19.09.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
1962’de kalıntıları bulunan Artuklu Sarayı’nın gün yüzüne çıkarılması hedefleniyor. Hurri ve Mitanniler, Urartular, Persler, Romalılar, Emeviler, Abbasiler, Mervaniler, Selçuklular ve Artukluların da aralarında bulunduğu birçok medeniyete ev sahipliği yapan Amida Höyük’te başta Artuklu Sarayı olmak üzere tüm değerlerin ortaya çıkarılması için Dicle Üniversitesi (DÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Yıldız başkanlığında kazı yapılıyor.
Prof. Dr. Yıldız, “Virantepe” olarak da adlandırılan höyükte 1946’da su deposu yapımı sırasında mozaik bulunmasının ardından 1962’de yapılan ilk arkeolojik kazıda etrafı surlarla çevrili, Artuklu Hükümdarı Melik Salih Nasıreddin Mahmud (1200-1222) dönemine ait sarayın temelleri ile renkli taş ve cam küplerden oluşan mozaik süslemelerinin ortaya çıkarıldığını anlattı.
Bölgenin askeri alanda yer alması ve mülkiyeti belediyeye ait olduğundan höyükte o tarihten bu yana kazı yapılamadığını aktaran Yıldız, Kültür ve Turizm Bakanlığının kararıyla kazıya başladıklarını belirtti.
El-Cezeri çalıştı
Yıldız, Artuklular döneminde bilim ve kültür merkezi olarak kullanılan höyükte ünlü İslam alimi El-Cezeri’nin bugünkü otomasyon sistemleri, sibernetik ve robot biliminin öncü çalışmalarını gerçekleştirdiğini ifade etti. Höyüğün yer aldığı İçkale’nin Anadolu’da Müslümanlığın başladığı ilk yerlerden biri olduğunu, kentin fethi sırasında 27 sahabenin şehit düştüğünü dile getiren Yıldız, bundan dolayı büyük bir öneme sahip olduğunu vurguladı.Yıldız, şunları kaydetti: “Diyarbakır’ın kalbine kazmayı vurduk. Kazı ve temizlik çalışmasında höyüğün batı kısmına ağırlık veriyoruz. 3 yıl içerisinde sarayı ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Ardından diğer bölgelerde kazılar sürecek. Mozaik çini çıkacağını tahmin ediyoruz ancak höyükte neler çıkar bilemeyiz. İnşallah Diyarbakır tarihinin yeniden yazımına vesile olacak buluntular ortaya çıkar.”