GündemDink’i kaçırdık, Sevgi Erenerol ile görüştü

Dink’i kaçırdık, Sevgi Erenerol ile görüştü

23.09.2010 - 01:29 | Son Güncellenme:

JİTEM elemanı olduğunu söyleyen ve Amasya Cezaevi’nde yatan Erhan Özen, 2004’te Hrant Dink’i kaçırıp Yabancılar Mezarlığı’nda Ergenekon sanığı Sevgi Erenerol ile görüştürüldüklerini iddia etti

Dink’i kaçırdık, Sevgi Erenerol ile görüştü

Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde mahkum olmasına yol açan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki Hrant Dink cinayeti davası dosyasına, çarpıcı iddialar içeren bir ifade metni girdi. JİTEM elemanı olduğunu iddia eden, Amasya Cezaevi’nde yatan Erhan Özen adlı mahkum, ifadesinde, Dink’in 2004’te JİTEM tarafından kaçırılarak Yabancılar Mezarlığı’na götürüldüğünü, burada Ergenekon davası sanığı Sevgi Erenerol ile görüştürüldüğünü anlattı.
Özen, aynı dönemde, Başbakan’a, Fethullah Gülen’e, Muhsin Yazıcıoğlu’na ve bazı siyasi liderlere suikast yapılması düşünüldüğünü de iddia etti.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde daha önce tanıklık yapan Özen ifadesinde, İstanbul’da misyonerlerle ilgili çalışma yapıldığını, kendisinin de Agos gazetesi ve çevresini fotoğrafladığını, çalışmanın başında şu an Ergenekon davasından tutuklu emekli bir tuğgeneralin bulunduğunu, ancak ismini can güvenliği nedeniyle açıklamayacağını anlattı.

Amasya’da ikinci ifade
Özen’in ifadesine dava kapsamında ikinci kez başvuruldu. Amasya’da bir başka suçtan cezaevinde bulunan Özen’in ifadesi, talimat yoluyla, bu kentte alındı. Özen, ifadesinde, şu çarpıcı iddialarda bulundu:
“2004 sonlarına doğru Erenerol’un talimatı ile Hrant Dink’i çalıştığı Agos gazetesinin önünden alarak Hacıoğlu Çıksalın Mahallesi’ndeki Yabancılar Mezarlığı’na götürdük. Yanımda Şiran ve Yusuf kod adlı kişiler vardı. Herhalde Şiran, Dink’i tanıyordu, çünkü Hrant herhangi bir tepki göstermeden araca bindi. Erenerol da orada bir araçta imiş. Hrant Dink, Şiran ile birlikte Erenerol’un yanına gitti. Mezarlıkta Dink ile Erenerol yarım saat aracın içinde görüştü. Görüşmeden sonra Dink, Şiran ile birlikte bizim araca geldi. Dink’in yüzünde tedirginlik vardı. Şiran ile Hrant Dink aralarında bir şey konuştular, ancak ne konuştuklarını hatırlamıyorum. Dink’i Mecidiyeköy’de bıraktık. Dink’in tehdit edildiğini biliyorum. O mezarlığın özellikle seçilmiş olabileceğini düşünüyorum.
Agos yakınında kamuflaj için bir masaj salonunda çalışan, ancak Agos hakkında istihbarat için de muhbirlik yapan İnci kod adlı bir bayan vardı. Muzaffer Tekin ve konuştuğum bazıları Üzeyir Garih olayında da bu kişinin adının geçtiğini söylediler.

Haberin Devamı

Hayal de JİTEMCi
JİTEM ile askerde, bir üsteğmen vasıtası ile ilişki kurdum. Yasin Hayal ve ağabeyi Osman Hayal’i fırınlarda çalıştığım dönemden tanırım. 1997 yılında bana JİTEM kimliği verildi, kod adım Kıvırcık’tı. 2000’e kadar Levent Ersöz, Muzaffer Tekin ve 2005’e kadar Veli Küçük ile çalıştım. 2006 yılında yağma (gasp) suçundan cezaevine girdim. Yasin Hayal ve Erhan Tuncel hem polise hem de jandarmaya muhbirlik yapıyordu. (İlk ifadesinde bu iki ismin JİTEM’e çalıştığını anlattı)
Eski Trabzon Jandarma Alay Komutanı Ali Öz’ü ismen tanıyorum, toplantılarda adı geçiyordu. Muzaffer Tekin’den aldığım talimatla 2005 yılında Agos gazetesi önünde fotoğraflama için görevlendirildim. Adıma kayıtlı araçla gazete çevresinde fotoğraf çektim. Bu fotoğrafların bir kısmını bir ekmek fabrikasında sakladım. Şimdi ne oldu bilemiyorum.