17.07.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:
0
Milliyet yazarları seçmenin nabzını tutuyor AYDIN Dünyanın en büyük incir üreticisi ve ihracatçısı.Harikulade çilek üreten topraklar...Dünyanın kalitede Mısır'dan sonra ikinci, bazı türlerde de birinci pamuk üreticisi...Verimli ovası...Gürül gürül akan Menderes Nehri...Tarihi kalıntıları ve 24 ören yeri...Dünyanın en zengin jeotermik yeraltı suları...Kuşadası ve Didim gibi kıyılarıyla turizm cenneti...Otoyolu, duble yolu...Aydın insanları...Adnan Menderes Üniversitesi... Efeler diyarı Aydın'dayım. Tanrı'nın tüm zenginlikleri verdiği bir il burası. 20 milyon zeytin ağacıyla, Türkiye'nin en büyük zeytinyağı üreticisi ve ihracatçısı. Yani... Un, şeker, yağ hepsi var.Ama... Helvanın tadı -bir süredir- "bozuk..."O pamuk deryası ovaların insanları artık hüzünlü...Yüksek girdiler pamuk üreticisinin beline beline vurmuş.Dünyayla rekabet edemiyor.Pamuk ihraç eden Türkiye, pahalı mazot, pahalı gübre ve düşük pirim nedenleriyle pamuk ithal eder olmuş.İncir ve çilek sorunlu görünmüyor.Ancak... Zeytinyağı üreticisi de moralsiz.AB ile yapılan anlaşmaya göre o nefis saf zeytinyağını şişeleyerek ihraç edemiyor. Sadece "dökme" denilen tarzda, yani, büyük kantitelerde satabiliyor.AB ülkeleri de, şişeleyip, markalayıp 5-10 katı fiyatla piyasaya sürüyor.Pamuk ve zeytinyağında gelir böylesine düşünce, ekonomisi tarıma dayalı Aydın'da ticaret de darboğaza girmiş.Son yıllara kadar ürününü satan toprak sahibi, esnafın yüzünü güldürürmüş.Aydın'da 85 üyeli Efeler Derneği Başkanı Cafer Sağdıç "Gelirler... Yap bir çift, körüklü çizme derlerdi. Şimdi, nerede?.. Artık çoğu müşterim yurtdışında. Bakın şu çizmelere... Paris'e yerleşmiş Türk müşterime yapıyorum" diye tepki koyuyor.Cafer Efe'nin sesi davudi, tavrı dik. Dizini vurdu mu yeri titreten bir Aydın efesi... Yörük Ali Efe'nin ruhunu yaşatanlardan...Konuştuğum çarşı esnafı da dertli:"Tarım para kazanmıyor ki, esnafa gelsin."Aralarında, akşama kadar siftah yapmadan kepenk indirenler var.Gürül gürül akan Büyük Menderes Nehri, Uşak'tan itibaren sanayi atıklarıyla kirlenmiş. Suladığı topraklardaki ürünler için tehlikeli.Jeotermal yeraltı suları açılmış ama vanası kapatılmış.Oysa bu, geri dönüşümlü olarak 600 evi ısıtabilir bir kaynak. Enerji üretebilir, seracılık için de bir hazine... Malzeme var... Ya helva? Aydın caddeleri ve sokakları, İstanbul'un bazı semtlerinden daha Batılı insan manzaraları yansıtıyor.Genç kızların, kadınların yüzde 90'ında başörtüsü, türban yok.Çizdiğim bu tabloda AKP'nin işi zor görünüyor.Aydınlı, eski varlıklı günlerini arar hale gelince, faturayı AKP iktidarına çıkarıyor.Aydın'da 8 milletvekili seçilecek.Genel kanı, CHP'nin birinci parti olacağı...İkinci parti MHP görünüyor.Üçüncülüğü DP ve AKP paylaşır.DP için bir not düşeyim...Türkiye genelinde barajı aşamayacağı izlenimi oluşursa, yukarıda belirttiğim yüksek oranda oyu daha aşağılara düşebilir.DP'nin barajı aşması halinde, Aydın için tahminim CHP 4, MHP 2, DP 1, AKP 1 milletvekili.DP barajı aşamazsa, o 1 milletvekili AKP'nin olabilir. Aydınlı çağdaş Aydın'da nabız tuttuktan sonra, Anemon Otel'deki öğle yemeğinde işadamları ve siyasiler konuğumuzdu. AKP İl Başkanı İ. H. Eser, CHP İl Başkanı Ö. Karaca, DP İl Başkanı B. Koç, MHP İl Başkanı Vekili N. Güraydın, Ege Sanayi Odası Aydın Şubesi Başkanı Y. Pekgüzel, Ziraat Odası Başkanı A. Gürdal, Ticaret Odası Başkanı M. Baştuğ, Basın Danışmanı N. Uza, Milliyet Ege Editörü A. Kaya. İZMİR AKP'nin nefesi CHP'nin ensesinde Yarın Metin Toker'i kaybedişimizin 5. yıldönümü... İzmir'i her seçim öncesi o izler, "Siyaset pusulasında ibre İzmir'dir" derdi. İzmir'e onu rahmetle anarak gidiyorum.