'15 Temmuz gecesi ‘gözlük’ çalışmış'

15 Temmuz darbe girişimi sırasında darbeciler tarafından Akıncı Üssü’ne götürülen Milli Savunma Bakanı ve eski Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı Çankaya Köşkü’ne getiren eski pilot Albay Uğur Kapan, kendisine yönelik suçlamaları kabul etmedi.

‘Savunma yaptılar’

Kara Havacılık Komutanlığı’ndaki eylemlere ilişkin 151 kişinin yargılandığı davada Cumhuriyet Savcısı Bülent Karakuş’un 23 Mayıs 2018’de açıkladığı esasa ilişkin mütalaaya karşı müşteki kişi ve kurumların avukatlarına söz verildi. Müşteki avukatları, sanıkların atılı suçları işlediğine dair somut deliller bulunduğunu dile getirerek sanıkların tamamının cezalandırılmaları talebinde bulundu. Mütalaaya karşı savunmalarını yapan sanıklardan olay tarihinde Genelkurmay Başkanı olan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ı Akıncı Üssü’nden Çankaya Köşkü’ne getiren eski Pilot Albay Uğur Kapan, suçsuz olduğunu iddia etti. “Türk ordusunun bir mensubu, hiçbir tarikattan cemaatten emir almaz” ifadelerini kullanan Kapan, darbe girişimi öncesi bayram tatilinde olduğunu, 11 Temmuz’da birliğine katıldığını beyan etti.

15 Temmuz’da rutin mesaisine devam ettiğini aktaran Kapan, gece görüş gözlüğü üzerine yaptığı çalışma nedeniyle mesaiden ayrılmadığını, ilerleyen saatlerde de sözde “yurtta sulh konseyi” üyelerinden olan eski Tuğgeneral Ünsal Coşkun’un, “hava araçlarının Akıncı Üssü’ne tahliye edilmesi” emri üzerine helikopterle Akıncı’ya gittiğini savundu.

‘Sabaha kadar bekledim’

Burada sabaha kadar beklediğini, hiçbir faaliyete katılmadığını iddia eden Kapan, filo binasına gittiğinde darbe girişiminden haberi olduğunu savundu. Dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın kendisini Çankaya Köşkü’ne götürmesi emrini verdiğini öne süren Kapan, daha sonra sözde “yurtta sulh konseyi” üyelerinden olan eski tümgeneral Mehmet Dişli’nin de helikoptere bindiğini anlattı.

‘Trabzon’a giderdim’

Çankaya Köşkü’ne inişten sonra Akar’ın kendisine teşekkür ettiğini belirten Kapan, darbeci olmadığının buradan anlaşıldığını savunarak, “Darbeci olsam Genelkurmay Başkanı’nı niye kaçırmayayım? Hadi kaçırmadım, Çankaya Köşkü’ne indikten sonra niye kaçmayayım? En azından memleketim olan Trabzon’a gidebilirdim” ifadelerini kullandı. Çankaya’dan ayrıldıktan sonra helikopterle Etimesgut’a indiğini, buradan da Merkez Komutanlığı’na götürüldüğünü anlatan Kapan, suçsuz olduğunu ileri sürdü.

İddia makamı, esas hakkındaki mütalaasında, MİT ve Genelkurmay binalarını vuran helikopter pilotlarının da aralarında bulunduğu 151 sanıktan 86’sı için, “anayasayı ihlal” suçundan birer kez, 36 sanık için de, “anayasayı ihlal” ve “kasten adam öldürmek” suçundan 6 ila 29’ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemişti.

Davanın altı sanığı hakkında, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 15 yıla kadar hapis cezası isteyen savcı, delil yetersizliği nedeniyle 21 sanık hakkında beraat, firari iki sanık hakkında ise dosyalarının tefrik edilmesi talebinde bulunmuştu.