Gençlerde estetik çılgınlığı

Son yıllarda estetik operasyon yaptıranların sayısı arttı. Bunda moda ve kozmetik sektörünün medya aracılığıyla oluşturduğu güzellik ve ideal beden algısı önemli nedenlerin başında geliyor. Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar üzerinden birbirlerini kıyaslayan ve güzellik yarışına giren gençler de estetik operasyonlara başvuruyor. Sosyal medyada paylaştıkları fotoğraflarda herkesin beğenisi kazanmak isteyen gençler, arkadaşlarından en küçük olumsuz yorum almaya bile tahammül edemiyor. O nedenle dış görünüşlerini takıntı haline getiren gençler, özellikle burun, dudak, kulak, meme, kalça bölgelerinde estetik operasyon yaptırmayı tercih ediyor.

Ergenlik dönemine dikkat

İnsanın kendisini tanımaya başladığı, en çok etkilenmeye açık olduğu ergenlik dönemini birçok genç sancılı geçiriyor. Özellikle bu dönemde fiziksel görüntüsüne odaklanan gençler, bedensel kusurlarını örtmek için estetiği çözüm olarak görüyorlar. Ergenlik döneminde gençlerin çevrelerinden etkilenme durumunun kimi zaman patolojik düzeylere ulaşabileceğini belirten Okan Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Hakan Atalay, “Örneğin, beden dismorfik bozukluğu olan kişi, ergenlikten itibaren hayat boyu kendisindeki hayali bedensel kusurlarla uğraşır. Bir diğer sonuç da narsisistik kişiliğin yaygınlaşması” diyor.

Genellikle çocukluğunda güzelliği fazla abartılan ancak yeterince empatik bir şekilde sevilmeyen kişilerin, büyüdüklerinde kendini ve başkalarını sevemeyen narsistiklere dönüşebildiklerini belirten Atalay, “Halk arasında yanlış olarak ‘kendini beğenmiş’ sanılan ama içten içe kendini değersiz bulup bu açığı doldurmaya çalışan kişiler, hayran kitlesi yaratarak durumu idare etmeye çalışabilirler” diye konuşuyor.

Güzelliği çare görüyorlar

Bu açığı kapatmanın bir diğer yolunun daima güzel olmaktan geçtiğini ifade eden Atalay, böylece hayat boyu süren bir mücadelenin başladığını söylüyor. Atalay, kişinin kendisini ruhsal ve tinsel olarak besleyecek bir çaba yerine dışsal müdahalelerle iyi hissetmeye çalıştıkça “İyi bir hayat yaşayıp yaşamadığı” sorusuna cevap aramaya başlayacağını kaydediyor.

Atalay, estetik operasyonlarla hayatta güzel şeylerin emek harcanmadan kolayca elde edilebileceğini bu yüzden, kişilerde ‘kendini ruhsal olarak geliştirmek için çaba harcamaya gerek yok’ düşüncesinin oluşabileceğini dile getiriyor.

Doğru yaşta yapılmalı

Amerikan Estetik Cerrahi Tıp Merkezi’nden Op. Dr. Habib Başkurt da gençlerin estetiğe ilgisinin arttığını ancak yaşlarına uygun olmayan gereksiz cerrahi istekleri bulunan gençleri geri çevirdiklerini söylüyor. Başkurt, gençlerde en çok kepçe kulak, jinekomasti (erkeklerde kadınsı meme büyümesi), kızlarda meme büyütme, burun estetiği gibi cerrahi müdahalelerin yaygın olduğunu belirtiyor. Cerrahi müdahalenin dışında bir işlem olan dudak dolgusuna da taleplerin arttığını kaydeden Başkurt, gençlerin bir ünlü fotoğrafıyla gelerek kalça, göz ve burun bölgelerine estetik yaptırmayı istediklerini kaydediyor.

Estetik operasyonlarda 18 yaşın sınır olduğunu ancak bölgeden bölgeye yaş sınırlarının değiştiğini söyleyen Başkurt, “Kulak estetiği okul öncesi dönemde yapılır, jinekomasti için 18 yaş beklenmeyebilir. Göğüs büyütme veya küçültme ya da burun estetiği için mümkün olduğunca 18 yaşın üstünde olunması istenir. Özellikle gelişimin devam ettiği meme ve burun bölgesi ameliyatlarının erken yapılması, ilerleyen dönemde gelişim sorunları ve komplikasyonların yükselmesiyle sonuçlanabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca erken yapılmamalı” diyor.

Özellikle çocukların psikolojisini bozacak durumlarda ameliyatları gerçekleştirdiklerini aktaran Başkurt, “Kepçe kulağa sahip bir çocuk çevresinden ciddi alaycılıkla karşılaşabiliyor. Bu durumda aile izniyle daha erken dönemlerde ameliyatlar yapmaktayız” diye konuşuyor.

Psikiyatriste gidilmeli

Estetik operasyonların ergenlikten sonraya bırakılmasının kişiliğin oturması açısından önemli olduğunu söyleyen Hakan Atalay, psikolojik sorunun bulunmadığı, sadece estetik amaçlarla olduğu saptanan durumlarda özellikle küçük yaşlarda yapılacak estetik operasyonlarda karar verirken dikkat edilmesi gerektiğini kaydediyor.

Operasyon sonrasında kişinin psikolojisinin nasıl etkileneceğinin değerlendirilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Atalay, estetik operasyonların kimi zaman patolojik beden şemalarından kaynaklanabileceğini, işe yaramayacağını; kimi zaman bazı kişilik bozukluklarına neden olabileceğini aktarıyor.

Atalay, operasyon öncesi ve sonrası için estetik cerrahlar ile psikiyatristlerin işbirliği içinde olmaları gerektiğini dile getiriyor.

Habib Başkurt da doğru zamanda yapılmayan ameliyatların kişiye daha çok zarar vereceğine dikkat çekerek gerektiği durumlardan psikiyatri desteğinin alınmasını öneriyor.

Başkurt gençlerin şikâyetlerini dinleyerek estetik yapılamayacak bir işlemse beklemesi gerektiği konusunda kişiyi bilgilendirdiklerini ifade ediyor.