Önce bir özet yapayım:Aslında iki İzmir var:Varlıklıların İzmir'i ve yoksulların İzmir'i...Varlıklıların İzmir'i geleneksel olarak CHP'ye oy veriyor. Yoksullarınki ise son dönemde AKP'yi seçiyor. Ege Üniversitesi'nden siyaset bilimci Doç. Tanju Tosun ile Doç. Gülgün Tosun'un hazırladığı bir harita bu ikiliği çok iyi açıklıyor.Tosun çifti, İzmir'i mahalle bazında gayrimenkul metrekare birim fiyatlarına göre sınıflandırmış.Metrekare birim değeri 500-2500 YTL arası olan en pahalı evler, haritada kırmızıyla gösterilen sahil şeridinde yer alıyor.En yoksullar ise metrekaresi 5-50 YTL arası olan evlerde oturanlar... Kentin varoşları, maviyle işaretlenmiş.Bu mahallelerin oy verme eğilimlerini haritaya yansıtınca apaçık görünen bir gerçek var: Kırmızı kuşakta CHP'nin ezici bir üstünlüğü var. Mesela son seçimde Karşıyaka Mavişehir'de CHP yüzde 63 oy almış, AKP'nin oyu yüzde 3.5... Bu oran, mavi kuşakta tam tersine dönüyor:Özgür Mahallesi'nde AKP'nin oyu yüzde 44, CHP'ninki yüzde 12...Gelelim çoğunluk meselesine:"Solun kalesi" diye bilinen İzmir'de 1 milyon 650 bin kayıtlı seçmenin sadece 500 bini, yani 3'te 1'i, üst ve üst orta gelir gurubuna dahil sayılan 70 mahallede oturuyor. Kentin en alt ve alt orta gelirlilerinden oluşan 1 milyonu aşkın İzmirli ise kenti kuşatan çeperlerdeki 225 mahallede yaşıyor ve kentin kaderini belirliyorlar. O varoşlar AKP'yi İzmir'de yüzde 5'le başladığı yarışta 2004'te yüzde 32'ye çıkardı. Doç. Tanju Tosun, bu tırmanma eğiliminin doyma noktasının yüzde 35 olduğunu söylüyor. Onun tahminine göre İzmir'de AKP-CHP başa baş. Seçimin kaderini hâlâ kararsız görünen yüzde 15 belirleyecek."Kararsızlar dengeli dağılırsa her iki parti yüzde 32'şer alır; CHP'ye dönerlerse makas açılır" diyor.Güneydoğu'daki son olaylar 2 ay öncesine kadar yüzde 10'un altında tahmin edilen MHP oyunu yüzde 12-15'e çıkarmışa benziyor.Son seçimde yüzde 17 ile İzmir'de 2.'liğe oturan Genç Parti bu kez yüzde 10 civarında tahmin ediliyor. Bu oynaklık tahmini zorlaştırıyor. Çünkü 100 İzmirliden 52'si son seçimde, daha önce oy verdiği partiye oy vermedi. İzmir yine şaşırtabilir. Yüzde 15 hâlâ kararsız İzmir sosyal demokrasinin eski kalesi... Cumhuriyet mitingiyle güven tazeledi. Kent merkezinde "yaşam biçimine müdahale" konusunda ciddi hassasiyet var. İktidar partisi, Turizm Müdürlüğü'ne bir imam hatipli atamak gibi hatalarla bu kuşkuyu perçinledi. Güven kaybını, kömür dağıtarak telafiye çalışıyor. Ama CHP'nin de dezavantajları var. Belediyede Piriştina sonrası hüsran... Varoşları kazanamamış olması... MHP yakınlaşması...Bence CHP gene 1'inci parti... Yüzde 30'u aşar. Ensesinde, yüzde 30'un hemen altındaki AKP'nin ve yüzde 15'e yaklaşacak MHP'nin nefesini hissedecek. Ama asıl hissettiği, kenti çevreleyen mahallelerdeki yoksulların nefesi olacak. Benim tahminim CHP gene birinci İzmir'in doruklarına tırmanıyoruz. Kent merkezine 10 dakika mesafedeki Kadifekale'de bir Mardin manzarası başlıyor. İzmir buradan çok güzel, ama çok uzak görünüyor.Türkiye için Güneydoğu neyse, İzmir için Kadifekale o...Burada seçim konvoyları yok, zılgıt çekerek geçen düğün konvoyları var. Ama siyaset diri...Taksi durağındaki kahveye oturunca birden çevremizde kümeleniyor İzmir'in göçmenleri... Bir tezgâhta midye ya da gevrek satarak, çocuğunu boyacı yaparak ekmek peşinde koşan Kürtler... Kimi 40 yıldır burada yaşıyor. Kimi 90'ların ortalarında yakılan köyünü bırakıp gelmiş. 