18.04.2019 - 20:59 | Son Güncellenme:
AA
Büyük Birlik Partisinin (BBP) kurucu Genel Başkanı merhum Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopterin düşmesine ilişkin, hakkında "görevi kötüye kullanmak" suçundan dava açılan, o dönem İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli eski emniyet amiri Dursun Özmen'in yargılanmasına devam edildi.
Kahramanmaraş 1. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi Gülefer ve oğlu Furkan Yazıcıoğlu ile ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu, ablası Maviş Ocak, merhum gazeteci İsmail Güneş'in eşi Yasemin Güneş ve avukatları katıldı.
FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin, Sincan 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu olan sanık Özmen, duruşmaya SEGBİS sistemiyle katıldı.
Mahkemeye gönderilen belgelerin okunmasının ardından avukatlar, sanık Özmen'e soruları yönetti.
Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Kemal Yavuz, tanık olarak dinlenmesini talip ettiği, olay tarihinde sanık Özmen ile çalışan polis memuru Sezgin Bozkurt'un ana dosyadaki, "İstihbarat dairesinde düzenlenen bilgi notunun kaynaklarla belirtilmek suretiyle rapora bağlanması gerekir. Bugüne kadar personel tarafından herhangi bir kaynak belirtilmesi söz konusu değildir." ifadesini hatırlatarak, sanığa, bilgi notunun rapor şeklinde hazırlanıp hazırlanmadığını sordu.
Sanık Özmen ise bilgi notlarının rapora bağlanmadığını, sadece fiziki ya da teknik takip yapıldığında rapora bağlandığını belirtti.
Yavuz, ilk bilgi notunun saat 17.07'de yayımlandığını, ikinci bilgi notunun saat 17.41'de, üçüncü bilgi notunun ise ertesi gün yayımlandığını belirterek ikinci bilgi notu ile üçüncü bilgi notu arasında bu kadar zaman olmasının ve herhangi bir kurtarılan olmamasına rağmen neden hemen bilgi notu hazırlamadığının sorulmasını istedi.
Sanık Özmen, bu soruya ilişkin, "Olaydan 40 dakika sonra İçişleri Bakanı benim bilgi içeriğinin aksine henüz olay yerine ulaşılmadığına dair bir açıklama yapmıştır. Bunun üzerine resmi olay yeri bildirim formu da çevre illere aynı bilgi notunda olduğu gibi gönderilmiştir." diye cevap verdi.
Yavuz'un bilgi notunda "intikal edilmiştir" şeklinde kesinlik belirtilen ifade kullanıldığını ancak sanığın ise haber kaynaklarından ve internetten bilgi aldığını söylediğini belirtmesi üzerine Özmen, "Bilgi notunda yazılan bilgiler teyitsiz bilgilerdir. Teyitli bilgiler olsaydı, teyit eden kişinin kaynak bilgilerini açıkça yazardık." ifadesini kullandı.
"Üstlerimin talimatlarıyla hareket ettim"
Yazıcıoğlu ailesi avukatlarından Selami Ekici'nin, sanık Özmen'in 13 Ekim 2017'de duruşmada "Günah keçisi ben sayıldım, dönemin valisi, jandarma komutanı, emniyet müdürünün olayla ilgili bilgisi vardır. Ancak ben günah keçisi seçildim." şeklindeki beyanını sorması üzerine Özmen, "Önceki savunmalarımı tekrar ederim. Ben görevlerimi yerine getirdim. Üstlerimin talimatlarıyla hareket ettim. Bu olayda ben günah keçisi seçildim. Dönemin görevlileri rütbe alırken, terfi ederken, kimisi genel müdür, danıştay üyesi, müsteşar olurken sadece bana dava açıldı ve ben mağdur edildim." yanıtını verdi.
Avukat Ekici, dönemin Kayseri Emniyet Müdürü Orhan Özdemir ve Kayseri İstihbarat Şube Müdürü Ali Orhan Dinç'in, bilgileri ısrarla sanık Özmen'den aldıklarını söylemelerindeki ısrarın nedeninin sorulmasını istedi.
Bunun üzerine sanık Özmen, şöyle konuştu:
"Ben herhangi bir bilgi vermedim. Kayseri valisi, Kayseri jandarma komutanından bilgi alındığını söylüyor. Daha sonra bunu değiştirerek benden şifahen bilgi aldığını söylüyor. Şifahen bilgi ancak telefon yoluyla olur. Benim onlarla herhangi bir telefon konuşmam yoktur. Ayrıca bilgi notuna dayandıklarını söylüyorlar. Halbuki bilgi notu onlara geç ulaşmıştır. Kayseri Valisi Ali Orhan Dinç ve Orhan Özdemir'in kaynaklarını neden gizlediğini bilemiyorum. Hedef şaşırttıklarını düşünüyorum. Kayseri valisinin kendi ifadesinde bilgiyi jandarmadan aldığını söylemiştir, bunu da biliyorum."
Ekici'nin, sanığın olayı öğrendikten sonra "kestirme" tabirle yer tespiti yaptırıp yaptırmadığının sorulmasını istemesi üzerine Özmen, "1 nolu bilgi notu yer tespiti için başkanlığa notu gönderdim. Bilgi notunun içerisinde yer tespiti için telefon numaraları vardı. Bunun üzerine bana haritalar gönderildi. Ben de bu haritaları ilgili birimlere faks çektirdim. Yer tespiti çalışmasını il yapmaz. TİB Başkanlığı ile daire başkanlığı da yapabilir. İlde bu imkan yoktur." ifadesini kullandı.
Özmen, adının bu olaya karışmasından dolayı hayatını kaybedenlerin ailelerinden özür diledi.
Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için 19 Eylül'e ertelendi.
"İnşallah komple bir dosya açılır"
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, görülen duruşmanın ana dosya ile birleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Mahkemenin eylül ayına ertelendiğini dile getiren Yazıcıoğlu, devam eden süreçle ilgili sonuca ulaşmak istediklerini belirtti.
Duruşmanın ertelendiği tarihe kadar ana dosyanın açılması temennisinde bulunan Yazıcıoğlu, şunları kaydetti:
"Mahkememiz eylül ayına ertelendi. İnşallah o zamana kadar da ana dosya açılır. Biz de tek bir dosya üzerinden devam ederiz takibe. İlk baştan itibaren dosyaların birleştirilmesini talep ediyoruz. Şu anda kolu kanadı her tarafı kırılmış, devi duruyor ama kulağını gösterip bizi oyalıyorlar. İnşallah komple bir dosya açılır da hep birlikte ne olacağını görürüz çünkü bunun adını biz de koyamıyoruz. Hukukun koyması lazım. Hukuk bize bir an önce adaletimizi teslim etmesi lazım."