Azmin böylesi

Beyin felci olarak bilinen Serebral Palsi (CP) hastası çocuklar, ömür boyu özel eğitimle ve fizyoterapi desteğiyle hayata tutunuyor. Erken tanı ve tedavi alan CP’li birçok hasta kendi öz bakımlarını gerçekleştirebildiği gibi hayata katılıp, çeşitli işlerde de çalışabiliyor. Aynı Simay Atıcı ve Selcen Kankul gibi. Serabral palsi tanısı konan iki genç kadın, azmedip çalışıp çocukluk hayallerini gerçekleştirerek fizyoterapist oldu. Kendileri gibi CP’li hastalara fizyoterapistlik yapan Atıcı ve Kankul, fizyoterapist olma süreçlerini Milliyet’e anlattı.

İlk adımda tanıştı

Dünyaya 3 hafta erken gelen 24 yaşındaki Simay Atıcı, CP ile adımlarını atmaya başladığı anda tanıştı. Ailesinin sağ ayağını sürterek yürüdüğünü fark etmesi sonrası hastaneye götürülen Simay’a sağ hemiparazi tanısı kondu. Atıcı tedavi süreci devam ederken, fizyoterapist olmaya karar verdi ve Yeditepe Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü’nü kazandı. 2018’de mezun olan Simay şimdi, Bahçeşehir Üniversitesi’nde sinir bilimi masterı yapıyor. Simay’ın en büyük hedefi CP’lilere yardımcı olmak: “Fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümünü kendim gibi olan bireylerle çalışmak istediğim için okudum. Üniversite süresince serebral palsiyle ilgili sosyal sorumluluk projelerinde yer alarak elimden geldiğince destek vermeye çalıştım. Şu an bölüm arkadaşım Benan Özko önderliğinde oluşturduğumuz ‘Süperpalsi’ projesinde serebral palsi tanısı almış bireylerle, onların sosyalleşmelerine katkı sağlamak ve serebral palsi farkındalığını artırmak için çalışıyorum.”

Hayali gerçek oldu

Mersin’de yaşayan Selcen Kankul da serebral palsi hastası. 24 yaşındaki Kankul’a da tanı henüz altı aylıkken konmuş. Zor tedavi sürecinde bir ay komada kalan Kankul, hayata tutunmayı başarmış. Uzun süre fizik tedavi gören Kural’ın fizyoterapist olma fikri de bu tedaviler esnasında çocuk yaşlarda başlamış. İnönü Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü’nü kazanan Kankul, hayalini gerçekleştirdiğini söylüyor: “CP’li bir fizyoterapistim. Hem CP’li olup hem fizyoterapist olmak ise harika bir his harika bir duygu. Kaç yaşına kadar fizik tedavi aldım tam olarak bilmiyorum ama kendimi bildim bileli bu mesleğin içindeydim. Çocukluğumdan beri, ‘Büyüyünce ne olacaksın?’ sorusunun cevabı hep ‘fizyoterapistti’. Hep hayalini kurdum bunun için azmettim. Şu an hafif konuşma bozukluğum dışında hiçbir şeyim yok. Öyle veya böyle, ‘Yapamazsın, hastalar ile iletişim kuramazsın’ diyenlere rağmen okudum. Hayalimi gerçekleştirdim ve çocuk fizyoterapisti oldum. Hayalim, bir CP’li olarak benim gibi çocuklara örnek olabilmek, umut olabilmekti. Empati yapabilirdim, onları anlayabilir ne düşündüklerini bilebilirdim. Hastalara umut olmaya devam edeceğim.”

CP Nedir?

Serebral palsi (CP), dünyada 17 milyon kişide görülüyor. Uzmanlar hastalığı ‘beyin felci’ olarak tanımlıyor. Türkiye’de her gün 16’dan fazla bebek CP’li olarak doğuyor, yılda 6 binden fazla çocuk CP tanısı alıyor. Bu soruna, hareket bozukluğu ile birlikte görme, işitme, algılama sorunları ve epilepsi gibi farklı durumlar eşlik edebiliyor. CP’li her 4 çocuktan 1’i konuşamıyor, 3 çocuktan 1’i yürüyemiyor, 2 çocuktan 1’i zihinsel engelli, 4 çocuktan 1’inin epilepsisi bulunuyor.