24.01.2021 - 10:40 | Son Güncellenme:
DHA
Olay, geçen perşembe günü Selçuklu ilçesi Malazgirt Mahallesi, Mehtap Caddesi'nde meydana geldi. Bir firmada aşçılık yapan Gonca Pekşen ile boşandıktan sonra çocuğunu görmeye gelen eski eşi Abdullah Koçak, marketten döndükleri sırada, evlerinin önünde komşuları uzman çavuşluğu bırakan Özkan Can tarafından tabancayla ateş edilerek öldürüldü.
15 KURŞUN
Özkan Can tarafından tabancayla öldürülen çiftin Konya Şehir Hastanesi'nde yapılan otopsilerinde, Abdullah Koçak'ın vücudundan 10, Gonca Pekşen'in vücudundan da 5 kurşun çıkarıldığı öğrenildi. Abdullah Koçak Çatalhöyük Mezarlığı, Gonca Pekşen ise Musalla Mezarlığı'nda defnedildi.
'EŞİME HAKARET ETTİKLERİNDE DAYANAMADIM, ATEŞ ETTİM'
Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alınan Özkan Can ifadesinde, 1 yıl önce eşi Nadire T. ile ilişkisi olduğunu öne sürdüğü Abdullah Koçak’ın, kendisine eşinin uygunsuz fotoğraflarını göndermesiyle boşandıklarını ve daha sonra diğer çift gibi yeniden bir araya geldiklerini söylediği öğrenildi. Özkan Can, ifadesinde, ''Eşimle dışarı çıkıyorduk. Husumetli karşı komşularımızla karşılaştık. Bu sırada Gonca Pekşen, bana ve eşime hakaretlerde bulundu. Eşi Abdullah da onu onaylayan cümleler kurdu. Eşime hakaretler ettiklerinde dayanamadım, ruhsatlı tabancamla ateş ettim" dedi.
Özkan Can, geçen cuma günü sevk edildiği mahkemece tutuklandı.
'ÇOCUKLUK ARKADAŞLARI ARASINDA KISKANÇLIK VARDI'
Olayda hayatını kaybeden Abdullah Koçak’ın kardeşi Aziz Koçak konuştu. Kardeşi Abdullah Koçak ile cinayet zanlısı Özkan Can'ın eşi arasında yasak ilişki olmadığını belirten Aziz Koçak, şunları söyledi:
''Yasak aşk, iddiaları kesinlikle doğru değil. Bizim aile kültürümüz bunu zaten kabul etmez. Yengem Gonca Pekşen ve zanlının karısı Nadire T. çocukluk arkadaşı ve aralarında ilkokuldan beri birbirlerini çekememezlik vardı. Aralarında sürekli olarak bir husumet vardı. ‘Arabamı sen çizdin. Sizin durumunuz bizden daha iyi’ gibisinden sürekli tartışıyorlardı. Mesajlar, küfürleşme boyutuna gidince sürekli davalık oldular. Bu durum da sürekli olarak zanlının eşinin, zanlıyı doldurmasından kaynaklı.''
'ZANLININ KARISI AĞABEYİME ŞANTAJ YAPTI'
Aziz Koçak, zanlı Özkan Can'ın eşi Nadire T.'nin ağabeyi Abdullah Koçak'a mesaj atıp, şantajda bulunduğunu öne sürdü. Koçak, ''Zanlının eşi Nadire T., ağabeyime mesajlar atmış ve şantajda bulunmuş. Ağabeyim kesinlikle kabul etmemiş. Mantıken düşündüğünüz zaman böyle bir namus davası olsa, kocası yurt dışından geleli 9 ay olmuş, olayın içeriğini öğrenir 2- 3 gün geçer gelir vurur, 'Ben namusum için yaptım' der. Ama aradan 9 ay geçmiş. Daha önceki tartışmalarından mahkemeleri vardı. Mahkeme olayları ağabeyimin lehine verince, bunları kaldıramayıp daha sonra sokak ortasında yeniden tartışmaya başlamışlar. Zanlı, ağabeyimle yengemin market dönmesini bekliyor, çocuklarının gözü önünde ikisini de katlediyor. Madem böyle bir namus davası var, ağabeyimi vurdu, yengemi neden vurdu? Çocuğu yetim bırakıldı? Karısıyla ilişkisi varmış? Madem karısını neden vurmuyor? Namus tek taraflı mı oluyor? Bu dünyada da bizim aile kültürümüzde de, bu tür olaylara yer yok" dedi.
'ANNE VE BABASINI HALA HASTANEDE SANIYOR'
Aziz Koçak, pencereden baktığında anne ve babasının cansız bedenini yerde gören yeğeni İsmail Mete'nin ise hala anne ve babasının öldüğünden haberi olmadığını söyledi.
Koçak, ''Madem ortada bir namus sorunu var. Benim ağabeyim ve onun karısı yapmış. Namus, benim ağabeyim ve yengemi öldürünce, ortada 11 yaşında bir çocuk yetim bırakılınca mı kapandı. İsmail Mete’nin ruh hali hala bozuk. Anne ve babasının öldüğünü bilmiyor. Hastanede yaralı olduğunu biliyor. Pedagoglar da şu an doğru bir zaman olmadığını söylüyorlar. Ağabeyim o gün çocuğunu görmeye gitmişti, tamamen kader kurbanı. İnşallah en ağır cezayı da alır" şeklinde konuştu.
Yeğeni İsmail Mete'nin olayın ardından devlet korumasına alındığın hatırlatan Koçak, ''Yeğenim, annesi gündüz işte çalıştığı sırada teyzesinin yanında kalıyordu. Akşam da evlerinde annesinin yanındaydı. Teyzesine alışkın olduğu içinde şu süreçte teyzesinin yanında kalmasının daha doğru olacağına karar kılındı ve orada kalıyor. Ancak biz yeğenimizi sahipsiz bırakmayacağız ve süreç geçtikten sonra yanımıza alacağız'' dedi.