19.10.2019 - 18:33 | Son Güncellenme:
Babasının polis olması nedeniyle, ilk ve orta öğrenimini Anadolu'nun farklı illerinde tamamladı. Gemlik Lisesi mezunu olan Beyazıt Öztürk o zamanlar iki aşamalı olarak yapılan üniversite giriş sınavının ilk aşamasını geçip ikincisini kazanamayınca, resim yeteneğini değerlendirebileceği düşüncesiyle güzel sanatlara yöneldi. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin Seramik-Heykel bölümü'nü kazandı.
Ömer Karacan'ın kurduğu Radyo Klas'tan gelen teklif üzerine, amatör radyocunun yolu İstanbul'a düştü. Burada, "Gece Tavuğu" adlı programla profesyonel yayıncılığa başladı ve geniş bir dinleyici kitlesi oluşturdu. Yine Karacan tarafından, 1995'te kurulan Number One TV'ye geçen Öztürk'ün yıldızı burada parladı. Webcam aracılığıyla stüdyodan, "Beyaz" adıyla canlı yayın yapmaya başladı. Programında yüzü görünmeden, karanlık bir silüet olarak izleyiciye seslendi ve büyük ilgi gördü. 1990'lı yılların ortalarında, kariyerinde radyoculukla başlayan bu süreç, televizyon programları ve stand-up gösterileriyle devam etti.
Number One TV'de geçirdiği uzunca bir zamandan sonra, başka bir televizyon programı için Kanal 6'ya geçti. Ancak, Öztürk'ün adının ülke çapında bilinir hale gelmesinin nedeni olan ve de 22 sene sürdürdüğü "Beyaz Show"dur. Bir talk-show niteliğinde olan programın ilk konukları, Hande Ataizi ve Okan Bayülgen'di. Beyaz Show, komedi ve eğlence unsurlarını da içermesiyle Türk halkı tarafından büyük beğeniyle karşılandı. İlk olarak 1996 yılında Kanal D'de yayınlandıktan sonra 2000-2002 yılları arasında Star TV'de ekranlara gelen program, 2003 yılının ilkbaharında eski kanalına dönmüştür.
Öztürk, birçok televizyon kanalında farklı türlerde programlar da sundu. TRT 1'de 5+1 Şans Topu programının yanı sıra bir dönem Kanal D'de Aileler Yarışıyor adlı yarışma programını ve güncel konular üzerine sohbet türünde NTV'de 2006 yılında Kadir Çöpdemir'le Biri Bana Anlatsın ile CNN Türk'te Meral Okay ile birlikte Nası Yani? adlı programları sundu. Bu arada ilk göz ağrısı olan radyoculuktan vazgeçmeyerek, Best FM ve Radyo D'de çeşitli programlar yapmaya devam etti. 2009 yılında Yetenek Sizsiniz Türkiye yarışmasının jüri üyesi Hülya Avşar'ın ayağını kırmasının ardından yakın dostu Acun Ilıcalı'nın özel isteği üzerine sadece bir bölümde jüri üyesi olarak yer aldı.
1997 yılında, yapımcılığını Atıf Yılmaz'ın üstlendiği, Haluk Bilginer ve Türkân Şoray'ın başrollerini paylaştığı Nihavend Mucize adlı filmde oynayarak, sinema sektöründe de yer almaya başladı. 2005 yılında, O Şimdi Mahkum adlı filmdeki rolünün ardından, yine aynı yıl, Haluk Bilginer 'le birlikte başrollerini oynadığı Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü? filminde, oyunculuk yeteneğini tam olarak sergileme fırsatı buldu. Bu filmdeki performansıyla, Sadri Alışık adına düzenlenen sinema ödüllerinde, "En İyi Erkek Oyuncu" dalında ödüle layık görüldü. Kanal D'de 2002'de yayınlanan Biz Size Aşık Olduk adlı dizide Cem rolüyle ve 2004'te yayınlanan Karım ve Annem dizisinde Levent rolüyle ekranlarda karşımıza çıktı. 2005 yılında Candan Erçetin ile beraber Yıldızların Altında müzikal tiyatrosunda başrolde yer aldı.
Televizyon çalışmalarının yanı sıra 1999 yılında "Beyaz Türküler" adlı bir de türkü albümü çıkardı. Birçok reklam ve müzik klibinde oynamasının yanında, Aktüel dergisinde, "Kardan Adam" adını verdiği köşe yazıları yazmıştır.
Üniversite yıllarında heves ettiği radyo programı sunuculuğundan, modern kültürün yeni eğlence stillerinden biri haline gelen stand-up'çılığa ve oradan televizyon ekranlarına sıçrayan ilginç bir kariyere sahip olan Öztürk; ironik bir biçimde "r" harfini telaffuz edememesine rağmen program sunuculuğu yapmış ve beklenilenin aksine oldukça büyük ilgi görmüştür. Eğlence ve komedi unsurlarına ağırlıklı olarak yer verdiği talk-show'unu yıllardır sürdürmekte ve popüler kültürün bir parçası olmasına rağmen, değişmeyen çizgisiyle Türk halkından büyük beğeni toplamaktadır. Sahne ve televizyon yaşamının başlangıcından beri adının kısaltılmış hâli "Beyaz"ı kullanmaktadır. Ayrıca Okan Üniversitesi Danışma Kurulu üyesidir.