Fuat Oktay'dan İmamoğlu ve Yavaş çıkışı: O gece bir komedi izledik
23.05.2023 - 13:18 | Son Güncellenme:
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 14 Mayıs akşamı seçim sonuçlarına ilişkin yaptıkları açıklamayla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, 'Ne yazık ki o gece bir komedi izledik. Tam bir komediydi' ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, CNN Türk Ankara Temsilcisi Dicle Canova'ya siyaset gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Oktay'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
Bizim açımızdan baktığımızda şu andaki Cumhurbaşkanlığı, Meclis yarışı son bulmuştur. Dolayısıyla 14 Mayıs'ta milletimiz kararını vermiştir. Meclis ile ilgili Cumhur İttifakı'nın çoğunluğuyla kararı vermiş, 'Durmak yok, yola devam' demiştir. İlk etapta 4 adayla başlayan seçim şu anda 2 adayla devam etmekte. Birinci turda sayın İnce'nin çekilmiş olması ve akabinde sayın Oğan'ın kalması ve sayın Oğan'ın da dün resmen desteğini resmen sayın Cumhurbaşkanımız lehinde açıklamasıyla birlikte aslında bizim açımızdan belirsizlikler büyük ölçüde sonlanmıştır o çerçevede. Zaten bizim yaklaşımımız da çok net ve açık.
Sayın Oğan gerekli açıklamayı yapmıştır. Sayın Özdağ farklı görüşmeler olabilir, bu gelişmeleri de takip ediyoruz.
ÜMİT ÖZDAĞ'IN 'CEHENNEM KAPILARINI KAPATTIK' SÖZLERİ
Kullanabilir. Ümit Özdağ'ın sözlerinin yorumunu biz yapacak durumda değiliz. Ona baktığınızda 'cehennem kapıları' olayı sayın Özdağ'ın özellikle bizim taban bazında baktığınızda çok net örtüştüğümüz kesim, örtüştüğümüz alan terörle mücadeledir. Zannediyorum olsa olsa terörle mücadele konusundaki terördür cehennem kapıları. Kapanacak kapılar da terörün kapılarıdır. Dolayısıyla biz o kapıları zaten sonuna kadar kapattık ve bu kapıların açılmaması konusunda mücadelemizi veriyoruz Cumhurbaşkanımız liderliğinde. Bu çerçevede zannediyorum tabana da çok rahat anlatıyor olabileceğiz. Sayın Özdağ'ın da bu çerçevede değerlendirme yapacağını düşünüyorum.
KILIÇDAROĞLU'NUN REFERANDUM ÇIKIŞI
Yalan söyleyenlerle gerçek söyleyenler arasında referandum ise buyurun referandum olsun. Millet Recep Tayyip Erdoğan diyecektir zaten. Burada Kılıçdaroğlu’nun referanduma götüreceği bir şey kalmamıştır. Bir gün önce terör örgüleri ile aynı söylemde bulunacaksınız, 15 Mayıs’ta mevsimlik milliyetçi olacaksınız.
Anayasal sistemin olduğu yerde değiştirilmiş gibi yalan söylemeleri, şimdi Meclis’i kaybedince Cumhurbaşkanlığını bize verin diyorlar. Alt yapısı ile güçlü bir Türkiye meydana getirdik. Sağlık, teknoloji, ulaşım gibi alanlarda. Söylediğimiz her şeyin altı doludur. Onlarda sıfır liyakat olduğunu gördük. Bir vizyonları yok, gelecek perspektifleri yok. Bunların Türkiye'ye verebileceği hiçbir şey yok.
MUHALEFETİN SİNAN OĞAN'A HÜDA PAR ELEŞTİRİSİ
Hep şunu söyledik. İlkelerimiz son derece net. Kırmızı çizgimiz belli.Ülkenin bölünmez bütünlüğü. Sınırlarının güvenliği. İçeridenb ve dışarıdan gelebilecek her türlü tehdide karşı son derece net bir duruş.
