Eşinin acısına dayanamadı

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) 25. Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt dün sabah tedavi gördüğü hastanede solunum ve kalp yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdi.

79 yaşında vefat eden Büyükanıt’ın eşi Filiz Büyükanıt da 4 gün önce yaşamını yitirmişti. Yaşar Büyükanıt, rahatsızlığından dolayı eşinin cenaze törenine katılamamıştı.

Yaşar Büyükanıt için cumartesi günü Selimiye Camii’nde öğle vakti cenaze töreni düzenleneceği öğrenildi. Büyükanıt, askeri törenden sonra Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilecek.

Türk siyasetinde önemli makas değişikliklerinin yaşandığı 2006 ile 2008 arasında Genelkurmay başkanlığı görevinde bulunan Büyükanıt, 1 Eylül 1940’da İstanbul’da dünyaya geldi. Kökenleri, Trakya’ya uzanan bir ailenin çocuğuydu. Çocukluğu İkinci Dünya Savaşı ve sonrasının tüm Türkiye’yi etkileyen sıkıntılı ortamı içinde geçti. O yıllarda çocuk ölümleri çok olduğu için de, babası Mehmet Sırrı ile annesi Fikriye Hanım adını özellikle Yaşar koydu. Annesini, çocuk yaşında kaybetti. Askeri eğitimine, Erzincan Askeri Lisesi’nde başladı. İlk yıl sınıfta kaldı. Ama ondan sonra her yıl birinciliği kimseye kaptırmadı ve okuldan da 1959’da piyade subayı olarak birincilikle mezun oldu. Daha sonra eşi olacak Filiz Hanım ile İstanbul’da vapurda tanıştı.

Öğrenci iken başladığı spor tutkusu, subaylık hayatı boyunca devam etti. “Sporların anası” dediği atletizmle uğraştı. 1962-1970 arasında, aynı zamanda, Ulusal Atletizm Hakemi olarak da görev yaptı. Her zaman fanatik bir Fenerbahçeli oldu. 1963’te mezun olduğu Piyade Okulu’ndan 1970’e kadar, çeşitli birliklerde takım ve bölük komutanlığı görevlerinde bulundu.

1970’de girdiği Kara Harp Akademisi’ni 1972’de bitirerek kurmay subay oldu. Bir dizi görevin ardından 1986-1988 arasında Cumhur başkanlığı Muhafız Alayı Komutanlığı görevini yaptı.

4 gün önce eşini kaybetti

79 yaşında vefat eden Büyükanıt’ın eşi Filiz Büyükanıt da, 4 gün önce yaşamını yitirmişti. Yaşar Büyükanıt, rahatsızlığından dolayı eşinin cenaze törenine katılamamıştı. Filiz Büyükanıt, 2008’de Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki resepsiyon sırasında, eşine, “Yaşar’cığım, hava kararmadan gidelim, komutan törenle uğurlayacakmış” demişti. Ardından da, gazetecilere dönerek, “Evde komutan benim” diyen Filiz Büyükanıt’ın bu sözleri üzerine, Büyükanıt da, “Ondan kimsenin şüphesi olmasın” diye espri yapmıştı. Büyükanıt, 2008’de görevini Orgeneral İlker Başbuğ’a devrettikten sonra iki yıl görev yaptığı karargahın bahçesinde kızı Bengü’nün çocukları olan torunları Anıtsarp ile Bengisu’yu kucağına alarak veda etti.

Erdoğan’dan taziye telefonu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, vefat eden eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın yakınlarıyla telefonla görüşerek taziyelerini iletti. Erdoğan, görüşmede Büyükanıt’a Allah’tan rahmet, aile üyelerine başsağlığı ve sabır diledi. - ANKARA Milliyet

Kitabında liderliğin üç şartını yazdı

NATO Savunma Koleji’nden mezuniyetinin ardından 1988’de tuğgeneral rütbesine yükseldi. Tuğgenerallik rütbesinde İkinci Zırhlı Tugay Komutanlığı ve Birinci Körfez Harekâtı’nda İtalya Napoli’deki AFSOUTH Karargahında İstihbarat Daire Başkanlığı görevlerinde bulundu. 1992’de tümgeneralliğe terfi etti. Bu rütbede Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği ve 3 yıl süre ile Kara Harp Okulu Komutanlığı görevlerini yürüttü. Bu görevi sırasında, “Teğmen” adını verdiği kitabını yazdı. Bu kitapta, subaylara öğütte bulunurken, liderliğin 3 şartını; sağlıklı olmak, düzenli aile yaşantısı ve kendini öğrenmeye adamak olarak sıraladı.

