30.01.2022 - 11:36 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
ABD-Kanada sınırını geçen kamyoncular için aşı zorunluluğu getirilmesine karşı başlayan protestolar, Kanada'nın başkentinde hayatı ikinci gün için de durma noktasına getirdi.
Ottawa'daki sözde Özgürlük Konvoyu'na binlerce gösterici katıldı. Polis, gamalı haç bayraklarının görünmesi ve kimliği belirsiz askerin mezarı üzerinde dans eden bir kadının görüntüleri de dahil olmak üzere birçok olayın ardından soruşturma başlattı.
Savunma Bakanı Anita Anand, olayların "anlaşılmaz" olduğunu söyledi. Ottawa polisi Twitter'dan açıklama yaparak, başkentteki bir dizi anıtın "saygınlığına saygısızlık" ve ayrıca polise/şehir çalışanlarına ve diğer kişilere yönelik "tehdit edici/yasadışı/göz korkutucu davranışlara" ilişkin "birkaç" soruşturmanın sürdüğünü söyledi.
Şehrin başka noktalarında da olaylar çıktı. Kamyoncular Kanada parlamento binasının etrafındaki sokakları kapattı. Ottawa Belediye Başkanı Jim Watson, bazı protestocuların bir aşevindeki personeli taciz ettiğini ve kapalı mekanda maske zorunluluğuna uymayı reddettikleri için restoranlar tarafından geri çevrildikten sonra ücretsiz yemek talep ettiklerini söyledi.
Başbakan Justin Trudeau ve ailesi de Cumartesi günü güvenlik endişeleri nedeniyle Ottawa'daki evlerini terk etmişti. Gösteri, ülke çapındaki tüm aşı zorunluluklarının sona erdirilmesine yönelik bir baskıya dönüştü.
Bazı göstericiler, aşı zorunluluğu kaldırılana kadar protestolarına devam etme sözü verdi. Trudeau, bu hafta başlarında düzenlediği basın toplantısında protestocuları "küçük bir azınlık" olarak nitelendirmişti.
Öte yandan Cumartesi günü Teksas'taki bir mitingde konuşan eski ABD Başkanı Donald Trump, Kanadalı protestocuları "bu kanunsuzluğa cesurca direndikleri" için övdü. Bu da çoğunlukla sınırın güneyinde görülen pandeminin siyasallaşmasının kuzeye yayıldığının bir işaretiydi.
50.000 kadar kamyoncu, ABD sınırını geçmek için gereken aşı zorunluluklarına karşı protesto olarak başlayan ve 'Özgürlük Konvoyu' adını verdikleri gösteri kapsamında, dev kamyonlarını Kanada'nın başkenti Ottawa'ya sürdü.
Trudeau bundan sadece günler önce, yüzlerce araçtan oluşan konvoy başkente giderken 90 kilometre uzunluğa ulaşmadan önce şehre giden kamyoncuları 'küçük bir azınlık' olarak adlandırmıştı.
Hareket, Perşembe günü Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk'tan 'Kanada'nın kamyoncuları harika' twwet'iyle onay aldı ve ve hareket, Amerika Birleşik Devletleri'nde birçok kişi için kutlama nedeni haline geldi.
Kanada bayrağını dalgalandıran, "Özgürlük" talep eden pankartlar sallayan ve Başbakan Justin Trudeau'ya karşı sloganlar atan kamyonculara, yalnızca Kovid-19 kısıtlamalarından değil, hükümetten hoşnutsuz olan binlerce öfkeli protestocu da katıldı.
Motorları gümbürdeyen yüzlerce büyük kamyon durmadan havalı kornalarını çalarken büyük bir gürüldü koptu. Kamyoncu sayısına ilişkin tahminler 10-20 bin arasında değişiyor.
Hava sıcaklığının çok düşük olduğu bir günde gerçekleşen protestoda, parlamentoya yaklaşırken aileler, sakince yürüdü, gençler slogan attı ve kalabalıktaki yaşlılar Trudeau'nun ofisinin pencereleri altında tencere ve tava çalarak protesto etti.
