Gündemİlk fotoğraf! Piri Reis Haritası, Cülus tahtı ve Kaşıkçı Elması...

İlk fotoğraf! Piri Reis Haritası, Cülus tahtı ve Kaşıkçı Elması...

11.07.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

Milli Saraylar Başkanı Yasin Yıldız sorularımızı yanıtladı: “Gülhane Seririyat Hastanesi kampüsümüzün içinde ve fevkalade nitelikli bir bina. Bu binanın restorasyonunu tamamladık. 25 tane obje deposu olarak planlandı”

İlk fotoğraf Piri Reis Haritası, Cülus tahtı ve Kaşıkçı Elması...

Efnan Atmaca - Topkapı Sarayı’nın 2019 yılında Milli Saraylar’a bağlanmasıyla pek çok tartışma başladı. Milli Saraylar’ın yapısı, geliri, Topkapı’daki eserlerin Çamlıca Müzesi’ne taşınması, darphane binaları... Son olarak Arkeoloji Müzeleri depolarının Atatürk Havaalanı’na taşınması kararıyla birlikte gözler yine Milli Saraylar’a çevrildi.

Haberin Devamı

Milli Saraylar Başkanı Yasin Yıldız’la bir araya gelip merak edilenleri sorduk. Topkapı Sarayı’nın Harem bölümünün açılan ve açılacak bölümlerini gezdik. Piri Reis Haritası’nı fotoğrafladık.

Topkapı Sarayı’yla başlayalım. Sarayda yaptığınız çalışmalarla yeni bölümleri ziyarete açtınız. Hedeflediğiniz bölümünü ne zaman açmayı planlıyorsunuz?

Topkapı Sarayı’nın zaten geçmişten bugüne en ciddi eksikliği gerek taşınabilir eserin gerek taşınamaz eserlerin çok azının ziyaretçiyle buluşabilmesi. Eylül 2019 itibariyle Topkapı Sarayı’nı devraldığımızdan beri bu konuyla ilgileniyoruz. Padişahın biniş rampası gibi bazı alanlar sadece güzergâh dışı olma hasebiyle görülemiyordu. Güzergâh değişikliğiyle o alanları ziyaretçiye sunabildik. Haremdeki mekanlar dünyadaki saraylar içinde bile çok çok nadir rastlanabilecek yerler. Harem, kullanılan dairelerinden tutun da hastaneye, çamaşırhanelere kadar destek birimleriyle bir kompleks. Küçük bir şehir ve bugüne kadar hiç görülememiş. Pek çok çalışma yaptık. Burada teknolojinin imkân verdiği kadarıyla gravürlerden özellikle yine Topkapı Sarayı’nın el yazmalarından bulduğumuz minyatürlerden birtakım canlandırmalar yaparak bazı yerlerde dünya müzelerinde kullanılan balmumu heykeller, bazı yerlerde mekanın elverdiği ölçüde obje sergilemesi gibi eklektik bir düzenleme yapacağız. Ondan sonra da bu yıl bitmeden ziyaretçiyle buluşturmayı hedefliyoruz. Yani kabaca 2022 yılı sonuna kadar bugüne göre çok daha fazla yüzde 70’lik bir bölümü gezilebilir olacak.

Haberin Devamı

İlk fotoğraf Piri Reis Haritası, Cülus tahtı ve Kaşıkçı Elması...

Piri Reis Haritası da sergileniyor; hatta ilk fotoğrafını çeken olduk...

Tarihi mekanlarda restorasyon başladığında sergilenen eserler depolara kaldırılıyor. Bu bütün dünyada böyle. Topkapı Sarayı devraldığımızdan beri özellikle ziyaretçi geri dönüşlerine çok önem veriyorum. İngiltere’deki tez konum buydu. Bu geri dönüşlerde ziyaretçiler özellikle Topkapı hançeri, Piri Reis Haritası, Cülus tahtı ve Kaşıkçı Elması’nı görmek istiyor. Biz de Topkapı’da bunları sergileyebileceğimiz ve güvenliği en yüksek olan mekanlarımız halihazırda açık olanlar hangileri ise orada sergilemeye başladık. Piri Reis Haritası’nı bu şekilde ziyaretçilere sunduk.

Haberin Devamı

Topkapı Sarayı’nda şu anda kaç eser sergilenebiliyor?