Diyarbakır’da komutan olarak görev yaptığı yıllarda, Diyarbakırspor ile özellikle ilgilendi. Teröre karşı futbol sevgisini öne çıkarmaya çalıştı. 1996’da korgeneralliğe terfi etti. PKK’nın 1995 ile 2005’te kendisine karşı iki ayrı suikast girişiminde bulunduğu iddia edildi. Korgeneral olarak terörle mücadelede önemli bir pozisyonu olan 7. Kolordu Komutanlığı ile Genelkurmay Harekât Başkanlığı görevlerinde bulundu.

2000’de orgeneral rütbesine terfi etti. Bu rütbede önce Genelkurmay İkinci Başkanlığı görevini yürüttü. Birinci Ordu Komutanlığı’nın ardından Kara Kuvvetleri Komutanlığı yaptı. 28 Ağustos 2006’da Genelkurmay Başkanı olarak atandı.

2008 yılında emekli oldu

Yaşar Büyükanıt, mesleğindeki sıkıntılı anlardan birini Kara Kuvvetleri Komutanı iken Şemdinli Davası sürecinde yaşadı.

İddianamade adının geçmesine Genelkurmay, sert tepki gösterdi. Büyükanıt da, bu süreçte iyi bir kriz yönetimi sergiledi. Şehit cenazeleri sırasında acılı ailelerle samimi kucaklaşması, kendisine kamuoyu gözünde de önem kazandırdı. Büyükanıt, 30 Ağustos 2008’de emekliye ayrıldı.

27 Nisan e-muhtırası

2007’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AK Parti, Abdullah Gül’ü aday olarak gösterdi. Başını CHP’nin çektiği muhalefet, “Cumhurbaşkanı eşi başörtülü olamaz” tartışması başlattı. 27 Nisan 2007’de TBMM’de yapılan ilk tur seçimlerinde Abdullah Gül, 357 oy aldı. CHP, Meclis’te toplantı yeter sayısı için gerekli olan 367 milletvekili olmadığı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne itirazda bulundu. Tartışmalar sürerken, seçimin olduğu günün gecesi Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesine saat 23.20’de bir bildiri konuldu. Tarihe, ‘e-muhtıra’ olarak geçen bildiride Cumhurbaşkanlığı seçimlerine atıf yapılarak, “TSK laikliğin kesin savunucusudur” ifadeleri kullanıldı.

AK Parti hükümeti, sert bir açıklama ile bildiriye tepki gösterdi. Açıklamada, “Başbakanlık’a bağlı bir kurum olan Genelkurmay Başkanlığı’nın herhangi bir konuda hükümete karşı bir ifade kullanması demokratik bir hukuk devletinde düşünülemez” denildi. Büyükanıt, daha sonra bildiriyi kendisinin kaleme aldığını açıkladı.

Bildiri 2011 yılında Genelkurmay’ın sitesinden kaldırıldı.

FETÖ kumpası ortaya çıktı

Şemdinli’de 9 Kasım 2005’te bir kitapçıda meydana gelen bombalı saldırı sırasında bir kişi ölmüştü. Bombayı attığı ileri söylenen kişinin sığındığı otomobil durdurulmuş ve arabada bulunan PKK itirafçısı Veysel Ateş ile astsubaylar Ali Kaya ile Özcan İldeniz dövülerek güvenlik güçlerine teslim edilmişti. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. Dönemin Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın iddianamesinde dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Büyükanıt’ın adına da yer verilmişti. Ancak yıllar sonra bunun Büyükanıt’ın genelkurmay başkanı olmasını önlemek için kurulan bir FETÖ kumpası olduğu ortaya çıkacaktı.

‘İlk kez yargıya başvurdum’

Büyükanıt ile dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan arasında 4 Mayıs 2007’de İstanbul’da Başbakanlık Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir görüşme yapıldı. Türk siyasi tarihine geçecek bu görüşmeyle ilgili bir dizi spekülasyon yapılacaktı. Erdoğan, bu görüşmede konuşulanların kendisiyle mezara kadar gideceğini açıklamış ve “Büyükanıt açıklarsa ben de açıklarım” demişti. Büyükanıt’ın bu görüşmeyle ilgili son sözü, “Bu görüşme sonrasında basında gerçeği yansıtmayan dedikodular yer aldı. Bu dedikodu ve iddialar öylesine akıl almaz boyutlara ulaştı ki, hayatımızda ilk kez hem ben hem de eşim yargıya başvurmak zorunda kaldık. Rahmetli Bülent Ecevit ile de Mesut Yılmaz ile de bu tür görüşmeler yaptım. Bunlar devlet işidir. Dolmabahçe görüşmesi de öyledir” şeklinde olmuştu.