12.07.2023 - 12:12 | Son Güncellenme:
Oğuzhan SARI- Canberk ÖZTÜRK/ ANKARA (DHA)-
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz; Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı'nın düzenlediği '7'nci Yılında 15 Temmuz Sempozyumu'na katıldı. Sempozyumda konuşan Yılmaz, 15 Temmuz ruhunun her daim diri tutulmasının önemli olduğunu vurgulayarak, "O gece, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin bombalanmasıyla, demokrasinin en karanlık ve utanç verici gecesi olarak başlamış, sabahı ise demokrasinin en aydınlık sabahı olmuştur. Özellikle TBMM'nin ve Külliye'nin bombalanması hadisesi iyi analiz edilmeli. Bu iki mekan, milli iradenin sembolü olan mekanlardır. Bu iki mekana düzenlenen saldırı, aslında millete, milli iradeye karşı yapılan bir saldırı olduğunun açıkça göstergesidir" diye konuştu.
'HER DARBE ÜLKEMİZE BÜYÜK KAYIPLAR VERDİRMİŞTİR'
Türkiye'nin, 15 Temmuz 2016'da, tarihin gördüğü en büyük ihanet girişimlerinden biriyle karşı karşıya kaldığını dile getiren Yılmaz, "Türk siyasi tarihi birçok darbe ve darbe girişimi görmüştür ve her darbe ülkemize büyük kayıplar verdirmiştir. Demokratik bir ortamda darbeye kalkışanlar, milli iradeye karşı olanlardır. Dolayısıyla, tabiatı gereği bütün gayri millidirler. Darbeyi yapanlar mutlaka birtakım dış odaklarla bağlantılı yapılardır" ifadelerini kullandı.
15 Temmuz'un dünya demokrasi tarihine geçecek bir gün olduğunu; ancak dünyanın bu mücadeleye yeterince sahip çıkmadığını belirten Yılmaz, "Bu da, bu çevrelerin ayıbıdır diye düşünüyorum. Genel anlamda baktığımızda, Batı dünyası bu mücadeleye gereken önemi gösterememiştir. Bunun başında da medya gelmektedir. Uluslararası medya, o gece maalesef kötü bir imtihan vermiştir. Ancak kendi medyamızın duruşunu takdirle karşıladığımızı belirtmek isterim. Medyamız burada iyi bir imtihandan geçti. Başka bir ülkede aynı mücadele olsa, emin olun demokrasi tarihine geçerdi bu ama Türkiye'deki bu şanlı direnişin üstü örtülmeye çalışılmıştır" dedi.
FETÖ ve benzeri örgütlerin, Türkiye'yi kontrol altına almak isteyen çevrelerin enstrümanları olduğunu belirten Yılmaz, "Kendi göbeğini kendi kesen, bölgede kendi sözünü söyleyen Türkiye'yi durdurmak isteyen taraflar, FETÖ gibi kukla terör yapılarını beslemişlerdir. Yine Orta Doğu'yu dizayn etme çabasında olanlarla FETÖ'nün hain planları arasındaki bağlantıyı görmek mümkündür. 15 Temmuz sonrasında Orta Doğu'da yaşanan gelişmelerin tesadüf olmadığı da ortadadır" diye konuştu.
'TERÖR DEVLETİ SENARYOLARI BERTARAF EDİLMİŞ'
Türkiye'nin 15 Temmuz'u izleyen dönemde, terörle topyekün mücadeleye giriştiğini söyleyen Yılmaz, "15 Temmuz'dan çok kısa süre sonra, sınır ötesi operasyonlar yapabilmemiz ve bunu çok başarıyla icra etmemiz, aslında FETÖ'nün neleri engellediğini çok güzel göstermektedir. Hemen yanı başımızda dizayn edilen 'terör devleti' senaryoları bertaraf edilmiş, yeni yönetim sistemi reformuyla da güvenliğimiz teminat altına alınmıştır" açıklamasında bulundu.
Yılmaz, yabancı muhataplarla gerçekleştirilen her düzeydeki görüşmede, FETÖ'nün mevcudiyet ve faaliyet gösterdiği tüm ülkeler için güvenlik tehdidi teşkil ettiğini özellikle vurguladıklarını söyleyerek, "Biz, kötü bir tecrübe yaşadık. Dost ve kardeş ülkelerin aynı sorunu yaşamamaları için onları özellikle uyarıyoruz. Çünkü biz bu filmi gördük. Dolayısıyla, bu sadece bizim için bir tehdit değil; bu örgüt hangi ülkede yapılanıyorsa o ülkeler için de bir tehdittir. FETÖ ile mücadele ederken sadece kendi güvenliğimiz için değil, dost ve kardeş ülkelerin güvenliği için de bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Yapılan çalışmalarla, çeşitli ülkeler ve uluslararası örgütler FETÖ’yü terör örgütü olarak ilan etmiştir. İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelik başvuruları kapsamında imzalanan 'Mutabakat Muhtırası'nda da FETÖ, bir terör örgütü olarak kayda geçmiştir. Yoğun girişimlerimiz neticesinde 20 ülkede 228 FETÖ iltisaklı okul kapatılıp, Türkiye Maarif Vakfı'na devredilmiştir" ifadelerini kullandı.
'MİLLETİMİZ BİR KEZ DAHA HAİN PLANLARA DUR DEDİ'
Yılmaz, Cumhur İttifakı olarak Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Türk demokrasisine vurulan vesayet prangalarının kırılması yönünde tarihi adımlar attıklarını, atmaya da devam edeceklerini bildirerek, "28 Mayıs seçimleri sürecinde FETÖ ve PKK'nın heyecanla destek açıklamaları yaptıkları 7'li koalisyona milletimiz geçit vermemiştir. Aklını örgütlere kiraya vererek yurt dışına kaçan teröristler 7'li masadan medet umarak dönüş bileti planlamaları yapıyordu. Milletimiz bir kez daha hain planlara 'dur' dedi. Teröre terör, teröriste terörist diyemeyenleri vatandaşımız gördü ve kararını ona göre verdi. Tıpkı 15 Temmuz'da olduğu gibi milli mutabakat zemininde buluşarak istiklaline ve istikbaline sahip çıktı. Cumhur İttifakı'nın TBMM'de almış olduğu çoğunluk ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bir kez daha Cumhurbaşkanı seçilmesi, milletimizin Türkiye'ye karşı oynanan oyunları net şekilde anladığının göstergesidir" ifadelerini kullandı.
'15 TEMMUZ'U UNUTMAYACAĞIZ'
Türkiye'nin, artık eski Türkiye olmadığına vurgu yapan Yılmaz, "Türkiye Yüzyılı'nda, başta FETÖ ve PKK olmak üzere her türlü terör örgütü ile mücadelemiz, içeride ve dışarıda kararlılıkla sürecektir. Türkiye'nin bağımsızlığına, milletin egemenliğine ve vatandaşımızın özgür iradesine kasteden hiçbir yapılanmaya geçit vermeyeceğiz. 15 Temmuz'u unutmayacağız. Gençlerimizi, sivil toplum geleneğimizi, geleceğimizi ve bağımsızlığımızı hedefe koyan tüm çevrelere gereken cevabı vereceğiz" dedi.