08.06.2020 - 19:09 | Son Güncellenme:
AA
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsünde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri altında yapılan duruşmada sanıklar ve tarafların avukatları hazır bulundu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Sezai Ş, darbe girişimi sırasında Eskişehir 1. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda astsubay olarak görev yaptığını, 2020 Şubat ayına kadar görevine devam ettiğini belirterek, soruşturma aşamasında etkin pişmanlıktan yararlandığını söyledi.
Sanıklardan Abdulsamed Baysal'ın astsubay hazırlık okullundan devresi olduğunu belirten Sezai Ş, 2012'den 2013'ün Mayıs ayına kadar iki haftada bir İzmir Karşıya'daki bir örgüt evine Baysal'la birlikte gidip toplantılara katılığını ifade etti.
Görüşmelerin 2-3 saat olduğunu, kendilerinden sorumlu mahrem imamın FETÖ elebaşı Gülen'in kitaplarından alıntılar yaparak sohbet ettiğini aktaran Sezai Ş, "Görüşmelerde tedbirli olmamız gerektiği söylenirdi. Abi, bize ima yoluyla namaz kılmayı göstermişti. İzmir'deyken o şekilde kılıyorduk." diye konuştu.
Tanık eski astsubay Seyit T. de "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla hakkında dava açıldığını ve örgüte dair bildiklerini anlatarak etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığını dile getirdi.
Seyit T, davanın sivil sanıklarından Mustafa Bakır'ı emniyette teşhis ettiğini, bu kişinin örgütün mahrem yapılanmasında görevli "Akif" kod adlı öğretmen öğretmen olduğunu belirtti.
Bakır'ın bir dönem kendisinden sorumlu olduğunu beyan eden Seyit T, astsubay arkadaşlarıyla kaldığı eve gelip "sohbet" adı altında görüşmeler yaptıklarını, daha sonra Mustafa Bakır'ın kendisini "Ömer" kod adlı kişiye devrettiğini söyledi.
Tanık sıfatıyla dinlenen Mustafa S. de tutuklu sanık Özden Ünal'la 2008- 2012 yılları arasında Hakkari'de görev yaptıklarını söyledi.
Örgütle ilk temasının Ankara'da olduğunu ifade eden Mustafa S. sözlerine şöyle devam etti:
"O ara Özden Ünal da Ankara'da görev yapıyordu. Ostim'de bir evde birlikte sohbete giderdik. Genelde dini sohbetler yapılıyordu. Son dönemlerde siyasetle alakalı yorumlar yapılmaya başlanmıştı. Gülen'in kitapları okunuyordu. 2014'te MİT tırlarıyla ilgili çıkan haberlerden sonra örgütle bağımı kopardım. Özden Ünal bu yapıya devam etti."
Darbe anonsu yapılmış
Tanık Ahmet Ö. de darbe girişimi sırasında Köşk Muhafız Komando Birliği'nde görev yaptığını anlattı.
Darbe girişiminden iki gün önce komutanlar tarafından 15 Temmuz'da tatbikat yapılacağı ve personelin reaksiyon sürelerinin ölçüleceğine dair emir aldıklarını aktaran Ahmet Ö, darbe girişimi günü mesaj atıldığını, saat 21.00'de kışlaya geldiğini, kamuflajlarını giyip içtimaya geçtiğini anlattı.
Ahmet Ö, daha sonra personelin gruplara ayrıldığını ve bir grubun TRT, diğerinin ise Genelkurmay'a gönderildiğini, kendisine de bir görev verilmediğinden kışlada beklediğini öne sürdü.
O gece dikkatini çeken bir telsiz konuşması duyduğunu beyan eden Ahmet Ö, "Telsizden 'TSK yönetime el koymuştur. Tüm subay ve astsubay gereğini yapsın' diye anons geldi. Biz de o zaman olayın ne olduğunu anladık." diye konuştu.
Ahmet Ö, TRT ve Genelkurmay'dan kışlaya dönen uzman çavuşların moralinin bozuk olduğunu gördüğünü ve kendisine darbe girişiminden haberdar olmadıklarını, üst rütbeliler tarafından kullanıldıklarını söylediklerini belirtti.
Tutuklu sanık avukatlarının tahliye talep etti.
Duruşmaya, yarın devam edilmek üzere ara verildi.