29.10.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
İstanbul’un fethinden Cumhuriyetin kuruluşuna kadar Bursa, Hüdavendigar Vilayeti’nin (Livası) bir sancağı olarak idari teşkilatta yer aldı. 1839 yılında Hüdavendigar Eyaleti olarak isimlendirilen Bursa 1844 yılından itibaren mutasarrıflık ile yönetilmeye başlanmıştır. Dilaver Paşa, Hüdavendigar Eyaleti’nin ilk mutasarrıfı olup, bu dönemde 23 mutasarrıf görev aldı. 1855 yılında Hüdavendigar Eyaleti; Kocaeli (İzmit), Hüdavendigar (Bursa), Kütahya, Karahisar-ı Sahib (Afyon), Erdek, Karasi (Balıkesir) Ayvalık olmak üzere 6 liva ve 124 kazadan ibarettir.
Şehir merkezinde yer alan Hisar bölgesinde elde edilen kesin bulgular MÖ 2500-2700 yıllarını gösterir. Fakat Akçalar Aktopraklık kazılarında bugün Bursa il sınırları içinde kalan eski uygarlık alanlarının 8500 yıl öncesine kadar uzandığı ortaya çıkmıştır.
Müslümanlar ilk kez, Abbasiler döneminde Bursa’ya kadar gelir. 955 yılında ise Halep’teki Hamedanlılar, İznik’i ele geçirip 23 yıl süreyle egemen olurlar. Türkler Bursa bölgesine ilk kez 1080 yılından sonra gelirler ve İznik, 1081-1097 yılları arasında Anadolu Selçuklu Devleti’ne başkentlik yapar. Bursa, Osmanlı Devleti’nin kurucusu ve ilk sultanı olan Osman Bey’in uzun yıllar süren kuşatmasından sonra, kılıçla değil, “vire” olarak anılan biçimde; teslim yoluyla, 6 Nisan 1326 oğlu Orhan Bey tarafından alınarak Osmanlıların başkenti oldu.Birinci Dünya savaşı sonrası Yunanlılar tarafından işgal edilen kent kurtarıldıktan sonra Cumhuriyet yönetimi, yakılmış, yıkılmış bir Bursa’dan kısa sürede modern bir kent yaratmayı başarır. Yeniden ipek fabrikaları kurulur, gerek kent merkezi, gerekse ilçe ve köylerde büyük bir imar atılımı başlar. Cumhuriyet devrimlerine sahip çıkan Bursa, çok kısa süre içinde büyük bir gelişme göstererek ülkenin dördüncü büyük kenti oldu. Bugün Bursa’ya bağlı 17 ilçe ile 7 bucak merkezi bulunuyor.