11.05.2023 - 17:49 | Son Güncellenme:
DHA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sincan mitinginde vatandaşlara seslendi. Erdoğan, "Biz bu millete aşık olmayalım da ne yapalım. Biz bu millete hizmetkar olmayalım da ne yapalım. Biz bu millet için canımıza dişimizi takmayalım da ne yapalım. Hamdolsun milletimizle girdiğimiz her mücadelede bizi destekledi. Bizi yalnız bırakmadı. Bizi 15 seçimde sandıktan hep birinci çıkarttı. Vesayetinden darbecisine üzerimize kuralsızca yürüyenlerin karşısında tıpkı burada olduğu gibi meydanları doldurarak yanımızda yer aldı. Bay Bay Kemal neyle geldi? Kasetle geldi. Şimdi de cumhurbaşkanı adaylarından birini saf dışı bıraktı. Nasıl bıraktı; herhalde o da şöyle yarın bilemediniz cumartesi günü ortaya çıkar; değil mi? Çünkü bunların bütün işi fırıldak. Yani bundan sonra Bay Bay Kemal'e fırıldakçı da diyebilirsiniz. Ama asıl dersini sandıkta vereceksiniz. Bugün bir kez daha milletimizle birlikte, sizlerle birlikte, Sincanla birlikte tarih yazmaya hazırlanıyoruz. Bu tarih Türkiye Yüzyılı tarihidir. Bu tarih Türkiye'nin üzerinde yazılan senaryoların bir kez daha yırtılıp atılması tarihidir. Bu tarihi milletimizi ayrıştırarak aramıza nifak tohumları ekme oyunlarını bir kez daha boşa çıkarma tarihidir" dedi.
'BİZ BU ÜLKEDEKİ 85 MİLYONUN TAMAMINI SEVİYORUZ'
Erdoğan, konuşmasının devamında, "Son devletimiz Cumhuriyetimizin başkenti Ankara'ya yine tarih yazmak yakışır. Bunlar kimlerle beraber; teröristlerle. Kandil'deki teröristler bunlara talimat veriyor. Diğer teröristler bunlara tarih veriyor. Bunlarla el ele omuz omuza yürüyorlar mı? İşte bu terör örgütleri ile beraber olan Bay Bay Kemal ve avanesini pazar günü sandıklara gömmüyor muyuz? Ankara'nın yükselen yıldızı Sincan’a bu tarihin en şanlı bölümünü yazmak yakışır. Sincan’dan öyle bir ses verin ki yankısı pazar gününe kadar sürsün. Bunun için pazar gününe kadar çok çalışmamız lazım. Pazar günü sandıklara sahip çıkmamız lazım. 14 Mayıs demokrasi şölenimiz şimdiden hayırlı olsun. Balkon konuşmasına hazır mıyız? Öyleyse çok çalışalım. Biz bu ülkedeki 85 milyonun tamamını seviyoruz" ifadelerini kullandı.
'ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ 4 SENEDE NE YAPTI?'
Erdoğan, uluslararası alanda Türkiye’nin itibarını yükselttiklerini ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Milletimizin özgüvenini artırdık. Engellilerden yaşlılara toplumun her kesimini destekledik. Sosyal yardım programlarıyla ülkemizde sahipsiz kimse bırakmadık. Bugün Cumhuriyetimizin ilk asrını bitirip yeni asrına adım atmaya hazırlanırken Türkiye Yüzyıl hayalini eğer konuşabiliyorsak işte bu sayededir. Biz asırlık demokrasi ve kalkınma eksikleri gidermek için gece gündüz çalışırken birileri de hep tıpkı bugünkü koalisyon masası gibi takoz siyaseti yapıyor. Tek parti faşizminin mirası olan milletin gönlüne girmeden vesayetle, darbeyle ülke yönetimine gelme alışkanlığından hiç vazgeçmediler. Rahmeti Menderes'i idama gönderirken bunların yürekleri sızlamadı. Rahmetli Özal’ın ülkemize çağ atlatma hayalini baltalarken zerre kadar pişmanlık duymadılar. Bizim iktidarlarımız döneminde de bu zihniyetin akıl ve vicdan kabul etmeyecek ayak oyunlarıyla karşılaştık. Hamdolsun sağladığımız güven ve istikrar iklimi sayesinde tüm bunların üstesinden gelerek ülkemizi hedeflerinden koparmadık. İşte Ankara Büyükşehir belediyesi; ne yaptı Allah aşkına geldiğinden bu yana. 4 yıl içinde ne yaptı? Biz geldiğimizde Ankara’da şöyle büyükçe bir havalimanı yoktu. Mevcut havalimanını biz yaptık. Havalimanından şehre yolu o zamanki büyükşehir belediye başkanı olarak Melih Bey yaptı ve bu yol ve havalimanı bizim eserimiz. Çünkü biz eserlerimizle konuştuk."
'MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZİ TAHKİM ETTİK'
Erdoğan, muhalefete eleştirilerini dile getirerek, "Bunlar ne dedi? 'Otobüs ücretlerini bedava yapacağız' Yaptılar mı? 'Traktör alacağız' dedi çiftçilere? Aldınız mı? İstanbul bunu söyledi. Ankara bunu söyledi. İzmir bunu söyledi. Bunların hiçbiri geldi mi? Çünkü bunların başındaki yalancı. Hepsi birbirine bakıyor. Üzüm üzüme bakarak kararıyor. Ve benim milletim bunları inşallah yutmayacak ve pazar günü de gereğini yapacak. Biz şimdi şehir hastanelerimizi yaptık. Sincan’a devlet hastanesini de yaptık mı? Niye? İnsanımızın sağlığı bizim için çok çok önemli ve biz yola çıkarken ne dedik; ‘önce eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım, enerji, tarım, dış politika’ Bütün bunlarda Türkiye olarak adımları attık mı; hala atıyoruz. Bunlar var mıydı? Ama bak şimdi var. Biz yaparız. Biz söz verdiğimiz zaman unutanlardan değiliz. İşte şimdi Ankara Yozgat Sivas bunu da yaptık mı; yaptık. Milletimizle birlikte gece gündüz çalışarak siyasetimizi güçlendirdik. Ekonomimizi geliştirdik. Milli birlik ve beraberliğimizi tahkim ettik" diye konuştu.
'FETÖ YÖNTEMLERİ YİNE İŞ BAŞINDA'
Erdoğan konuşmasında muhalefete eleştirilerine devam ederek, "Bunlar 2007 ve 2011 seçimlerine vesayetle kol kola girdiler. Bunlar 2014 ve 2015 seçimlerine FETÖ ile kol kola girdiler. Bunlar 2018 seçimlerine eski Türkiye’nin tüm hastalıklarını savunarak gittiler. Bunlar şimdi de karşımıza PKK'sı, FETÖ'cüsü, tefecisi yetmemiş olacak ki yanlarına LGBT'yi de alarak çıktılar. Şimdi bunlar bize öyle bir saldırıyorlar ki hadi bize saldırılarını anladık; daha düne kadar kendileriyle birlikte olanlara bile acımıyorlar. Tehditler, hakaretler, şantajlar, karanlık pazarlıklar gırla gidiyor. Dün kasetle genel başkanlık koltuğuna getirilenler bugün de yine aynı yöntemle cumhurbaşkanlığına atanmaya çalışıyorlar. İşte gördüğünüz artık ne yaptılarsa bir adayı geri çekilmeye mecbur bıraktılar. Anlaşılan o ki FETÖ yöntemleri yine iş başında. Ülkemizde siyasetin seviyesinin bu kadar düşürülmesine gönlüm razı değil. Bay Bay Kemal sen kasete geldin. Bunu biliyoruz. Ama benim milletim seni bu defa kasetle veya CD ile inşallah bir yerlere getirmeyecek. Tam aksine sana bay bay diyecek" dedi.
