Annesini kaybetti kadınları kurtarıyor

İzmir’in Dikili ilçesinde yaşayan Selma Civek, 14 Ocak 2011’de boşanmak istediği kocası tarafından öldürüldü. Eşi Hüseyin Civek ile 14 yaşında evlendirilen Selma Civek, uzun süredir şiddete maruz kalıyordu. Şiddete dayanamayan Civek bir gün üç çocuğuyla sığınmaevine yerleşti. Kocasının “Bir daha olmayacak” sözleri üzerine eve geri döndü. Ancak, çevredekilerin de telkinleriyle bir süre sonra kocasına boşanma davası açtı. Başka bir gün kocası tarafından bıçaklı saldırıya uğradı.
Hüseyin Civek, yaralamaya teşebbüs suçundan ceza aldı fakat serbest bırakıldı. Bu olayın ardından Selma Civek, savcılıktan koruma kararı aldırdı. Civek, koruma kararına rağmen 3 yıl önce boşanma davası açtığı kocası tarafından sokak ortasında bıçaklanarak öldürüldü.

Müdahillik talebi
Ailenin avukatı Bilge Civa, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda davaya müdahil olmalarını talep eden bir dilekçe gönderdi. Bakanlık bu talebi uygun görerek Pınar Civek ve kardeşlerinin yanında yer aldı. Böylece Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, ilk kez Civek davasında bir kadın cinayetine müdahillik talebinde bulunmuş oldu. Ancak bakanlığın olayda zarar görmediğini öne sürülerek bu talep reddedildi. Cinayeti ‘namus’ bahanesiyle işlediğini iddia eden katil koca hakkında haksız tahrik indirimi uygulanmayarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Avukat Civa, devlet korumasındaki müvekkilinin yaşam hakkının sağlanamadığı gerekçesiyle dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıdı.
Selma Civek’in en büyük çocuğu olan Pınar Civek de dava sürecini yakından takip etti. Genç kadın; babasının, annesini mirasından pay alabilmek için öldürdüğünü ileri sürerek bir hukuk mücadelesi daha başlattı ve boşanma davasına müdahil oldu. Mahkeme, Hüseyin Civek’in olayda tam ve ağır kusurlu olduğuna kanaat getirerek mirastan pay alamayacağına hükmetti. Yargıtay da bu kararı onadı.

Bakan Şahin söz verdi
Dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, müdahillik talebinin ardından İzmir’e yaptığı bir ziyaret sırasında avukat Bilge Civa ve Pınar Civek ile bir araya geldi. Şahin, bu görüşmede, Civek ve kardeşlerine nasıl yardım edebileceğini sordu.
Avukat Civa’nın, kızların sabit bir gelire ihtiyacı olduğunu söylemesi üzerine Şahin, Pınar Civek’e iş sözü verdi. Civek, Dokuz Eylül Üniversitesi’nde muhasebe okuduktan sonra, açıköğretimde de 2 sene eğitim gördü. Eğitimini 4 yıla tamamlayan genç kadın, mezun olduktan sonra Fatma Şahin’in talimatıyla Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda çalışmaya başladı. Civek, şiddet uğrayan kadınlara destek veren birimde görev yapıyor.

‘Çocuklar iyi yönlendirilmeli’

Bakanlık çalışmaları kapsamında 2012’den bu yana kadına yönelik şiddetle mücadele eden
24 yaşındaki Pınar Civek, “Kadınlara yardımcı olabilmek mutlu ediyor demeyeyim ama beni bir nebze olsa da rahatlatıyor. Hiçbir şey annemin geri gelmesini sağlamaz. Onun yerini dolduramaz. Geride kalan çocuklar oluyor. Çevredekilerin onları iyi yönlendirmeleri gerekiyor. Avukatımız Bilge ablayla tanışmam büyük bir şanstı. Devletin çocukları iyi yönlendirmesi lazım” dedi.

‘Ataerkil zihniyet değişmeli’

Kadına yönelik şiddet konusunda daha hassas olunması vurgusu yapan Pınar Civek, “Keşke yaptıklarım sonuna kadar işe yarayabilse. Keşke çocuklar annesiz babasız kalmasa. Keşke kadına yönelik şiddet konusunda kesin bir çözüm bulunabilse. Keşke kadınların başına bir şey gelmeden önce yardım edebilsek. Herkes üzerine düşeni yapsa bu tür vakalar olmayacak. Eğitim çok önemli. Bilinçlenmek çok önemli. Okullarda şiddete karşı eğitim verilmesi gerekiyor. Ataerkil zihniyetin değişmesi gerekiyor, en önemlisi de bu. Bu zihniyet ortadan kalkmalı.”