına gelerek, “Ürdünlü bir kişinin Allah rızası için anneme böbreğini vermek istediğini söyledi. Ertesi gün böbreğini vermek isteyen kişiyle tanıştım. Kendisi para istemedi. Ancak Abu Z. isimli kişi nakil için benden 45 bin dolar istedi. Hastaneye gidip bilgi aldım. Her şeyin yasal olduğunu söyledikleri için parayı verdim” dedi.
İNTERNET ÜZERİNDEN TANIŞMIŞ
Böbreğini 9 yaşındaki Filistinli bir kız çocuğuna veren şüpheli Jehad S. de verdiği ifadede 3 ay önce Türkiye’ye iş kurmak için geldiğini ancak dolandırılarak bütün parasını kaybettiğini söyledi. İnternet üzerinden iş ararken, bir kadınla arkadaş olduğunu söyleyen S., “Bu kişi bir süre sonra bana kana ihtiyacı olan küçük bir kız olduğunu söyledi. Ben de uyarsa verebileceğimi söyledim. Bana kan grubumu sordu. Ben de söyledim. Daha sonra beni bir erkek aradı. Numaramı bu kadından aldığını söyleyerek kan ihtiyacı ile ilgili görüşmek istedi” dedi.
“HASTANEDE BEN SENİN DAYINIM”
Muhammad B. isimli şüpheliyle buluştuklarını ve B.’nin kendisine 9 yaşındaki bir kız çocuğuna böbreğini verip vermeyeceğini sorduğunu söyledi. B.’nin kendisine 12 bin 500 dolar teklif ettiğini söyleyen Jehad S., “Ben de kabul ettim. Ertesi gün kızın ailesiyle birlikte hastaneye gittik. Kızın babası bana, ‘Hastanede ben senin dayın olduğumu söyleyeceğim’ dedi. Ben de sorulan sorulara bu şekilde cevap verdim. Ameliyat oldu. Ancak bana söylenen para verilmedi” dedi.
“VERİCİLER DURUMU KÖTÜ İNSAN KİTLESİNDEN”
Alınan ifadelerin ve yapılan teknik incelemelerin ardından 14’ü tutuklu 55 sanık hakkında, “organ ticareti yapmak” ve “resmi belgede sahtecilik” suçundan dava açıldı. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, organ nakillerinin yabancı uyruklu şahıslar arasında yapıldığı belirtildi. Organ arayan kişilerin genellikle internet üzerinden şüphelilerle iletişime geçtikleri ve yüksek meblağlar karşılığında anlaştıkları anlatılan iddianamede, “Vericilerin genel olarak maddi durumu kötü olan insan kitlesinden olduğu” belirtildi.