12.01.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
Önder Yılmaz - Vizör arkasında bir ömür... Duayen foto muhabiri Mustafa İstemi, 60 yıllık meslek hayatında tanıklık ettiği tarihe, çektiği fotoğraflarla derin izler bırakan notlar düştü. Fotoğrafları ve haberleriyle yakın tarihe ışık tuttu. “Gazetecilik bir meslekten öte hayat tarzıdır” sözünün hakkını veren İstemi, yaşamını mesleğine adadı.
Babıali’ye ilk adımını 1960’ta Vatan gazetesinde attı Mustafa İstemi. Sonradan dost olacağı, Türk edebiyatının büyük ismi Yaşar Kemal’in her daim “delikanlı”, Cumhuriyet’in duayen yazarı Burhan Felek’in ise “kısa çoraplı çocuk” diye seslendiği İstemi, daha çektiği ilk fotoğrafla transfer teklifi alacağını hiç düşünmemişti. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, 27 Mayıs sonrası geldiği İstanbul’da üstü açık arabayla halkı selamlarken ilginç enstantaneler yakalamıştı İstemi. Dönemin gazeteleri ve birçok önemli foto muhabiri, kaçırdıkları kareleri İstemi’nin çalıştığı gazeteden talep etmek zorunda kaldı. Fotoğrafları istemekle kalmayıp kendisine “Transfer için ne istiyorsun?” diye sorduklarında ise donup kaldı İstemi. Henüz 18 yaşındaydı. Bu teklifler karşısında “Ben bilmiyorum ki ne nedir, ne alınır, ne söylenir” diyebildi. Cumhuriyet gazetesine transfer oldu ve kısa zamanda gazetesinin ve Babıali’nin en önemli isimlerinden biri haline geldi.
Meclis’e ilk adım
Magazin ve spor alanında da ismini duyuran İstemi için Ankara’ya adım atma zamanı gelmişti. 1961’de darbe sonrası Kurucu Meclis açıldığında, bugünkü parlamento binası daha inşaat halindeyken, ömrünü geçireceği Meclis’te foto muhabirliği yapmaya başladı.
Objektifiyle hep farklı olanı yakalamaya çalıştı. Cumhurbaşkanları, meclis başkanları, başbakanlar, bakanlar, milletvekilleri Meclis’e geldiklerinde hep İstemi’nin objektifine neyin takıldığını merak etti. İsmet İnönü, Celal Bayar, Cemal Gürsel, Kenan Evren, Turgut Özal, Bülent Ecevit, Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan ve Recep Tayyip Erdoğan gibi birçok ismi fotoğraflayıp haberleştirdi. Her liderle farklı ilişkiler geliştirdi. Sakalı nedeniyle İnönü’nün fırçaladığı İstemi, Özal’la özel bir diyalog kurmuştu. İstemi için siyasiler “sniper”, “şahin göz” gibi sıfatlar kullanırken, son dönemde ise “efsane” diye hitap etmeye başladılar.
Meslek hayatında tüm darbeleri gördü İstemi... Öğrenci hareketlerinin olduğu olaylı 60’lı yıllar, 12 Mart Muhtırası, 12 Eylül Darbesi, 28 Şubat süreci ve son olarak 15 Temmuz darbe girişiminde Meclis sıralarının yanı sıra, sokaktaki tansiyonu fotoğraflarıyla halka yansıttı. Sadece siyaset haberleriyle de yetinmedi. Doğal afetler ve yaşam haberlerini de objektifi ve kalemiyle tarihe not düştü.
Abdi İpekçi farkı
Ankara’daki gazetecilik yıllarında Hürriyet, Günaydın, Sabah, Güneş gazetelerinde başarılı işlere imza attı. Ancak Milliyet’i hep evi gibi gördü. Dönemin en büyük gazetelerinden Günaydın’da çalışırken, 1977 yılında Milliyet Ankara Temsilcisi Orhan Tokatlı çağırmıştı İstemi’yi. Transfer görüşmesinde sıra alacağı maaşa geldiğinde “Günaydın’da kaç lira alıyorsun?” sorusuna İstemi’nin verdiği yanıt Tokatlı’yı şaşırtmıştı. “Yapma ya, ben o kadar almıyorum” diyen Tokatlı, İstemi’yi en zayıf noktasından vurup ikna etmişti: “Ama seni Abdi İpekçi istiyor”...
50’nin üzerinde ödül aldı meslek hayatı boyunca. Ödüller kadar Milliyet’in efsanevi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi’nin verdiği görev ve cesaretlendiren sözleri de İstemi için önemliydi. İpekçi, Milliyet’te siyasi magazin sayfaları yapmaya karar verdiğinde gözler İstemi’ye çevrildi. İpekçi, “Siyasi magazin haberleri istiyorum senden” deyince, bir an tereddüt ederek “Siyasi magazin çok zor” dedi İstemi. İpekçi’nin, sırtını sıvazlayarak “Sen yaparsın, bunu da başarırsın İstemi” diyerek cesaretlendirmesi hayatının unutulmaz, en önemli anı oldu.
İstemi, 80 öncesinde ayrıldığı Milliyet’e 1994 yılında gazetecilik heybesine birçok başarıyı doldurarak döndü. Başka bir işle uğraştığı üç yıl dışında bugüne kadar mesleğinden hiç kopmadı.
