06.02.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
AYDIN HASAN Ankara - 9-10 Şubat’ta Brüksel’de göç konulu AB Zirvesi düzenleyecek AB yönetiminin Türkiye’ye gönderdiği mektupta; AB Komisyonu komşuluk ve genişlemeden sorumlu üyesi Oliver Varhelyi, Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Schinas Ylva Johansson ve İçişlerinden Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Margaritis Schinas’ın imzalarının olduğu belirtildi. Türkiye, 18 Mart 2016 mutabakatına atıfta bulunarak; göçle birlikte Türkiye- AB dosyasındaki diğer konuların da bir bütünlük içinde ele alınmasını istedi. Ancak AB yönetimi, Türkiye’deki seçimleri gerekçe göstererek, bu öneriye net yanıt vermedi. Dışişleri Bakanlığı’ndan üst düzey yetkili, “AB göç konusunu tekrar görüşelim diye mektup yazdı, biz de ‘18 Mart sadece göçten ibaret değildir, diğer konuları da görüşmek isterseniz görüşmeye hazırız’ dedik. Katılım, gümrük birliği, vize, terör ile mücadele. 3 imzalı geldi. En son ‘seçimden önce yapamayız, seçimden sonra bakarız’ dediler” bilgisini verdi.
Vaatler tutulmadı
29 Kasım 2015’te düzenlenen Türkiye-AB Zirvesi’nde, Türkiye’de geçici koruma statüsünde bulunan Suriyeliler için 3 milyar euro mali yardım taahhüdünde bulunuldu. 18 Mart 2016’taki Türkiye - AB Zirvesi’nin bildirisinde ise 2018 yılı içinde ise ikinci 3 milyar euroluk mali yardımla ilgili fonun devreye sokulması hususu yer aldı. Böylece AB, Türkiye’deki Suriyeli mülteciler için toplamda 6 milyar euro yardım taahhüdünde bulunmuş oldu. 3 artı 3 milyar euroluk yardımın 2020 yılı başı itibariyle tamamlanması gerekiyordu. Ancak AB, Ocak 2023’e kadar bu kaynağın 4.9 milyar eurosunu harcadı. Bu para, doğrudan Türkiye’ye yardım olarak da gelmedi.