08.03.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul
Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz, 10 çocuklu ailenin yedincisi olarak Trabzon Of’a bağlı bir dağ köyünde doğdu. Lise 3’te sınıfta kalınca babasının “Bende okumayan çocuk olmaz, okumuyorsan köye gideceksin” sözü üzerine, İstanbul’dan memleketine gönderildi. Bir süre köyde çay tarlalarında çalışan Feyiz, okumaktan başka çaresinin olmadığını görünce, üç yılın sonunda okuluna döndü ve liseyi bitirdi. İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümü’nden birincilikle mezun olan Feyiz, yurt dışındaki birçok üniversitede başarılı çalışmalara imza attı. İki yıl önce de Kadir Has Üniversitesi’nin ilk kadın rektörü oldu. Göreve geldiğinde üniversitenin yönetim ve fakülte kurullarının çoğunun erkek olduğunu gören Feyiz, “Minimum yüzde 50 kadın temsili istiyorum” diyerek tüm komite ve komisyonlarda kadın oranını yüzde 60’a yükseltti. Prof. Dr. Feyiz, başarı hikayesini Milliyet’e anlattı:
Sepeti taşıyınca
“Babam sekiz kızını da okuttu. Ben lise 3’te sınıfta kalıp, okulu bırakınca babamla kavga etmeye başladım. Babam ‘Okuyacaksın’ diyordu. Ben direnince babam beni köye gönderdi. Köyde sabah 05.00’te kalkarsın, çaylığa gidersin, çayları kesip sepete koyarsın. Her gün 165 basamaklı merdivenden o sepeti iki kez yukarı çıkarırken, kendimle muhasebe yapma imkanı buldum. Dönüm noktam o çay sepetini taşımak oldu. ‘Hayatımda yaptığım ve yapacağım hiçbir iş, şu yaptığım işten daha zor olamaz, buna ders çalışmak da dahil’ dedim ve üç yıl sonra liseye döndüm.”
Kadro taraftarlığı
“İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümü’nü birincilikle bitirdim ve sonrası geldi. Buralara gelene kadar çok emek verdim, çok kolay olmadı. Türkiye’de profesörler arasında kadın oranı yüzde 30 iken rektörler arasındaki bu oran yüzde 10 ile 15 arasında. Burada bir taraflılık var. Bir erkekler kulübü var. İnsanlar ekiplerini kurarken kendi kulübü içerisinden kuruyor ve kulüptekiler de erkek. Bu kulüp üst yönetimdeki kadroları belirliyor. O da değişecek. Bu erkekler kulübünü eğitmeden mücadeleyi kazanmamız mümkün değil. Bu değişimi de erkeklerle birlikte yapacağız. Bugün erkeklere söylüyoruz, ‘Ekibinizi kurarken mutlaka kadın arkadaşlarınız vardır, aklınıza gelsin.’ Ben bugün bu görevdeysem, burada bir erkeğin çok önemli rolü var. O erkek de Prof. Dr. Nihat Berker. Kendisi şu an benim rektör yardımcım. Sabancı Üniversitesi’nde rektörümdü. Etrafımda kerli ferli bir sürü erkek profesör varken Nihat hoca, ‘Rektör yardımcım olur musun?’ dedi. Sekiz yıllık rektör yardımcılığım beni rektörlüğe kadar getirdi. Bu nedenle diyorum ki; Türkiye’de Nihat Berker gibi insanların artması lazım.”
Fotoğrafta, Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz’in yanı sıra 8 senato üyesi, 5 yönetim kurulu üyesi, 3 idari direktör, 1 araştırma merkezi müdürüyle 12 fakülte yönetim kurulu üyesi bulunuyor. İsimleri: Doç. Dr. Funda Samanlıoğlu, Dr. Öğretim Üyesi Sezin Öner Yaman, Prof. Dr. Füsun Alioğlu, Prof. Dr. Ayşe Hümeyra Bilge, Prof. Dr. Banu Baybars Hawks, Dr. Öğretim Üyesi Elif Akçalı, Berrin Kocayurt, Doç. Dr. Nilay Arat, Prof. Dr. Arzu Erdem, Prof. Dr. Mary Louise O’Neil, Kesper Diler, Prof. Dr. Nimet Uray, Prof. Dr. Meltem Ucal, Prof. Dr. Sinem Akgül Açıkmeşe, Ebru Koç, Doç. Dr. Bahar Ceyda Süral Efeçınar, Doç. Dr. Zeynep Günsür Yüceil, Doç. İnci Eviner, Doç. Dr. Aslı Çarkoğlu, Yeşim Burul, Doç. Dr. Melis Behlil, Prof. Dr. Deniz Bayrakdar, Doç. Dr. Didem Kılıçkıran ve Dr. Öğretim Üyesi Nur Ayvaz Çavdaroğlu.