Milliyet’in gururu
2023 yılında bugüne kadar nicelerinde olduğu gibi bir kez daha tanıklık edeceği seçimler için şimdiden çekeceği fotoğrafları ve yazacağı haberleri düşünen İstemi, bugünlerde gazetemizi de gururlandıran ayrı bir heyecanı yaşıyor. Başkanlığını Nazmi Bilgin’in yaptığı Gazeteciler Cemiyeti’nin bu yılki “Meslek Onur Ödülü” İstemi’ye verildi. İstemi, ödülünü 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde düzenlenen törenle aldı. 5 Şubat 2023’te 80. yaşına girecek olan İstemi, habercilik yolcuğunda da 60. yılını kutlayacak. Meslekte geçmiş ile gelecek arasında “köprü” olan usta ismin önünde hâlâ yapacaklarını anlatacağı uzun bir zaman var... Övgü sana, saygı sana, alkışlar sana Usta...
En güçlü karenin peşinde
İstemi, gündemine hâkim bir foto muhabiri olarak gelişen haberlerin güçlü fotoğraflarını çeker, bazen de çektiği fotoğraflarla siyasi gündemi belirler. İstemi’yi çoğu zaman diğer foto muhabirlerinin kümelendiği yerde bulamazsınız. O farklı bir noktada konuşlanarak daha iyi, daha güçlü kareyi yakalayabilmenin peşindedir.
‘Yeniden doğdum’
BEYZA COŞKUN Ankara - Gazeteciler Cemiyeti Meslek Onur Ödülü, önceki akşam Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlenen törenle, 60 yıldır görevinin başında olan Milliyet Gazetesi Foto Muhabiri Mustafa İstemi’ye verildi. Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, törende şunları söyledi:
“Jüri toplantısında oluşan konsensüs, ödülün gazeteciliğe verdiği emek ve yılmak bilmeyen azmiyle meslekte 60 yılını geride bırakan İstemi’ye verilmesi yönünde oldu. Çünkü Mustafa İstemi, gözbebeğimiz genç gazetecilerle mesleğimiz arasında, Ahmet Emin Yalman’a kadar uzanan bir köprüdür. Çünkü İstemi, yaptığı işe önem veren, saygınlığını ve onurunu koruyarak mesleğini icra eden, okur için kamu yararını, meslektaşları için dayanışmayı gözeten tüm gazetecileri temsil eden bir örnektir. Mustafa İstemi çocuk denecek yaştan bugüne kadar tam 60 yıldır mesleğimizin sade bir emekçisidir. Adeta vücudunun bir parçası haline gelmiş fotoğraf makinasıyla bugün bile haber peşinde koşan bir delikanlıdır.”
‘İlk defa kamera önündeyim’
İstemi törende yaptığı konuşmada “60 yıldır kameranın hep arkasındaydım, ilk defa öne geçtim. 60 yılımı taçlandırdınız. Her geçtiğim yerde yeniden doğdum” dedi. Milliyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Didem Özel Tümer de “Bu kadar mesleğine bağlı, bu kadar saygılı bir insanla çalışmak bizim için çok büyük bir onur” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, İstemi’ye ödülünü takdim etti.
Meslektaşlarının gözünden Mustafa İstemi
“Türk basınının yaşayan hafızası” Rıza Özel (Foto Muhabirleri Derneği Başkanı/Hürriyet gazetesi): Onu, Meclis koridorlarında yan yana omuz omuza çalıştığı gençlerle iyi bir karenin mücadelesinde görebilirsiniz. Yaşanan her günün, bastığınız her bir deklanşörün size kattığı değeri düşünürseniz, İstemi meslekteki büyük bir tecrübe ve Türk basınının yaşayan hafızası...
“Örnek alınacak bir usta” Zekeriya Albayrak (Sözcü Gazetesi): İlk günkü heyecanını asla kaybetmeyen, yeni nesil
foto muhabirlerinin örnek alacağı bir usta. Meclis’in sabahlara kadar çalıştığı günlerde, doğal olarak kendi aramızda nöbet sistemi oluşturuyorduk. Bütçe görüşmelerinde, o gün “Ağabey sen git” dedim. Nöbet bende. İstemi Ağabey’im gitti. Oturum sakin geçiyor. Tecrübeme dayanarak “Bundan sonra bir şey olmaz” deyip iki saat sonra toparlanıp çıktım. Basın koridoru kapısı çıkışında İstemi karşımda! Gitmemiş. Kendinden başkasına güvenmeyen meslek aşığı.
“Yükünüzü omuzlar” Raşit Aydoğan (Anadolu Ajansı): Genel Kurul salonundaki müstesna koltuğunda atmosferi solur, nerede, hangi anda fotoğrafın oluşacağını hisseder. Sadece Meclis gündemi değil, çalışma arkadaşlarının -özellikle gençler- moral motivasyonu onun için önemlidir. Meslektaşlarına karşı aynı zamanda bir ağabey, babadır. Günlük yaşamda, bazen de özel hayatınızda yaşadığınız stresin sizin üzerinizdeki baskısını anında hisseder. Sizi dinler ve bütün samimiyetiyle sizi teselli eder, yükünüzü omuzlar. İstemi, gazetecilik mesleği için yapraklarını hiç dökmeyen ulu bir çınardır.
“İşine âşık” Adem Altan (AFP): İstemi, yaşayan bir tarihtir. 60 yıldır mesleğin emekçiliğini yapmış, işine âşık biri... Yaptığı işe hep önem vermiş, mesleğinin onurunu hep korumuştur. Hâlâ bir delikanlı gibi çalışmaktadır. Mustafa Ağabey, Gazeteciler Cemiyeti tarafından verilen “Meslek Onur Ödülü”nü sonuna kadar hak etmektedir.