İranlı ‘etik’ korsan nasıl öldürüldü?

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün geleneksel faaliyet raporunda (almanak) yer alan cinayet soruşturmalarından bir diğeri “İran istihbaratına yoldaş olan ‘Robot Kuş’u tasarlayan bir isim” olarak adı geçen “etik bilgisayar korsanı” İranlı Masoud Vardanjani cinayeti. Şişli’de bir sokakta kurşun yağmuruna tutularak öldürülen Vardanjani soruşturması kapsamında 90 yerden 3 TB büyüklüğünde kamera kaydı alındı, toplam 320 saatlik görüntü, büyük bir titizlikle incelendi. 35 telefon, 12 adet bilgisayar, 11 adet bellek ve 8 adet disk incelendi. MİT ve İEM İstihbarat Şube Müdürlüğü’nün desteğiyle 13 kişiden oluşan organize cinayet ekibi ortaya çıkarıldı.

‘Sıradan biri değildi’

Taşeronluğunu Türkiye ve İran kamuoyunca ismi çok iyi bilinen uluslararası bir uyuşturucu kaçakçısının yaptığı ileri sürülen cinayetin ayrıntıları, gazeteci Şenol Gezer’in hazırladığı İstanbul Emniyeti faaliyet raporunda şu şekilde yer aldı:

“Tarih: 14 Kasım 2019... Yer: Esentepe Mahallesi, Ecza Sokak, Şişli. Saat: 21.53. İran uyruklu Masoud Molavi Vardanjani, Ecza Sokak’ta İran uyruklu Ali Asfanjani ile yürürken arkadan kurşun yağmuruna tutularak katledildi. Georgia Teknik Üniversitesi’nde ‘yapay zekâ’ üzerine doktora yapan suikast kurbanı Vardanjani, sıradan bir profil değildi. İran devlet televizyonunda yayınlanan bir programda, çok az elektrik tüketen bir ‘Kağıt Lamba’ yaptığını iddia etmişti. Üstelik İnsansız Hava Araçları’na (İHA) yönelik çalışmalarda görev aldığı bildiriliyordu.”

Sahte adı ‘Mesut Mesut’

“Cinayeti ele alan makalelere göre, 2006’da Necefabad İslam Üniversitesi’ni bitiren Vardanjani, İran istihbaratına yoldaş olan ‘Robot Kuş’u tasarlayan bir isim. Bir başka makale ise İran’ın uçak ve helikopter projelerinde görev aldığını öne sürüyor. Sosyal medyayı aktif olarak kullanan Masoud Molavi Vardanjani, 11 Ağustos’ta sosyal medya hesabından İran Devrim Muhafızları’nı kastederek, ‘Yozlaşmış mafya komutanlarının kökünü kazıyacağım. Dua edin, Ben bu işi yapmadan, onlar beni öldürmesin’ diye yazmıştı. 26 Kasım’da açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, ‘Molavi’nin öldürülmesi, İran rejiminin sınır aşan saldırganlığına bir örnektir’ demişti.”

“Dosyayı İEM’e bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği dedektifleri devraldı. Maktulün sırtında yedi adet mermi girişi vardı. Üzerinden kimlik çıkmamıştı. Şişli Olay Yeri İnceleme Büro Amirliği’nin parmak izi çalışması, kurbanın ‘sisteme kayıtlı’ olan adını ifşa etti. Sisteme göre adı Mesut Mesut’tu. 2018’de gayri yasal yollarla Edirne’den Yunanistan’a geçmek isterken yakalanmıştı.”

320 saatlik görüntü

“Üzerinden kimlik çıkmamıştı. Adı ‘sözlü beyan’ üzerinden kayıt altına alınmıştı. Ardından da parmak izi. İbraz ettiği kimlik, İranlı Mesut Mesut adınaydı. Yani iz gerçek, isim sahteydi. Cinayet Büro uzmanları, özel bir çalışmayla ‘gerçek adı’ olan Masoud Molavi Vardanjani’ye ulaştı. Bu kez sisteme asıl adı girildi. O da sonuç verdi. 2018 tarihli dosyayı açan görevliler, Vardanjani’nin dolandırıcılık mağduru olduğunu belirledi.”

“Süreçte, 35 kişinin ifadesine başvuruldu. 185 kişiyle yüz yüze görüşüldü. 90 yerden 3 TB büyüklüğünde kamera kaydı alındı. Toplam 320 saatlik görüntü, büyük bir titizlikle incelendi. 49 adrese girilerek arama yapıldı. Arama sonucu 35 telefon, 12 adet bilgisayar, 11 adet bellek ve sekiz adet disk incelendi. MİT ve İEM İstihbarat Şube Müdürlüğü’nün desteğiyle kısa sürede sonuca ulaşıldı. Uluslararası boyutlu suikast, 13 kişiden oluşan organize bir ekip tarafından icra edilmişti.”

Suikastçılardan 12’si yakalandı

“Cinayet Büro’nun çalışmalarının ardından, suikastın Türkiye ayağında 7 İranlı ve 6 Türk bulunduğu belirlendi. Timler, şüphelilerden 12’sini yakaladı. Soruşturmanın ardından adliyeye sevk edilen üçü İranlı, toplam sekiz şüpheli tutuklandı, üçü İranlı, dört zanlı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Suikast anında Masoud Molavi Vardanjani’nin yanında bulunan Ali Esfanjani, eylemi gerçekleştiren ekibin lideriydi. Aynı zamanda, kurbanın Türkiye’de görüştüğü tek isimdi. Evinden  çıkmayı tercih etmeyen maktulü suikast alanına sürükleyen Esfanjani, dosyanın tek firari ismi, her yerde aranıyor. İkinci isim Abdulvahap Koçak ise tetiği çeken zanlı.

Saldırı öncesi Ali Esfanjani ve Amin Parvazi’yle buluştuğu belirlendi, tutuklandı. İranlı Amin Parvazi, İran’daki kişilerle irtibat kuran lider isim. Aynı zamanda, gözde semtlerde döviz bürosu, turizm ofisi ve daireleri bulunan bir iş insanı. O da tutuklandı. Tutuklanan Türkler arasında bulunan Veli Sarı, tetikçi Koçak’a susturucu takılı silahı teslim eden isim. Saldırıdan beş dakika önce, silahı Harman Sokak’ta teslim ettiği belirlendi. Aynı zamanda uyuşturucu suçundan Interpol’ün ‘Arananlar Listesi’nde olduğu ortaya çıktı.

Bir diğer tutuklu Cengiz Akın ise silahı temin eden ve Veli Sarı’ya teslim eden kişi. Akın da Interpol’ün arama listesinde, ‘En Çok Arananlar Listesi’nde yer alıyor. Suçu; Hollanda’da uyuşturucu anlaşmazlığı sonucu, bir Türk’ü katletmek. Cinayet Büro, suikastın diğer ayağına yönelik çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.”

Ölüm emrini Zindaşti verdi

İranlı Masoud Molavi Vardanjani’nin ölüm emrini uyuşturucu baronu İranlı Naci Şerif Zindaşti’nin verdiği ortaya çıkmıştı. Cinayetler ve uyuşturucu kaçakçılığı suçlamalarıyla soruşturulan Ergenekon soruşturmasında gizli tanıklık yapan ve ABD konsolosluk görevlisi Metin Topuz’la irtibatlı olduğu öne sürülen Naci Şerif Zindaşti, 19 Ekim 2019’da sürpriz bir şekilde tahliye edilmiş ve ortadan kaybolmuştu.