1200 taşınabilir eser sergiliyoruz. Sayımlarımızda tespit ettiğimiz eser sayısı 199 bin. Bunun dünya müzelerinde olduğu gibi biz de en azından yüzde 10’unu sergileyip birkaç yıl sonra tekrardan koleksiyonları farklı eserleri ziyaretçiyle buluşturmayı arzu ediyoruz. Bu noktada ciddi bir çalışmamız var.

İlk fotoğraf Piri Reis Haritası, Cülus tahtı ve Kaşıkçı Elması...

Bu noktada depo sorunu ortaya çıkıyor. Havaalanlarına yapılacak depo müzeler çok tartışıldı. Topkapı’nın depo sorunu nasıl halledilecek?

Depoların tamamı sayıldı. Kendi uzmanlarımızdan oluşan 13 ekiple sayım bir yıl sürdü. Her ekibin içinde de sanat tarihçisi, mimar, arkeologlar yer aldı. Topkapı Sarayı’nda 35 civarında depo devraldık. Topkapı Sarayı’nın 1924’te müzeleşmesinin ardından mekanların çok tarihi olması ve dönem olarak birbirinden çok farklı binalar olması dolayısıyla hep depo sorunu olmuş. 199 bin eserin sayımı tamamlandı. Şu an koleksiyonlardaki tasnif çalışmaları devam ediyor. Sayımın ardından bunların 1924 tahrir defterlerine kadar karşılaştırmaları, kıyaslamaları yapılıyor. Üniversitelerden hocalar bizimle çalışıyor. Bu yıl sonu itibariyle depo diye bir sorun kalmayacak. Gülhane Seririyat Hastanesi kampüsümüzün içinde ve fevkalade nitelikli bir bina. Ama bir 19’uncu yüzyıl binası. Bu binanın restorasyonunu tamamladık. 25 tane obje deposu olarak planlandı. İklimlendirmesinden eser takibine kadar tüm safhalar için çalışmalar yaptık. Buranın içinde 25 tane atölyemiz olacak. Eser binanın içinden hiç çıkmadan depodan restorasyona gidip sergilenecekse sergileneceği mekâna; depolanacaksa depomuza gidecek. Dolmabahçe Sarayı’ndaki depomuzda 65 bin eseri ziyaretçi görebilir. Topkapı Sarayı’nda da hedefimiz bu.

Haberin Devamı

‘Milli Saraylar’ın yıllık 200-250 milyon liralık geliri var’

Topkapı Sarayı, Milli Saraylar’a geçtiğinden beri pek çok konuda eleştirildiniz. Milli Saraylar’ın yapısı da bu konulardan biri. Nasıl bir yapı söz konusu?

Haberin Devamı

Yapıcı eleştirilerin hepsi çok saygıdeğer. Milli Saraylar’ın kurumsal yapısının dünyadaki pek çok ülkede örnekleri var. Saray Müzeciliği bir yapı. Türkiye’deki sarayların da aynı çatı altında toplanması bir milat.  Kültür Bakanlığı’nın o kadar yüküne rağmen Milli Saraylar daha butik bir ihtisas kurumu, ihtisas alanı da saraylar. Böyle bir perspektif varken burada yanlış olan ne olabilir? Milli Saraylar’ın 40 yıllık bir restorasyon ve müzecilik deneyimi, birikimi ve 6 milyon turist ortalaması var. Tüm bunlar ortadayken bu eleştirilerin önemli bir bölümünü haklı bulmuyoruz. Bazı önyargıları kırmakta zorlanıyoruz. İnşallah kırılacak. Ben bundan endişe etmiyorum. Topkapı Sarayı, Cumhurbaşkanlığı’na bağlandığı zaman Milli Saraylar’ın buranın geliriyle Cumhurbaşkanlığı’nın finanse edileceği söylendi. Halbuki bu gelirler ancak restorasyon hizmetinde; o da tarihi eser olursa kullanılabilir. Bu mevzuatta çok net. Milli Saraylar’ın yıllık ürettiği 200-250 milyon gibi bir geliri var. Bundan biz ülke olarak iftihar etmeliyiz. Kamu bütçesine yük olmadan Milli Saraylar restorasyon hizmetlerini yürütebiliyor. Hiçbir zaman kaynak sıkıntı çekmiyor.

İlk fotoğraf Piri Reis Haritası, Cülus tahtı ve Kaşıkçı Elması...