İlkeler bazında baktığımızda da bizim ilkelerimiz son derece net. Her zaman ifade ettiğimiz ilkeler aslında. Cumhurbaşkanımızın tek millet diye ifade ettiği, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diye... Her nerede olursa olsun herkese Türkiye'nin ortak paydasında bütünleştirdiğimiz milletiyle, bayrağıyla, vatanıyla, devletiyle tek bir yumruk olduğumuz ve onun etrafında birbirimize sarıldığımız bir Türkiye'yi biz hayal ediyoruz ve hedefliyoruz. Güçlü bir Türkiye'yi hayal ediyoruz ve hedefliyoruz. bunun için çalışıyoruz. Bunun için zaten kalkınan bir Türkiye'yi arzu ediyoruz.
Bizim birlikteliklerimizin tamamına baktığınıda ilke bazında burada toplanır. Millet İttifakı ile Kılıçdaroğlu ile temel fakımız budur. Halbuki onlar tam tersi, buradakini tam tersine taşımışlardır. PKK ile söylem birliğine gitmişlerdir, HDP ile söylem birliğine gitmişlerdir, FETÖ ile söylem birliğine gitmişlerdir. Yani terör örgütleriyle söylem birliğine gitmişlerdir.
Merkezde olan bir şeyi marjinale taşımaşlardır. Kılıçdaroğlu’nun inandırıcılığı kalmadı diye düşünüyorum. İlkesizlik çıkarlar bazında birlikteliğe dönüştü. Bizimki ülkenin milletin-ülkenin çıkarları etrafında.
İMAMOĞLU VE YAVAŞ'IN 14 MAYIS AKŞAMI YAPTIKLARI AÇIKLAMALAR
Ne yazık ki o gece bir komedi izledik. Tam bir komediydi. Aslında trajediydi de komedi gibi izledik. Komedinin bir kalitesi vardır. Komedi bir meslektir. Bir saygı duyulması gereken ve saygı duyduğumuzda icra edenler açısından bir kariyer mesleğidir. Siz şimdi belediye başkanları olarak komedyenliğe soyunduğunuzda bir taraftan Cumhurbaşkanı yardımcılığına soyunuyorsunuz öteki taraftan bilmem belediye başkanını bilmem ne yapacaksınız diyorsunuz... Öbür taraftan da bir trajediyi oynuyorsunuz o gece. Kendi seçmeninize yalan söylüyorsunuz.
"SÜREKLİ MAKAM VE MEVKİ PEŞİNDE TÜRKİYE'DE DOLAŞMAKTALAR"
Millete yalan söylüyorsunuz ve olmayan bir gerçekliği varmış gibi sunmaya çalışıyorsunuz. Dolayısıyla bunların bize verebileceği veya millete verebileceği bir şey yoktur. Millet bunlara yetki vermiştir. İstanbul ile ilgili, İzmir ile ilgili, Ankara ile ilgili, Antalya ile ilgili birçok illerle ilgili. Buralarda 4-5 yıldır gözle görülür tek bir eser vermeyenler sürekli makam ve mevki peşinde Türkiye'de dolaşmaktalar.
"KILIÇDAROĞLU KENDİSİYLE BİRLİKTE ETRAFINI DA TAMAMEN GÖTÜRÜYOR"
Önce milletin size verdiği yetkilerden yetkiyi kullanarak millete hizmetkar olmaya çalışın. Dolayısıyla bunların bize verebileceği bir zararın olacağını inanmıyorum. Bunların kendi kendilerine verdikleri zarar yeterli zaten. Sayın Kılıçdaroğlu kendisiyle birlikte etrafını da tamamen götürüyor. İtibarsızlaştırıyor. Kendi içinde kendisini tamamen itibarsızlaştırmış durumda. Kılıçdaroğlu hangi yöne döneceğini kendisi de bilmiyor