‘Cinsiyetler eşit temsil edilmeli’
Prof. Dr. Feyiz: “Üniversitede rektörlüğü 2018’de devraldım. Komiteler ve kurullar erkek ağırlıklıydı. ‘Minimum yüzde 50 kadın temsili istiyorum’ dedim. Çünkü cinsiyetler eşit temsil edilmeli. Şimdi bütün komitelerde ve karar alma mekanizmalarında yüzde 60 kadın var. Bunun diğer vakıf ve devlet üniversitelerinde de olması gerekiyor. 130 devlet ve 73 vakıf üniversitesinde üst yönetime doğru maalesef kadınların oranı giderek düşüyor. Devlet üniversitelerinde kadın araştırma görevlisi oranı yüzde 40, vakıf üniversitelerinde yüzde 62 iken; kadın profesör sayısına baktığımızda bu oran yüzde 30’a düşüyor. 200 üniversitede kadın rektör sayısı ise 17. Bu oranları artırmak çok kolay. Cumhurbaşkanımız diyecek ki, ‘Ben bunun yüzde 30’unu kadın atayacağım.’ Kadın kotası gerekli. Kadın rektör sayısının bu kadar az olmasının sebeplerinden biri de erkek egemen bir sistemin var olması.”
Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz, muhabirimiz Çiğdem Yılmaz’a konuştu.
Toplumsal dayatmalar
Prof. Feyiz, “Kadınların üst yönetimlerde yer almamasının sebebi, toplumsal dayatmalar. Aile kurulmaya başladığında ve çocuk yaptığında toplum kadına bazı sorumluluklar yüklüyor. Böyle olunca kadın bazı şeylerden geri kalıyor. Bunu da aile içinde kendisi çözebilir, toplumun dayatmalarına boyun eğmeyebilir. Ben ve eşim bunu şu şekilde hallettik. İkimiz de yoğun çalışıyorduk. O Amerika’da, ben Türkiye’de ve bir çocuğumuz vardı. 13 yaşına kadar ben baktım, 13 yaşında babasının yanına gönderdim, o baktı. Hayatı her anlamda paylaşan bir aile olduk. Yemeği o yaptıysa salatayı ben. Bu sorumluluk aile içinde eşit dağıtıldığı zaman kadın da kaldığı yerden her şeye devam edebilir. Kadın evinde mücadelesini verecek. Her şeyi kabullenmek zorunda değiliz*” dedi.
‘Vazgeçmeyin’
Prof. Feyiz’in önerisi: “Hayatımın anlamı ne derseniz; ‘vazgeçmemek’ diyorum. Kadınlara da ‘Hayallerinizden vazgeçmeyin’ diyorum. Önlerine elbette engeller konacak ama mücadele etsinler. Boyun eğmesinler. Hayallerinden vazgeçtikleri anda hem kendilerini hem de çevresindekileri mutsuz ederler.”
Eğitim hayatı
Prof. Dr. Feyiz, 1989’da İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümü’nden birincilikle mezun oldu.
1992’de Wisconsin Üniversitesi’nde fizik alanında yüksek lisans yaptı.
1999’da Kansas Eyalet Üniversitesi’nde fizik doktorasını aldı.
2000 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi’nde (İTÜ) yardımcı doçent doktor olarak göreve başladı.
2006’da İTÜ’de doçent, 2011’de Sabancı Üniversitesi’nde profesör oldu ve aynı üniversitede 2017’ye kadar rektör yardımcısı olarak görev yaptı. 2018’de Kadir Has Üniversitesi Rektörlüğü’ne atandı.