25.07.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:
Çiğdem Yılmaz / İSTANBUL - Gönüllü bağışçıyken ve bir hastaya kemik iliği uyum sağladığı halde önce bağış yapacağını söyleyip sonra vazgeçenler hâlâ var. İzmir’de yaşayan 20 yaşında Cem Şahin’in lenf kanseri nedeniyle kemik iliği nakline ihtiyacı vardı. Kolay değildi ama uyumlu bağışçı bulundu. Ancak son anda bağışçı vazgeçti. Bu karar, Cem Şahin’in hayatına mal oldu. Şahin’in ölümünden çok etkilenen ve başka 2 hastaya can olan Fatma ve Harun İlhan çifti, Milliyet aracılığıyla “Bağışçı olmaktan vazgeçmeyin” çağrısı yaptı ve kendi hikâyelerini bizimle paylaştı. Almanya’da yaşayan Anaokulu öğretmeni Fatma İlhan (43) ile mühendis eşi Harun İlhan (47) kök hücre bağışçısı olmaya karar verdi. Harun İlhan, 2017’de eşi Fatma ise 2019’da bağışçı oldu. Kısa bir süre sonra ise çiftin donörleri eşleşti. Harun İlhan, 2019’da Amerika’da yaşayan E.I. adlı bir kız çocuğu ile eşleşirken, eşi de 2021’de Almanya’da yaşayan Petra S. adlı bir kadınla eşleşti. İki hafta önce ise İlhan çifti, genetik ikizleriyle bir araya geldi. İlhan çifti ne donörler eşleşince ne de genetik ikizleri buluşurken haber yapılmasını istemedi. Ancak geçen hafta Cem Şahin’in ölümü aileyi çok etkiledi. Bunun üzerine İlhan çifti, kök hücre bağışının önemine dikkat çekmek için yaşadıkları süreci anlatmaya karar verdi.
İlik bekleyenleri görünce...
İlk bağışçı olan Harun İlhan şunları aktardı:
“Almanya’da gönüllü olarak hastanelerde tercümanlık da yapıyorum. Bu hastalığa çok şahit oldum, ilik bekleyenleri gördüm ve yapabileceğim tek şey bu hastalar için bağışçı olmaktı, ben de bunu yaptım. Bağışçı olduktan 2 yıl sonra bir hasta ile eşlediğim bilgisi verildi. Hastanede check-up yapıldı, sıkıntı olmadığını söylendi. Kiminle eşleştiğinize dair de iliği verene kadar bize herhangi bilgi verilmedi, verdikten sonra ise sadece eşleşen kişinin Amerika’da olduğu ve 3-6 yaş arasında bir kız çoğu olduğu söylendi. Bağış yaptıktan uzun bir süre sonra da kan merkezi aracılığıyla ailelerle mektuplaştık. Genetik ikizimin Amerika’da yaşayan 3 yaşında bir kız çocuğu olduğunu öğrendim. Bağıştan tam 2 yıl sonra ise aileyle doğrudan iletişime geçtik ve 8 yaşında bir çocuğun fotoğrafı bana geldi. Bağış yaptığım kız çocuğu ile kızım arasında 10 gün var, ikinci bir kızım olmuş gibi sevindim. Yaklaşık 2 hafta önce de Amerikalı aile ve eşimin eşleştiği Petra S. ile ilk kez yüz yüze görüştük.
Sadece 1 litre sıvı
Almanya’daki genetik bankasına göre bir insanın genetik olarak uyumlu olma ihtimali yüzde 1’in çok altında ve aynı aileden 2 kişinin donör olması çok nadir bir olaymış. Eşim ve benim eşleşmem ve aynı aileden 2 kişinin bağışçı olması milyonda bir olan bir şeymiş. Türkiye’de donörün son anda vazgeçmesi ve hastanın hayatını kaybetmesini öğrendiğimde çok ağladım. Toplumda bir duyarlılık oluşsun diye konuşmaya karar verdik. O hastayı ölüme götüren donörün vazgeçmesi oldu. Ben bağışçı olduğumu öğrendiğim an inanın aldığım nefese bile dikkat ettim. ‘Aman bana bir şey olmasın, hasta olmayayım, ne yemeliyim?’ bağışa kadar hep böyle yaşadım. Bağışı yapalı da 5 yıl oldu ama herhangi sıkıntı yaşamadım. Vermiş olduğunuz bir litre bir sıvı bir insanın hayatını kurtarıyor.”
‘Yüzde yüz genetik ikiziniz’
Fatma İlhan eşi donör olduktan sonra bağışçı olmaya karar vermiş:
“Bağışçı oldum ve bekledim. Aldığım bir telefonla bir hasta ile uyumlu olduğumu öğrendim. Hiç düşünmeden donör olmayı kabul ettim. Benim de eşleştiğim kişiye dair tek bilgim 30 yaş üstü bir kadındı. Bunu öğrendikten sonra hep kendi kendime şunu sordum ‘Acaba anne mi, çocukları var mı?’ ve şunu diyordum umarım eşleştiğim kişi değecek biridir. Uzun bir süre sonra ise verdiğim kişinin 67 yaşındaki Petra S. olduğunu öğrendim. Karşılaştığımızda sürekli yüzüne baktım, ikimiz arasında bir benzerlik aradım. Çünkü yüzde yüz genetik ikiziniz karışınızda duruyor. Petra kanser teşhisi konulduktan 1 ay sonra emekli olmuş tam rahat edeceği zaman ise bu hastalıkla tanışıyor. Bunu öğrendim Petra’nın hikayesini dinledikten sonra ‘İyi ki vermişim’ dedim. Kendisiyle görüşmeye devam ediyoruz, evimizin teyzesi oldu.”