23.11.2022 - 09:59 | Son Güncellenme:
Selçuk BAŞAR- Aleyna KESKİN/ TRABZON (DHA)
Yomra ilçesinde oturan, doğuştan görme engelli, 2 çocuk sahibi Aslı- Gökhan Karakaş çifti, 5 yıl önce kızları Sümeyye’nin boğaz kısmında şişlik olduğunu fark etti. Doktorlarca yapılan tetkiklerde, lenf kanseri teşhisi konulan ve kemoterapi sürecinde saçları dökülen kızları için mücadele başlatan çift, zorluklara el ele vererek göğüs gerdi. Olumlu yanıt veren tedavisi sonrası Sümeyye'nin saçları, yeniden çıktı. Ekonomik sıkıntılara rağmen zor günleri geride bırakıp, tedavisi süren kızlarının sağlığına kavuşmasını isteyen Karakaş çifti, karanlık dünyalarını ise çocuklarına olan sevgileriyle aydınlatıyor. Karakaş kardeşler, bir yandan eğitimlerini sürdürürken bir yandan da anne- babalarının günlük yaşamını sürdürmelerine yardımcı oluyor. Eren, tedavi sürecinde zayıflayan ve ‘küçük savaşçı’ adını verdiği kardeşinin uzayan saçlarını tarayıp, ödevlerine yardım ederken, Sümeyye de annesine ev işlerinde yardımcı oluyor.
‘ÇOCUKLARIM BENİM GÖRMEYEN GÖZLERİM’
Doğuştan engelli olduğu için hiç göremediği dünyayı çocuklarından dinlediğini belirten Aslı Karakaş, “Ben doğuştan görme engelliyim. Hayatı, yaşadığımız dünyayı hiç göremedim. Yine beni anlayan biri ile evlenmek istedim. Allah nasip etti, 2 çocuğumuz oldu. Kızım 5 yaşındayken, doğum gününde lenf kanseri olduğunu öğrendi. Zorlu bir tedavi süreci başladı bizim için. Zaten görmeyen gözlerimiz vardı. Hastanelerde bu süreçte çok zorlandık. Oralarda oğlum Eren, elimizden tuttu. Bizim görmeyen gözümüz oldular. Kızım çok şükür iyileşti. Hastalığı devam ediyor ama Allah’a şükürler olsun ki tedaviye olumlu yanıt verdi. Şimdi 3 ayda bir kan sayımları ve kontrolleri oluyor. Çocuklarım benim her şeyim. Onlar benim görmeyen gözlerim. Evimi temizlerler, süpürürler, silerler. Onlar, bana dışarıda ne görseler anlatırlar. Markete gideriz, oğlum ‘Anne bak burada şu var, burada bu var’ diye yardımcı olur. Rabb'im benden ve eşimden iki göz aldı. Geriye dönük bize ikişer göz verdi. Şükürler olsun Rabb'ime akıl sağlıkları yerinde. Kızım biraz korkuttu biz ama çok şükür eskiye nazaran çok daha iyiyiz” diye konuştu.
Mevsimlik işçi olarak çalışan Gökhan Karakaş ise maddi sıkıntı çekseler de sağlıklarına şükrettiklerini belirterek, “Sümeyye hastalandığı zaman çok sıkıntılar yaşadık. Hastanede kalmak için birilerine ihtiyaç duyduk. Çok sıkıntılar yaşadık. Çocuğumuzu kaybetme korkusu yaşadık ama şükürler olsun şu an çok iyi. Tedavisi devam ediyor ama Rabb'im bizi eski günlere döndürmesin” dedi.
‘BİZ ONLARIN GÖZLERİ, ELLERİ AYAKLARI OLDUK’
Kardeşine lenf kanseri teşhisi konulduğunda 7 yaşında olduğunu söyleyen Eren de “Annemle babamın gözleri, elleri, ayakları her şeyleri olmaya çalıştım. Kardeşim hastalandı. Çok zor günler yaşadık ama hep birbirimize sarıldık. Ben annemle babama hastanede göz olmaya çalıştım. Babamın ve annemin koluna girerek onları doktorların yanına getiriyordum. Dışarıda olan her işe beraber gidiyoruz. Evin içinde sıkıntı yaşamıyoruz; anne ve babam, evi hafızalarına kazıdı. Temizlik yaparken evde yardımcı olmaya çalışıyoruz kardeşimle. Biz onların gözleri, elleri, ayakları, her şeyleri olduk” diye konuştu.
‘AİLEMİ ÇOK SEVİYORUM’
Kemoterapi aldığı zamanlarda saçlarının dökülmesine çok üzüldüğünü anlatan Sümeyye ise “Hastanede çok zor zamanlar geçirdik. Annemle babam görme engelli olduğu için hep ağabeyimle beraber işlerini halletmeye çalışıyorlardı. Kemoterapi aldım. Saçlarım döküldü. Eve gelince çok ağladım, saçlarımı ben de yoldum. Saçlarımın büyümesi zaman aldı. Şimdi iyiyim. Arada bir hastaneye gidiyorum. Evde anneme ve babama yardımcı olmaya çalışıyorum. Dışarı gidince ağabeyimle kollarına giriyoruz, ayakkabılarını giydiriyor, birlikte temizlik yapıyoruz. Ailemi çok seviyorum” dedi.