05.08.2022 - 10:07 | Son Güncellenme:
İHA
Bursa’da 2019 yılında boşanma kararı alan S.D. (34) ve M.D. (35) ilk celsede boşanırken, mahkeme tek çocuk olan 3 buçuk yaşındaki M.E.’nin vekaletini anneye verdi. Baba M.D.’nin ise belirli günlerde belirli saatler arasında oğlunu görebilmesi ve vakit geçirmesi için mahkeme karar kıldı. M.E. her görüş gününde babaya pedagog aracılığıyla verildi. Son olarak mahkeme tarafından Baba ve oğlun arasındaki kişisel ilişkinin kurulması amacıyla 1 Temmuz ve 31 Temmuz günleri arasında M.E.’nin babada kalması belirlendi. Fakat oğlu M.E.’yi anneden aldıktan sonra telefonları kapatan ve her yerden engelleyen baba M.D. oğlunu bu süreçte hiç bir şekilde annesi ile görüştürmedi. Daha önceleri de görüş günlerini ihlal ederek oğlunu annesi ile görüştürmeyen yada geç getiren babadan şikayetçi olan anne yaşanan bu son olayla birlikte perişan olduğunu, oğlunun sağlık durumunu merak ettiğini belirterek gözyaşlarına boğuldu.
Pedagog aracılığıyla teslim ettiğini çocuğunu 49 gündür göremediğini, savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu ve her yere fotoğraflarını asarak kayıp başvurusu yaptığını da belirten anne S.D.,’’ Çocuğumun sağlığından şüpheleniyorum. Babası pedagog aracılığıyla teslim aldı ve bir daha getirmedi. Babasının telefonu kapalı. Ailesi de telefonlara cevap vermiyor. Beni her yerden engelledikleri için başka numaralardan ulaşmaya çalıştım ama ulaşamadım. 2019 yılında boşandım, 2019 yılında çocuğum dünyaya geldi. Çocuğumun görüş günleri belirlendi. Ayın birinci haftası cumartesi günü teslim alıp Pazar günü bırakması gerekiyor. İkinci haftasında görüşmeler sağlandı. Fakat bu günleri sürekli ihlal etmeye başladı. Ama her seferinde çocuğu teslim aldıktan sonra kendisi telefonları engellediği için hiçbir şekilde ulaşım sağlayamıyorum, kendisi isterse getiriyordu. Daha önce karakola ve savcılığa şikayet başvurusu yaptım. Çocuğumla görüşleri ihlal ettiği için bende elimde cep telefonuyla kayda girerek teslim günlerinde görüntüye almaya başladım. Çocuğumun babasıyla vakit geçirmesini istiyorum ve o yüzden görüntüye alıyordum. Görüntüyle veriyordum. Onların bilgisi olmadan sadece elimde kayıt olsun diye. Daha sonra görüştürmüyor demesinler diye. Çocuğumla ilgili bir buçuk ay kadar görüşme sağlanamadı. Görüş gününde almıştı bir daha getirmedi. Pandemi döneminde hiçbir yer açık olmadığı için savcılık kararıyla polis gözetimi altında çocuğumu teslim aldım’’ dedi.
Bir hafta sonra anne S.D.’nin açtığı davaya sinirlenen baba M.D. normal şartlarda annesine teslim etmek için akşam saat 18.00’da getireceği oğlunu saat 15.30’da getirerek eski eşinden aşağıya inmesini ve oğlunu vereceğini belirtti. Anne yine aynı şekilde cep telefonu kamerasını açarak aşağıya indi. O sırada anneyi eniştesi de arka sokakta tedbir amaçlı beklemeye başladı. Bu sırada evin önüne gelen baba M.D., eski eşinin eniştesini görünce oğlunu da alarak sinirle aracına bindi. Oğlunu almak isteyen anne de peşinden koşarak, aracın camından durması için eski eşi M.D.’yi durdurmaya çalıştı. M.D. daha da öfkelenerek baş örtüsünden tuttuğu eski eşini çocuklarının gözü önünde araçla sürüklemeye başladı. Acılı anne yere düşerek sürüklenmeye başladı. Hızını alamayan öfkeli baba aracıyla geri gelerek ezmeye çalıştı. Fakat anne aniden hamle yaparak kendini kenara atmaya çabalasa da öfkeli eş araçla; eşinin kolunun üzerinden geçerek hızla gitti. Çevredeki vatandaşların ilk yardımı sonrası ambulansla hastaneye kaldırılan anne daha sonra şikayetçi oldu. Polis ekipleri tarafından ertesi gün gözaltına alınan ve mahkemeye sevk edilen baba M.D. tutuklanarak cezaevine gönderildi. İki ay tutuklu kalan baba daha sonra tahliye oldu.
Oğluyla ilgili davanın devam ettiğini ve eski eşinin kaçırma tehdidinde bulunduğunu belirten anne S.D., ’’49 gündür sürekli arıyorum ama ulaşamıyorum. Son olarak avukatım aracılığıyla aradım. Pedagog ve avukat aracılığı ile eski eşime çocuğumu verebileceğimi ifade ettim. Bununla ilgili bir bilgi vermediler ve geri dönüş sağlamadılar. Başvuru yaptıktan 2 hafta sonra çocuğumu aldı ve gitti. Bir daha haber alamadım 49 gün oldu hiçbir şekilde ulaşılamıyor. Oğlum daha önce bana kaçırılacağını söyledi. İfadesinde, "Anne babam beni kaçıracak, biz onunla gezmeye gideceğiz. Arabayla gideceğiz’ demişti. O günden beri çocuğuma ulaşamıyorum" dedi.
Oğlunun babasından şüphelendiğini ve bunu kendisine dile getirdiğini anlatan anne S.D., ’’Anne ben babama gitmeyeceğim" demişti. Ben de "baban şaka yapıyor, seni kaçırmaz" diye konuştum.
Giderken geri döndü pedagoglar da şahit oldu. "Anne üzülme ben geleceğim, beni merak etme. Kendine iyi bak. O şekilde söyleyip gitti. Anneme de aynı şekilde sarıldı. "Anneanne beni merak etme, ben geleceğim, sizi çok seviyorum. Kendinize iyi bakın" diyerek gitti. 49 gün oldu çocuğumdan hiçbir şekilde haber alamıyorum. Yalvarıyorum artık yardımcı olsunlar. Lütfen kavuşmak istiyorum. Şu anda durumu nedir bilmiyorum. Sağlığından endişe ediyorum. Çöp evde bulunan Cem Muhammed gibi olmasın. O çocuk gibi olmasından endişe ediyorum" diye konuştu.