Açıköğretim Fakültesi ikinci üniversite başvurularına yoğun ilgi!
15.09.2017 - 11:22 | Son Güncellenme:
Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gündoğan: "Geçmiş yıllarda 120-130 bin olan ikinci üniversite öğrenci kaydı, bu sene daha ilk haftada 200 bini aştı, 300 bine yaklaşıyor. Bu, açıköğretim sisteminin aslında hayat boyu öğrenmenin bir aracı haline geldiği anlamına geliyor"
Anadolu Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, açıköğretim sisteminde doktor, avukat, öğretim üyesi, bürokrasinin tepe noktalarında bulunan öğrencilerinin olduğunu belirterek, "Hayat bir diplomaya sığmaz." dedi.
Prof. Dr. Gündoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AÜ Açıköğretim Sistemi bünyesinde geçen hafta başlayan sınavsız ikinci üniversite kayıtlarının 18 Eylül'e kadar süreceğini söyledi.
Bu sene özellikle ikinci üniversite kapsamında ciddi başvuru aldıklarını dile getiren Gündoğan, şöyle konuştu:
"Geçmiş yıllarda 120-130 bin olan ikinci üniversite öğrenci kaydı, bu sene daha ilk haftada 200 bini aştı, 300 bine yaklaşıyor. Bu, açıköğretim sisteminin aslında hayat boyu öğrenmenin bir aracı haline geldiği anlamına geliyor. Özellikle üniversite mezunları ve öğrenci arkadaşlarımız, açıköğretim sisteminde, geçmişte okuyamadıkları ya da çok arzu edip de mesleki kaygılarından dolayı gidemedikleri bölümlere ulaşabiliyor. Şu anda 55'e yakın lisans ve ön lisans programımız var. Kayıt olmak da gerçekten çok kolay."
"Hayat bir diplomaya sığmaz"
Hızla gelişen ve değişen dünyada eğitimin her zaman ilk planda görüldüğünü vurgulayan Gündoğan, "Şu anda tıp doktoru, avukat, öğretim üyesi, bürokrasinin tepe noktalarında olan öğrencilerimiz var. Yeni bir alanda uzmanlıkson derece önemlidir. Artık biz açıköğretim sistemi olarak 'Hayat bir diplomaya sığmaz' diyoruz." ifadelerini kullandı.
Açıköğretim sisteminde 7-8 bölümü aynı anda okuyan mezunları bulunduğunu anlatan Gündoğan, şunları kaydetti:
"Yükseköğretimde, gelecek dönemde özellikle açıköğretimin bu anlamda profilini de değiştirmeyi düşünüyoruz. Açıköğretim profiline bakıldığında öğrencilerimizin yarısı ya başka bir bölümde öğrenci ya da mezun. Açıköğretim sistemi 40 yıllık bir sistem. Tabii başlangıçta üniversite okuma şansı bulamayanlar tercih ediyordu. Halen bu devam ediyor olabilir maddi nedenlerden veya birtakım fiziki imkansızlıklardan dolayı. Sınavsız ikinci üniversiteyle açıköğretimin profili de değişmeye başladı. Hayat boyu öğrenmenin en önemli aracı açıköğretim sistemi oldu."
