07.04.2024 - 09:28 | Son Güncellenme:
İHA
Bodrum’a çalışmak için gelen, site inşaatlarında elektrikçilik yapan Sivaslı 4 çocuk babası Sümmani Karakuş, son iki yılını sağlık sorunlarıyla geçirdi. Çalıştığı firma tarafından tüm işçilerle birlikte 3 ayda bir sağlık kontrolünden geçen ve her defasında çalışır raporu alan Karakuş’ta, son kontrolden 15 gün sonra halsizlik, yorgunluk, nefes darlığı şikayetleri başladı. Bunun üzerine Karakuş, izine ayrılıp Sivas’ın Suşehri ilçesindeki ailesinin yanına gitti. Burada da şikayetlerin artması üzerine ilçe devlet hastanesine başvurdu. Yapılan tahlillerde kan değerlerinin düşük olduğu saptanarak, Sivas Üniversite Hastanesine yönlendirildi. Burada ‘ilik tembelliği’ olduğu belirtilerek, 4 ünite kan verildi. Sivas’ta 1,5 ay kalan Karakuş’a bu sürede 10 ünite kan daha verildi, daha büyük bir hastaneye gitmesi önerildi.
Karakuş, bu öneri üzerine Antalya’ya Akdeniz Üniversitesi Hastanesine başvurdu. Burada da tahliller tekrarlandı ve Miyelodisplastik Sendrom (MDS) tanısı koyuldu. 3 ay boyunca haftada bir iğne tedavisi gören Karakuş, kış başlayınca Bodrum’dan Antalya’ya gidip gelmek zor olacağı için doktorlarının önerisiyle tedavisini Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Hastanesinde sürdürmeye başladı. Burada 7 ay kadar tedavi gören Karakuş’a, ilaçların yetmediği belirtilerek kemik iliği kök hücre nakli önerildi.
Nakil için İzmir’de Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Gürhan Kadıköylü’nün takip ve tedavisine girdi. Nakil için süreç başlatılırken, Karakuş Muğla ve İzmir’de iki hastane arasında kontrollerini sürdürdü, bu süreçte sürekli kan almaya devam etti.
ENDİKASYON DIŞI NAKİL ONAYI GEREKTİ
Sümmani Karakuş’ta görülen MDS’de kemik iliğinde yapılan kan hücrelerin olgunlaşamadığını belirten Prof. Dr. Kadıköylü, “Bu hastalarda kan yapımında azalmaya bağlı olarak kırmızı kan hücrelerinde azalma (anemi) ve kan hücrelerinde kalite bozukluğu saptanır. Bu nedenle bu hücreler normal işlevlerini göremiyor. MSD zamanla lösemiye dönüşebilir” dedi.
Karakuş’a nakil yapabilmek için öncelikle endikasyon dışı kök hücre nakli onayı almaları gerektiğini belirten Prof. Dr.
Kadıköylü şöyle konuştu:
“MDS yani kemik iliği yetersizliğinin bu tipinde kök hücre nakli endikasyonu yok. Ancak hastamız bu iki yıl boyunca 120 ünite kan almak zorunda kaldı. Ve sürekli kan alması, kanda demir birikimine yol açtı. Kemik iliğinin üretmediği kanı dışarıdan almak geçici bir çözüm olduğu gibi, daha büyük sağlık sorunlarına davetiye çıkaran bir durumdu. Demir birikimi kalp yetmezliğine, karaciğerde birikerek siroza yol açabilir. Lösemiye dönüşme riski de olan hastamız için Sağlık Bakanlığına endikasyon dışı kök hücre nakli için başvurduk. Bakanlık bu tedaviyi onayladı. Bunun üzerine donör araştırmasına başladık. Ne yazık ki hastanın ailesinden uygun verici çıkmadı. Bu kez akraba dışı donör için TÜRKÖK’e başvurduk. TÜRKÖK’ten uyumlu bir verici bulundu. Hastamıza müjdesini verdik ama maalesef donör son anda vazgeçti. Bunun üzerine araştırmalarımızı yurt dışına kaydırdık. Hastamız şanslıydı, Almanya’dan uygun verici bulundu. Hastamızı nakle hazırladık ve 28 Şubat’ta kök hücre naklini gerçekleştirdik. Hastamız şimdi takip sürecinde. Lökosit üretimi iyi, eritrosit üretiminin de yeterli düzeye çıkmasını bekliyoruz. Henüz erken, beklemedeyiz. Hastamız talihsizlikler yaşadı ama sonuçta nakil gerçekleşti. Bundan sonraki sürecinde daha iyi olmasını, kemik iliğinin yeterli üretimi gerçekleştirerek hastamızın yeni tedavilere ihtiyaç duymamasını diliyoruz.”
Öte yandan yaşanan bunca engel ve aksiliğe karşın umudunu hiç yitirmediğini belirten 4 çocuk babası Sivaslı Sümmani Karakuş ise “Kendimi karamsarlığı hiç bırakmadım. Bu canı bana Cenab-ı Allah verdi, şifası da er ya da geç bir yerden bulunacak dedim, buna inandım. Sonunda da oldu. Bunda doktorumun ve güler yüzlü ekibinin çok büyük emeği var, hepsine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.