100 bin nüfuslu 13 mahallede iç içeler. Bazı mahallelerin okulu, sağlık ocağı, altyapısı yok. Şimdi heyelan nedeniyle Uzundere'ye nakledilmeleri gündemde... Müthiş tepkililer. Hepsi "Oyumuz bağımsıza" diyorlar. İzmir'in kaderini belirleyen ve Kordon kafelerinden çok net görülmeyen mekânlar buralar... Kadifekale'den bakınca... Normalde kaybedecek bir şeyi olmayan insanlar sola oy verirken İzmir varoşlarında neden sağ yükseliyor?Dünkü Milliyet'in manşeti, bunun nedenlerinden birini ele veriyor:Hükümet buralarda rüşvetle oy topluyor. Kamyonlar evlere bedava kömür dağıtıyor. Oy pusulasında AKP'ye mühür bastığını cep telefonuyla görüntüleyip gönderene kontör sözü verildiği dedikoduları da var. CHP'nin gözde adayı, İzmir Esnaf ve Sanatkâr Odaları Birliği Başkanı Mehmet Ali Susam bir başka açıklama getiriyor:"12 Eylül solu ezerken dincileri besledi. Örgütsüz sol, varoşları gericiliğe terk etti."Örnekliyor:"Ben esnafım. Karabağlar esnafının nasıl zorla namaza götürüldüğünü, nasıl onlardan zorla para topladıklarını biliyorum."Laikliği savunmanın varlıklı kesimlerin işi haline geldiğini söylüyor Susam... CHP için "muhafazakâr" tanımı buradan çıkıyor.Buna karşın araştırmacı Doç. Tosun, "AKP'nin orta sınıfla ittifakını güçlendirmeye ve merkez sağda ANAP-DYP tabanına yerleşmeye başladığı" görüşünde.... Susam katılmıyor:"2004'te yüzde 32 alırken AKP'den hâlâ umut kesilmemişti. Şimdi denendi ve o şansını kaybetti. Bu seçim gerileyecektir." Oya karşı kontör sözü AKP İzmir 1. sıra adayı ve parti kurucularından Prof. Mehmet Tekelioğlu bu görüşte değil. Cumhuriyet mitingine katılmış; "İnsanların coşkusundan çok etkilendim. O insanların kaygılarını gidermek zorundayız" diyor. Ilımlı bir dil kullanıyor. Cumhurbaşkanlığı konusuna ve asker ihtilafına girmiyor. Ama bunun aynı zamanda bir cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunu, CHP'ye verilen oyların MHP'ye gitmiş sayılacağını söylüyor.Hükümetin İzmir'e büyük önem verdiğini hatırlatarak, "Bu seçim, 2004'teki yüzde 32'lik oyun altında kalmayız, üste çıkarız" diyor. 'Kaygıları gidermeliyiz' CHP'nin İzmir kozlarından biri de Güldal Mumcu...Her dönem gelen siyaset tekliflerini reddeden Mumcu'ya, "Bu kez neden girdiniz?" diye soruyorum:"Kritik bir yol ayrımındayız. Ya çağdaşlaşmayı seçeceğiz ya çağın gerisinde kalacağız. Bu yüzden 'Artık siyasetten uzak kalamam' dedim ve taşın altına elimi sokmaya karar verdim" diyor.Halktan büyük sevecenlikle karşılaşmış. "24 Ocak 1993'ten sonra gecikmiş bir taziye gibi" diyor.Susam, insanların asıl derdinin işsizlik ve yoksulluk olduğu görüşünde. Fakirleşen köylü, onun fakirleşmesiyle perişan olan esnaf, işsiz gençler, politikacıdan çare bekliyor. CHP, fındıktan narenciyeye, pamuğa kadar ayrıntılı çözüm raporları hazırladığı halde ideolojik bir propagandayı benimsedi. Oysa görünen o ki, dağıtılan 1 ton kömür, laiklik vaadinden daha etkileyici oluyor. Güldal Mumcu kozu Bir başka izlenimim şu:İlhan Selçuk'un MHP'ye göz kırpan yazısı, CHP tabanında negatif etki yapmış. Karşıyaka vapurunda görüştüğüm Ayşe, "Ben solcuyum" diyor. AKP mitingi olduğu gün kolsuz bluzuna ters bakanlardan ürkmüş. Ama, CHP'ye oy vermeye eli varmıyor. "MHP'ye vermiş olur muyum" diye düşünüyor... Hâlâ kararsız. Hemen yanındaki Zeynel ise tersine MHP'nin tırmanışına karşı CHP'ye oy verecek gençlerden... Sohbete katılan 1 çocuklu işçi ise "Son seçimde AKP'ye verdim. Emekli babam için hiçbir şey yapmadılar. Bu seçim CHP'ye vereceğim" diyor.İzmir'de birkaç tane Cumhuriyet Mahallesi var. Ama herkesin cumhuriyeti farklı eğilimde... Bu Cumhuriyet'ler adil bir yaşam düzeyine kavuşmadan Cumhuriyet'in başı dertten kurtulmayacağa benziyor. Hangi cumhuriyet? YARIN MUĞLA