23.02.2022 - 07:01 | Son Güncellenme:
Meltem Güneş / KONYA
Bakan Kurum ile görüşen Büyükelçi Meyer-Landrut, doğal afetler şeklinde yansımaları da olan iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında Türkiye tarafından hazırlanan ve uygulamaya konulan projeleri izlediklerine dikkat çekerek, İklim Şurası'nın başarıyla sürdüğünü gördüklerini, Şura sebebiyle Bakan Kurum'u tebrik ettiğini ifade etti.
Türkiye ve Avrupa Birliği’nde iklim değişikliğiyle mücadele üzerine sürdürülen projelere dair görüş alışverişinde bulunulan görüşmede, İklim Şurası sonuçlarının Avrupa Birliği ülkeleri büyükelçilerine Şura sonrası anlatılarak, Türkiye'nin Yeşil Dönüşüme ilişkin vizyonunun paylaşılmasına karar verildi.
Bakan Kurum, ayrıca Dünya Bankası Türkiye Direktörü Auguste Kouame ile de görüştü.
Öte yandan Konya Selçuklu Kongre Merkezi’nde düzenlenen Türkiye'nin ilk İklim Şurası kapsamında, "Paris Anlaşması ve İklim Rejiminde Uluslararası Süreç" paneli düzenlendi.
‘KİMSEYİ RESMİN DIŞINDA TUTMADIK’
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı ve İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Mehmet Emin Birpınar, Türkiye'nin Paris Anlaşması'na taraf olma sürecine ilişkin, "Türkiye her zaman bu müzakerelerde zorlu bir ülke olarak adlandırılıyordu. Artık dünyadaki bütün taraflarla çalışmaya hazırız" dedi.
‘GECE MESAJ ATIYORDUK’
Mehmet Emin Birpınar'ın moderatörlüğündeki panelde, İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi İcra Direktörü Yardımcısı Ovais Sarmad ve emekli üst düzey BM Yöneticisi Gaetano Leone konuşmacı olarak yer aldı.
İklim Başmüzakerecisi Birpınar, Türkiye'nin iklim değişikliği ile mücadele adına başarılı bir yıl geçirdiğini söyleyerek, "Sayın Büyükelçi ile de çalışma fırsatı bulduk, gecenin 12’sinde bile birbirimize mesajlar atıyorduk, mutabakat zaptını imzalamaya çalışıyorduk. COP26’dan önce bunu başarabildik. Türkiye her zaman bu müzakerelerde zorlu bir ülke olarak adlandırılıyordu. Artık dünyadaki bütün taraflarla çalışmaya hazırız" dedi.
Paris İklim Anlaşması'nın TBMM'de oybirliği ile kabul edildiğini hatırlatan Birpınar, "Sayın Cumhurbaşkanımız 2053 net sıfır hedefini duyurduktan sonra mutabakat zaptını imzaladık, milyarlarca dolarlık bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmayla iklim finansmanından Türkiye’nin pay alması sağlandı. Özel sektör, kamu, belediyeler ve ilgili bakanlıkları bir araya getiriyoruz, kimseyi resmin dışında bırakmadık" dedi.
2023 ÖNCESİ PARLAMENTODAN GEÇECEK
İklim Kanunu'nun da TBMM'ye gelmesine bakanlığın öncülük ettiğini ve Şuranın sonuçlarının Meclis'e sunulacağını belirten Birpınar, 2023 öncesinde iklim yasasının parlamentodan geçmiş olacağını söyledi. Birpınar, Türkiye'nin Ulusal Katkı Beyanı'nı için de "Beyannamenin çok güçlü olması bölgemizde bu konuya liderlik yapmamız anlamına da gelecek" ifadesini kullandı. Birpınar, bu sene Mısır’da düzenlenecek olan COP27'ye, Türkiye'den yoğun bir katılım olacağını da bildirdi. Chilcott da, Konya'da Hz. Mevlana'nın öğretilerini öğrenme şansını elde ettiklerini söyleyerek, "Benim aldığım ders hepimizin çabaları, iklim üzerinde bir değişiklik yaratabilir. Biz denizdeki bir damla değiliz, biz denizin kendisiyiz, tek vücut bulmuş haliyiz. Glasgow’da dünya ekonomisinin yüzde 30’u net sıfır hedefine 2050 itibarıyla ulaşma taahhüdü verdi. Herkes taahhütlerini yerine getirirse ısınmayı 2 derecede tutabiliriz" dedi.
‘BULUNDUĞUMUZ DÜNYAYI GENÇLERE BIRAKACAĞIZ’
BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi İcra Direktörü Yardımcısı Ovais Sarmad da, iklim değişikliği mimarisi içinde karbonun fiyatlandırılmasının ve ticari olarak bir emtia haline getirilmesinin önemli olduğuna dikkat çekti. Sarmad, “Hz. Mevlana’nın da söylediği gibi; yaşadığımız çevre, kullandığımız kaynaklar bize yaşlılardan emanet değil, bizim önümüzdeki nesillerden ödünç aldığımız şeyler, bu sebeple bizim gençlere karşı sorumluluğumuz var. Çünkü biz bulunduğumuz dünyayı gençlere bırakacağız” dedi.
‘TÜRKİYE’DE CİDDİ ADIMLAR ATILIYOR’
Emekli üst düzey BM Yöneticisi Gaetano Leone de, Türkiye’de iklim değişikliği ile mücadele kapsamında ciddi adımların atıldığını söyleyerek, şunları kaydetti: “Biz Türkiye ile komşu sayılırız aynı etkileri İtalya olarak biz de hissediyoruz. İklim değişikliği konusunda acil olarak eyleme geçmek durumundayız. Sera gazı emisyonlarında ülkelerin payları dikkate alındığında Akdeniz Havzasında yaşayan insanların en fazla etkilenecek insanlar olduğunu görüyoruz” diye konuştu.