20.11.2022 - 13:14 | Son Güncellenme:
Kaan BİNGÜL/ BANDIRMA (Balıkesir) (DHA)
Bandırma'da yaşayan Fatih Öztürk, 1996 yılında jandarma komando er olarak askerlik görevini yapmak üzere Şırnak Çakırsöğüt Karakolu'na gitti. Öztürk, 1 yıl sonra Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Irak'ın kuzeyinde gerçekleştirilen 'Çekiç Operasyonu’na katıldı. Teröristlerin attığı havanın birliğine düşmesi sonucu Fatih Öztürk ile komutanı olan Jandarma Uzman Çavuş Ecevit Karakoyun yaralandı. Sırtından ve başından yara alan Karakoyun, sağ kolu kopan ve sırtında derin yaralar bulunan Öztürk’ü bilincinin kapanmaması için konuşturmaya başladı.
"EVET, SÖZ"
Çağırılan helikopter gelerek, Karakoyun ve Öztürk’ü operasyon bölgesinden aldı. Fatih Öztürk helikopterdeyken, komutanı Karakoyun’a “Emekli olunca Bandırma'ya yerleşecek misiniz?" diye sordu. Komutanı ise "Evet, yerleşeceğim, söz" diye yanıt verdi.
Helikopter, Hakkari'nin Çukurca ilçesine indi ve Fatih Öztürk ile komutanı ayrı hastanelere kaldırıldı. Kolunu kaybeden Öztürk, uzun süren tedavinin ardından gazi olarak Bandırma'ya gelirken, komutanı ise Diyarbakır'da görevini sürdürdü. Olaydan 1 yıl sonra askerini arayıp sağlık durumunu öğrenen Karakoyun, kendisine "Fatih, yaralıyken bana sürekli olarak, 'Komutanım emekli olunca Bandırma'ya yerleşecek misiniz?' diye soruyordun. Ben de sana söz verdim geleceğim, diye. O anları hatırlıyor musun?” dedi. Öztürk'ün "Hayır, hatırlamıyorum" demesi üzerine Karakoyun, sözümü tutacağım diyerek telefonu kapattı.
10 YIL SONRA VERDİĞİ SÖZÜ TUTTU
Olaydan 10 yıl sonra 2017 yılında malulen emekliye ayrılan Ecevit Karakoyun, askerine verdiği sözü tutarak eşi ve 2 çocuğuyla Bandırma'ya yerleşti. 15 yıldır dostluklarını sürdüren komutan ve askeri, ailece görüşüp bir araya gelince o günleri konuşup, fotoğraflara bakarak anıları tazeliyor.
'BENDEN SÖZ İSTEDİ'
Olayın yaşandığı günün sabahında; göz gözü görmez şekilde, barut ve is kokusunun insanın boğazını yaktığı ortamda gözünü açtığını söyleyen Gazi Karakoyun, "Hava aydınlanınca helikopter yaralıları almak için üs bölgesine geldi. Fatih'imi ayaklarımın dibinde gördüm, durumu ağırdı, bilinci de kapanmak üzereydi. Bilincini açık tutmak için sorular sormaya başladım. Askerim en son, 'Emekli olunca Bandırma'ya yerleşecek misin?' diye birkaç defa sordu. Sonunda, 'Söz mü?' dedi. Ben de 'Evet, söz veriyorum Bandırma'ya yerleşeceğim Fatih'im' dedim. Çatışmada ben kafamdan ve sırtımdan, Fatih de kolundan ve sırtından yaralanmıştı. Helikopterden Hakkari Çukurca'ya indik ve orada yollarımız ayrıldı. Ben oradan Diyarbakır'a, Fatih' de oradan Van istikametine ayrılmış oldu. Verilen söz hep aklımda kaldı" dedi.
‘SÖZÜMÜ YERİNE GETİRDİM’
Olaydan 1 yıl sonra askerini telefon ile aradığını belirten Ecevit Karakoyun, şöyle konuştu:
"Ayrı hastanelerde tedavi gördük. Fatih'in kontrolünün devam ettiği öğrenince telefonla aradım. Kendisine, 'Ben hala görev yapıyorum, sağlığım el verdiği sürece görev yapmaya devam edeceğim. Sana bir söz vermiştim hatırlıyor musun?' diye sordum. O hatırlamadığını söyledi. 'Emekli olunca Bandırma'ya yerleşeceksin, benim yanıma geleceksin' diye söz istedin. 'Ben sözümün arkasındayım ve emekli olunca Bandırma'ya yerleşeceğim' dedim. O sözünü hatırlamadı fakat böyle bir şey olmasından gurur duyacağını söyledi. Ben 10 yıl daha mesleğime devam ettim. En son GATA'da terörle mücadeleden dolayı çalışamayacağıma dair rapor hazırlanınca emeklilik kararı verildi. Çatışmadan 10 yıl sonra askerime verdiğim sözü yerine getirdim ve Bandırma'ya yerleştim. Sözümü yerine getirdiğim için gururluyum" diye konuştu.
'10 SENE SONRA BANDIRMA'DA BULUŞTUK'
Gazi Fatih Öztürk de "En son hatırladığım çok yoğun çatışma vardı. Mevzinin yanında 3 havan vardı. Ben komutanıma 'Bunları atayım, ondan sonra geleyim' dedim. 'Tamam, at' dedi. Onları attıktan sonra mühimmat bitti. Attım, tam geldim, yattım; mevziye havan geldi. O sırada bir asker geldi 'Ne oldu Fatih?' dedi. Benim kolum gitti, kolumu kaybettikten sonra 'Vatana hayrım olmaz, çek vur beni' dedim. O beni tutup yukarı mevziye götürdü. Daha sonrasını hatırlamıyorum. Komutanımdan söz almışım. O sözden 1 yıl sonra beni aradı. Demişim ki 'Bandırma'ya yerleşecek misin? Bak kesin gelecek misin?' Sözü alana kadar sıkmışım. 10 sene sonra Bandırma'da buluştuk ve o zamandan beri hep beraberiz. Ben çok mutluyum, hep komutanım olarak gördüm ve ölene kadar da komutanım olarak göreceğim" dedi.