ANNE KARNINDA 3 AY KAN VERİLDİ

Ailesinin “Zeyna” (savaşçı prenses) lakabını taktığı Elif Naz, kan nakliyle anne karnında 24. haftada tanıştı. O dönem yaklaşık 500 gram ağırlığında olan Elif Naz’ın hayatının tehlike yaşadığı, annesinin yaşadığı bir kanama sonrası doktoruna başvurmasıyla ortaya çıktı. Yapılan ultrasonda bebeğin karnında sıvı biriktiği, bu nedenle oluşan şişliğin diyaframı yukarıya iterek akciğerlere ve kalbe baskı yaptığı görüldü. Karaciğer ve bağırsakları su içinde yüzüyordu. Doktorlar durumun kan uyuşmazlığı sonucu gelişen bir problem olduğunu belirterek, bebeğin tek kurtuluşunun anne karnında kan nakli yapılmasına bağlı olduğunu söyledi.

Yüzde 10 şansı verildi
Üçüncü bebeklerini yaşatabilmek için Nazan-Serkan Ağaçkakan çifti, Acıbadem Kadıköy Hastanesi Riskli Gebelikler Bölümü’ne başvurdu. Doktorlar bebeğe çok küçük olması nedeniyle yüzde 10 yaşama şansı verdi. Her yapılacak işlemde de bebeği kaybetme riski vardı. Riskli tedavinin her aşamasında aile ve doktorlar mucizeye bir kez daha inandı. Ultrason eşliğinde, anne karnından 10 santimetre içeriye girilerek yapılan işlemde bebeğin göbek kordonundaki yaklaşık 2 milimetrelik incecik damar bulundu. Daha sonra iğneyle 20 mililitrelik kan, azar azar, yavaş yavaş verildi. 20 mililitrelik kanın verilmesi 15 dakikayı buluyordu. Çünkü Elif Naz’ın mercimeğin yarısı kadar olan kalbini yormamak gerekiyordu. Aksi takdirde kalp, verilen fazla kanı pompalayamıyor ve kalp yetmezliğinden kaybedilme riski ortaya çıkıyordu. Erken doğum ihtimaline karşı da akciğerleri geliştirici iğneler yapıldı. 33. haftaya kadar Elif Naz annesinin karnında başarıyla tedavi edildi ve 4 Temmuz’da dünyaya geldi.

7 kez kan nakli
Bu durumdaki bebeklerin yüzde 60-70’inin tedaviye rağmen kaybedildiğini belirten Elif Naz’ı hayata döndüren Acıbadem Kadıköy Hastanesi Kadın Hastalıkları Doğum ve Perinatoloji Uzmanı Doç. Dr. Melih Atahan Güven, 3 aylık zorlu süreci şöyle anlattı:
“Her kan nakli işleminde yüzde 1-3 bebeği kaybetme riski vardı. Biz bu nakli toplam 7 kez yaptık. En önemlisi bu sorunu yaşayan bebeklerin yüzde 60 - 70’i tedaviye rağmen kaybediliyor. Bebeği 22. haftadan 33. haftaya bu şekilde getirebilmemiz çok riskliydi. Toplamda 7 kan nakli yaptık. Ben en fazla bugüne kadar bir bebeğe 4 kez nakil yaptım. 7 kez nakili hiç duymadım.”

İnternette arandı
Bebeğe anne karnındayken “herkese verilebilir” olduğu prensibiyle 0 Rh negatif kan verildi. Elif Naz’ınn kan grubu şu an 0 Rh negatif. Ancak kemik iliğinden yeni üretilecek kan hücreleriyle 6 ay sonra gerçek kan grubu ortaya çıkacak. 0 Rh negatif kanı bulmanın çok zor olduğunu belirten baba Serkan Ağaçkakan, facebook ve twitter’dan duyuru yaparak kan aradıklarını, genel müdür yardımcısı olarak çalıştığı firmanın 3 bin kişilik çalışanından
da destek aldıklarını söyledi.

Mucize prenses
Sınıf öğretmeni Nazan Ağaçkakan, “Küçük bir kanama yaşadım ve bebeğim ‘beni kurtarın’ diye mesaj vermiş. Çünkü kanamanın nedeni saptanamadı. Bu işlemi yapmamamız bebeğimizi ölüme terk etmek demekti. Her işleme riski kabullenerek başladık” diye konuştu. Baba Serkan Ağaçkakan ise, “Bir önceki çocuğumuzda amniyosenteze bile ‘Bebeğin 200’de bir olasılıkla kayıp riski var’ diye izin vermemiştik. Bunda ise riske rağmen o kadar çok girişim yapıldı ki rutin, kolay bir bir işlem gibi kabullendik” dedi.