‘Darphane müze olacak’

Darphane binalarının depo olması gündeme geldi. Sonra ofis olacağı söylendi. Oradaki son durum nedir peki?

Ofis değil müze oluyor. Çok önem verdiğimiz Porselenler Müzesi projemiz var. İlber Ortaylı Hocamız danışman komitesi üyesi. 13 bini Çin olmak üzere çok ciddi bir porselen koleksiyonumuz var. Darphane binalarının talihsizliği Arkeoloji Müzesi’nin yıllardır çok ağır bir yükü olması. Arkeoloji Müzesi’nin bulunduğu kampüste sergileme imkânı yok. Kültür Bakanlığı’ndaki meslektaşlarımızla irtibat halindeyiz. Yıllık 8 bine yakın eser girdisi olan müzeden bahsediyoruz. Mutlaka bir yerlerde modern depolara sahip olması lazım.

Darphane binaları size geçince kimseyi içeri sokmadığınıza dair haberler de geldi.

Yıkılma tehlikesi olan bir binaya biz de girmedik. Önlemlerini aldıktan sonra da hep beraber girdik.  Bunların hepsi bizim kurumlarımız. O eleştiriler gerçek olsaydı Veliaht Dairesi otel olurdu. Bir dönem o da söylenmişti. Darphane de müze olacak, ziyaretçiyle buluşacak. Darphane binalarındaki ofise ne Milli Saraylar’ın ne Kültür Bakanlığı’nın ihtiyacı var. Kaldı ki orası Topkapı Sarayı’nın atölyeleri. Bugün gördüğümüz eserlerin önemli bir kısmının saray için üretildiği atölyeler. Darphane binaları çok yakın bir tarihte toplumla buluşuyor.

‘Çamlıca’ya her müzeden 100 civarında eser gidecek’

Topkapı Sarayı’ndan Çamlıca Müzesi’ne eserler gideceğine dair haberler de var. Eser gidecek mi?

Bunun doğruluk payı var. Çamlıca Müzesi’yle ilgili bir çalışma Kültür Bakanlığı döneminde başlamış. 10 bin metrekare alanlık modern bir müzeden söz ediyoruz. Sadece Topkapı değil Türkiye’nin pek çok müzesinden eser gidecek oraya. Topkapı Sarayı’nın koleksiyonlarını alıp gitmek değil çeşitli müzelerin koleksiyonlarından karma bir sergi oluşturma projesi söz konusu. Zannediyorum her müzeden seçilen eser sayısı 100 civarında olacak.

Bu tip projelerde akla envanter ve dijital arşiv sorunu geliyor...

O sorun bizim kurumumuzda yok çok şükür. Çünkü biz Topkapı Sarayı’ndaki eserleri saydıktan sonra dijital olarak arşivimize ekledik. Zaten bünyemizdeki diğer kurumlarda yaklaşık 2010’dan beri bu uygulama var. Ama elbette her zaman daha iyisi mümkün. Eserlerimizin internet ortamında da ziyaretçi ile buluşabilmesi için daha yüksek çözünürlüklü fotoğraflara ihtiyacımız var. Bu nedenle ülkemizin önde gelen fotoğraf sanatçılarını davet edip çok kaliteli fotoğraflarını ziyaretçilerle buluşturma yolunda bir çalışmamız var. 

Çamlıca Müzesi’nde eserler götürülürken ya da Arkeoloji Müzesi’ndeki eserler depo müzelere giderken taşımada onlara zarar gelmemesi için ne tip önlemler alınıyor?

Bütün meslektaşlar şunu çok net biliyorlar Türkiye’de eser taşımacılığı fevkalade profesyonelce yapılıyor. Biz geçtiğimiz yıl Sait Halim Paşa Yalısı’ndaki 35 metrekarelik “Çölde Av” tablosunu taşımak için üç ülkeden uzmanlar getirdik. Üç aylık bir çalışmayla taşıyabildik.

Yıldız Sarayı’nda durum nedir peki?

Yıldız Sarayı uluslararası ziyaretçinin en çok merak ettiğim saraylardan biri. Çünkü hiçbir zaman görülememiş.

Şu an orada da çok ciddi bir ilerleme var. İki yıl içinde Yıldız Sarayı’nda da önemli bölümler ziyaretçiyle buluşabilecek.

Fotoğraflar: HÜSEYİN ÖZDEMİR Milliyet