Kanada medyası, başbakan ve ailesinin evlerinden çıkarıldığını ve başkentte gizli bir yere götürüldüğünü ve protestocuların öfkesinin büyük kısmının Trudeau'ya yöneltildiğini söyledi.
31 yaşındaki bir işadamı olan gösterici Philippe Castonguay, Parlamento binasının dışında "Her şeyin durmasını istiyorum - bu önlemler haksızdır" dedi.
Hem Kanada hem de Amerika Birleşik Devletleri, dünyanın en uzun sınırı olan 9 bin kilometrelik sınırı geçen sürücüleri etkileyecek olan bu şartı, Ocak ayı ortasında getirdi.
Konvoya katılan binlerce kişiyle protesto büyük bir ivme kazandı. Toplanma noktaları Ottawa'nın kalbindeki Parlamento Tepesi'ydi. Polis, toplamda birkaç bin araç ve 10 bin göstericiden oluşan sekiz konvoy beklediklerini söyledi.
Ontario'lu 28 yaşındaki aşısız bir kamyon şoförü olan Stephen Penderness, sadece şoför arkadaşları için değil tüm Kanadalılar için bu protestoya katıldığınu söyledi.
"Aslında yoldaki herkes... Herkes için" diyen Stephen Penderness, "Her şey sizin özgürce seçim yapabilmenizle ilgili." Kamyoncuları desteklemeye gelen ancak tam adını vermeyi reddeden Quebec'li Louise ise "Ne olursa olsun aşı olmaya zorlanmamalıyız" dedi.
Louise, aşı pasaportlarının "kişisel hayata müdahaleyi temsil ettiğini" de sözlerine ekledi. Protestonun şiddete dönüşebileceği korkusuyla federal başkent çevresinde yoğun bir polis kalabalığı vardı.
Ottawa polis şefi Peter Sloly ise, durumu "benzersiz, akıcı, riskli ve önemli" olarak nitelendirdi. Cuma günü gazetecilere yaptığı açıklamada, "Çok açık olmama izin verin," dedi ve ekledi:
"Şiddet uygulayan veya yasaları çiğneyen herkesi soruşturmaya, gerekirse tutuklamaya, suçlamaya ve kovuşturmaya hazırız." Sloly ayrıca yerel sakinleri yollardan uzak durmaya çağırdı.
Parlamento çevresindeki bölge hafta sonu için kapatıldı. Polis, bazı göstericilerin protestoya devam edeceğinden ve trafiği daha da kötü etkileyeceklerinden korktuklarını söyledi.
Covid'e maruz kaldıktan sonra şu anda tecritte olan Trudeau, Çarşamba günü aşı zorunluluğunu savunmuş ve sürücülerin yüzde 90'ının zaten aşılanmış olduğunu söylemişti.
Başbakan, şehre giden kamyoncuları Kanadalıların çoğunluğunu temsil etmeyen "küçük bir azınlık" olarak nitelendirdi. CBC News'in bildirdiğine göre, Trudeau'nun ofisi, güvenlik nedenleriyle Başbakanın konumu hakkında yorum yapmadı.
Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, Trudeau'nun 'Ulusal Başkent Bölgesinde karantina altında olmaya ve uzaktan çalışmaya' devam ettiği ifade edildi.
Ottawa Polisi ayrıca sosyal medyadan yapılan açıklamada, tüm güvenlik endişelerine rağmen mitingde herhangi bir olay yaşanmadığını söyledi.
Ottawa Polisi olay yerinde kamyoncuları acil durum şeritlerini veya kamu güvenliği nedeniyle açık tutulması gereken diğer yerleri kapatan araçların çekileceği konusunda uyarıda bulundu.
Kanada başbakanı Justin Trudeau, kamyoncuların protestosunu hoşnutsuz bir azınlık olarak nitelendirerek, ülkesinin neredeyse yüzde 90'ının aşılanmış olduğuna dikkat çekti.