Eğitimde eşitlik ilkesine aykırı

Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu Kararı’na göre, 2013-2014 eğitim-öğretim yılında, ortaöğretimlerini yurtdışında bitirmeleri şartıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan öğrenciler, üniversiteyi Türkiye’de okumak istediklerinde üniversite sınavına girmeyecek, harç, “öğrenci katkı payı” ödemeyecek. Bakanlar Kurulu’nun bu kararı, eğitim sendikalarının tepkisine neden oldu.

‘Vicdansızca bir karar’
Eğitim-İş Başkanı Veli Demir, kararın ahlaki ve vicdani olmadığını savunarak şunları söyledi: “Ülkemizin insanları çocuklarını üniversitede okutabilmek için dişinden tırnağından para artırıyor, binbir zahmete göğüs geriyor, belki sağlığından, sosyal yaşamından fedakarlıklar yapıyor.
Bu insanların çocukları sınava giriyor. Ama öteki tarafta sırf ortaokulu yurtdışında okudu diye birilerine sınavsız üniversite hakkı tanınıyor. Bu anayasanın eşitlik ilkesine de aykırı.”
Yurtdışında farklı amaçlara hizmet eden çok sayıda lise bulunduğunu söyleyen Demir şöyle devam etti:
“Yurtdışında pek çok cemaatin, tarikatın liseleri var. Orada okuyup, Türkiye’ye gelen öğrencileri iyi üniversitelere sokacaklar. Bir taraftan burada 2 milyon öğrenciyi sınavla üniversiteye kabul edeceksiniz, diğer taraftan yandaşlara, cemaat okulu mezunlarına ‘gelin istediğiniz üniversiteye girin’ diyeceksiniz. Bu hem tehlikeli, hem de çok vicdansızca bir karar ve diğer tüm yurttaşlara haksızlık.”
Eğitim-Sen Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Mustafa Ecevit ise, yurtdışından gelen öğrenciler için kendi ülkesinin vatandaşı da olsa her ülkenin aradığı bazı kıstaslar olduğuna dikkati çekerek şunları söyledi: “Bizde merkezi bir sınav yapılıyor bu kapsamda. Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşı, Türkiye’de okumak istediği bölümü yaşadığı ülkede de kazanabilmişse, burada denklik kapsamında okuyabilmeli. Batılı ülkeler de böyle yapıyor zaten. Yani karşılıklılık ilkesi söz konusu olmalı. Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetlerde okuyanlar ise kendi ülkelerinde okuma hakkı kazansalar da Türkiye’yle eşit bir eğitim programları olmadığı için burada ek bir sınava daha tabi tutulmalıdır.”
Bakanlar Kurulu’nun kararının doğru olmadığının altını çizen Ecevit sözlerini şöyle tamamladı: “İsteyen öğrenciyi hangi bölüme, neye göre yerleştireceksiniz? 100 tane öğrenciyi orada 1-2 sene cemaat okullarında okutup, daha sonra buraya getirip iyi üniversitelere yerleştirebilirler. Bunun önüne geçebilmek için mutlaka bir başarı kriteri aramak lazım.”