17.04.2023 - 00:52 | Son Güncellenme:
Kaan ULU / DHA
AK Parti'den Ankara 3'üncü bölge 1'inci sıra milletvekili adayı olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Ankara'nın Beypazarı ilçesinde bazı ziyaretlerde bulundu. İlk olarak esnafın sorunlarını dinleyen Oktay, yardımcılarına notlar aldırdı. Ardından AK Parti ve MHP ilçe başkanlıklarını ziyaret eden Oktay, Beypazarı Belediye Başkanı ve beraberindeki heyetle görüştü. Oktay daha sonra iftar programı kapsamında AK Parti Beypazarı ilçe teşkilatı tarafından düzenlenen yemeğe katıldı.
'BEYPAZARI'NDA TAMAMLANMIŞ HİZMETLERİ YERİNDE GÖRME İMKANI BULDUK'
İftarın ardından konuşan Oktay, "Bu mübarek gecede sizleri sevgiyle, hasretle ve muhabbetle selamlıyorum, Ramazan-ı şerifiniz ve şimdiden Kadir Geceniz mübarek olsun. Aynı şekilde, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın en kalbi selamlarını, muhabbetlerini iletiyorum. Bugün Beypazarı'nda sizlerle aynı sofrada bulunmaktan, ekmeğimizi bölüşmekten büyük bahtiyarlık duydum. Sofranızdan Halil İbrahim bereketi eksik olmasın. AK Partimizin mensupları olarak bugün Beypazarı sokaklarında esnafımızla; vatandaşımızla hasbihal ettik. Bu vesileyle, merkezi idaremizin ve belediyemizin Beypazarı'nda tamamlamış olduğu hizmetleri yerinde görme imkanı bulduk. Malum, Beypazarı Öğrenci Yurdu'nu hizmete açtık. 75 yatak kapasiteli Ankara Beypazarı Devlet Hastanesi’ni hizmete aldık. Son teknolojiye sahip, modern sağlık tesislerinden; Ankara Beypazarı Devlet Hastanesi Poliklinik ve Çocuk Servisi'ni, Beypazarı 2 Nolu Sağlık Ocağı'nı, Emine AKTÜRK Sağlık Ocağı'nı Beypazarı'mıza kazandırdık. Beypazarı'na 21 yıl içinde TOKİ eliyle toplam 692 konut inşa ettik. Beypazarı Adliye Sarayı’nı tamamladık. Yenikent-Ayaş-Beypazarı yolunu da yine aynı şekilde Beypazarı'mıza kazandırdık. Beypazarı-Nallıhan Yolu'nun yapımına da devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
'BAY KEMAL MASAYA FETÖ'YÜ DE KOYDU'
Oktay, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli depremlerde etkilenen 11 ile ilişkin şu ifadeleri kullandı:
"Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletimiz orada. Bakanlarımız, vekillerimiz ve vekil adaylarımız, teşkilatımız ve gönüllü kuruluşlarımızla depremzedelerimizin imdadına koşuyoruz. Depremzede kardeşlerimizle aynı sofrada, aynı masada yer alıyoruz. Bugünlerde kimin sofrasında, kimin masasında olduğunuz çok önemli. Kumpas masasında mısınız, kumar masasında mısınız yoksa vatandaşa hizmet masasında mı? Masa önemli. Hani Edip Cansever’in bir şiiri var, 'Masa da Masaymış Ha' şiiri. İşte Bay Kemal'in masası da o masaya benziyor. Masada ne ararsan, kimi ararsan var. Bay Kemal masaya Kandil'i koydu. Pensilvanya'yı koydu. Bay Kemal masaya PKK'yı da koydu, Demirtaş'ı da koydu, Öcalan'ı da koydu. Bay Kemal masaya FETÖ'yü de koydu. Bay Kemal masaya ihanetleri de koydu. Bay Kemal masaya takiyeyi de koydu. Bay Kemal masaya 'Yedili Maşa'yı da koydu. Bay Kemal masaya kumarı koydu, kartları yeniden dağıttı. Bay Kemal masada 'Pis Yedili' oynamaya koyuldu. Bay Kemal masaya boş vaatleri de koydu. Masa da masaymış ha. Bana mısın demedi bu kadar yüke, bir iki sallandı durdu. Bay Kemal Türkiye’nin ve milletimizin aleyhine ne varsa her türlü melaneti masanın üzerine koyuyordu."
'MASADA HANGİ PAZARLIKLARIN DÖNDÜĞÜNÜ MİLLETİMİZ GAYET İYİ BİLİYOR'
Oktay, Altılı Masa'ya ilişkin eleştirilerine devam ederek, "Masa, böyle bir masa işte. Tabii, Bay Kemal bu masayı Halil İbrahim Sofrası diye yutturmaya çalışıyor. Yahu Bay bay Kemal; 'Kumar masasından devşirme Halil İbrahim sofrası olur mu?' O sofra örtüsünün altında kumar masası olduğunu ve masada hangi pazarlıkların döndüğünü milletimiz gayet iyi biliyor. Halil İbrahim sofrası ihlas sofrasıdır. Halil İbrahim sofrasında takiye olur mu? Masada ihlaslı görünmekle, masada kılıktan kılığa girmekle gizleneceğinizi mi sanıyorsunuz. Masadaki ortaklarına, 'Yedili Maşa'ya da soruyorum. 28 Şubat döneminde, 'Milli Güvenlik kararlarını uygulayacağız' diyerek genç kızlarımızın başörtülerini açtırırken, bugün millete şirin görünmek için iftar sofralarında başını örtmek takiyenin dik alası değil mi? 'Şu seçimi alırsak, bir daha oy almak için onlar gibi görünmek zorunda kalmayız' diyen, takiye yaptığını açık açık itiraf edenlerin yeri Halil İbrahim sofrası olabilir mi? Yedi dakikada bir hınzırı yiyip bitirenlerin milletin iftar sofrasında ellerini semaya açması hak mıdır, hakkaniyet midir? Siyasi tarihimiz bunlardan daha büyük takiyeci görmemiştir. Peki söyleyin değerli kardeşlerim, oy uğruna her türlü takiyeyi yapan, her türlü kılığa girenlerin 'sözümden dönmeyeceğim' demesine güvenebilir misiniz? Arkadaşlar, bunlar bırakın sözünden dönmeyi, kazanmak uğruna, özünden bile dönerler" değerlendirmesinde bulundu.