'MUSTAFA KEMAL'E İNANANLAR PAZAR GÜNÜ BUNUN HESABINI SORACAKLAR'
Erdoğan, şunları söyledi: "Gazi'ye inananlara da sesleniyoruz. CHP içindeki Gazi'ye inananlar, Mustafa Kemal'e inananlar pazar günü bunun hesabını soracaklardır. İşte karşımızdaki tablo bu. Ankara'ya yakışanın ne olduğunu en iyi sizler biliyorsunuz. Ankara’ya, Cumhuriyetimizin kazanımlarına sahip çıkmak yakışır mı? Ankara'ya 21 yılda kurduğumuz güçlü altyapının üzerinde Türkiye Yüzyılını inşa etmek yakışır mı? Ankara'ya yarım kalan işleri tamamlamak için yola çıkanlara yoldaş olmak yakışır mı? Ankara’ya milletimizi hayallerine kavuşturacak şahlanış döneminin öncülüğünü yapmak yakışır mı? Ankara'ya Cumhur İttifakıyla birlikte olmak, cumhurbaşkanlığında bu kardeşinin yanında yer almak yakışır mı? İşte bunun için 14 Mayıs'ta Sincan başta olmak üzere tüm Ankara'dan tüm Türkiye'den rekor bir destek bekliyoruz. Sincan 28 haneli küçük bir köyden bugün 600 bine yaklaşan nüfusuyla Ankara'nın en büyük ilçelerinden biri haline dönüşmüş bir yer. Sanayisi ile ticareti ile siyasi ve sosyal canlılığıyla Türkiye’nin özeti diyebileceğimiz Sincan'ı anlamadan bu ülkelerin kodları çözülemez. Burada Balkan göçmeni kardeşlerimiz var. Burada Ankara’mızın çevre köylerinden, ilçelerinden gelen kardeşlerimiz var. Burada Anadolu’nun hemen her şehrinden gelmiş kardeşlerimiz var. Çevredeki organize sanayilerinin, sanayi sitelerinin, lojistik merkezlerinin kalbi Sincan'da atar."
'İLK AY KONUTLARDAKİ TÜM DOĞAL GAZI ÜCRETSİZ YAPTIK'
Erdoğan, konuşmasında son olarak, "Ülkemize 21 yılda yaptıklarımız ve bundan sonra yapacaklarımız bize artık şu imkanı sağlayacak; altyapı yatırımlarımızı tamamladığımız için bundan sonra ülkemizin sahip olacağı zenginlikleri doğrudan milletimizin refahı da yükseltmek için kullanacağız. Mesela Karadeniz gazı. Ülkemiz bu keşifle 100'lerce milyar dolarlık bir kaynağa kavuştu. Kendi doğal gazımızı kullanmaya başlamamızın sevincini hemen milletimizde paylaşmaya başladık. Doğal gaz faturaları geldi mi? Altındaki notu okudunuz mu? İlk ay konutlardaki tüm doğal gazı ücretsiz yaptık. Bir yıl boyunca da mutfak ve sıcak su kullanımı kadar miktarı faturadan düşeceğiz. Terör örgütlerinden temizlediğimiz Gabar’da sadece tek bir sahada ülkemizin yıllık kullanımının 10'da birini karşılayacak kaliteli petrol bulduk. Şimdi 40 yıldır oralarda terörün niye bitmediğini, bitirilmediğini daha iyi anlıyoruz değil mi? Şimdi Türkiye’nin sınır ötesi harekatlarına tahammülsüzlüğünün sebeplerini daha iyi anlıyorsunuz değil mi? Bay Bay Kemal ve ortaklarınının terör örgütlerine verdikleri sözlerin, askerlerimizi sınır ötesine çekme taahhütlerinin sebeplerini daha iyi anlıyorsunuz değil mi? İnşallah önümüzdeki yıllarda da petrol meselesinde de ülkemizin dışa bağımlılığını önemli ölçüde azaltacağız" ifadelerini kullandı.