21.04.2021 - 13:45 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Rusya-Ukrayna sınırında son 24 saat içerisinde patlama sesleri duyuldu, ateşkesin ihlal edildiği sıcak bölgede farklı noktalarda top atışları yapıldı, tanksavar ve uçaksavar sistemleri ateşlendi.
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Rus ordusunun Ukrayna sınırına yaptığı yığınağın 2014'ten büyük olduğunu resmen açıkladı. Sözcü John Kirby, "2014'ten kesinlikle büyük" dedi ancak bir rakam vermedi.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ise, Pazartesi akşamı "Bu, Ukrayna sınırlarında şimdiye kadarki en yüksek Rus askeri konuşlandırması" ifadesini kullandı.
AB yöneticisi Borrell 150 bin Rus askerinin sınıra yığıldığını söyledi ancak bu rakam Salı sabahı düzeltildi, AB Rusya ordusunun Ukrayna sınırı ve el konulan Kırım'a 100 bini aşkın asker yerleştirdiğini açıkladı.
Rus ordu televizyonu Zvezda, Su-25 uçak filosunun Stavropol'dan Kırım'a sevk edildiğini resmen duyurdu. Habere göre, söz konusu devasa transfer hava kuvvetlerinin tatbikatının bir parçası.
Ashuluk'tan da Kırım'a savaş uçakları gönderildiğini belirten Zvezda, Vladimir Putin'in 2014'te el koyduğu yarımadadaki Su-27, Su-24, Su-34 ve Su-25 jetlerinin kalkış yapacağını bildirdi.
Sayıları 50'yi bulan Rus savaş uçakları Karadeniz yüzeyindeki hedeflere füzeler ateşleyecek, resmi televizyon Zvezda jetlerin aşırı derecede alçaktan uçacağını izleyicilerine aktardı.
Rusya Savunma Bakanlığı'na yakın bir internet sitesi, ordunun çevresinde 20'den fazla savaş gemisi bulunan Kırım'a tüm girişleri durdurduğunu ve hava sahasını da tatbikat gerekçesiyle kapattığını yazdı.
ABD Başkanı Joe Biden ve Rusya lideri Putin arasındaki telefon görüşmesinden sonra Karadeniz'e geçişleri askıya alınan Amerikan savaş gemileri, Ege Denizi'nden Marmara'ya doğru seyrediyor.
Girit Adası'ndaki Suda Üssü'nden hareket eden USS Donald Cook ve USS Roosevelt gemilerinin Karadeniz'e yöneldiğini bildiren Rus medyası, nihai rotanın Kırım Yarımadası olduğunu kaydediyor.
Yerel medya ayrıca, Karadeniz'e giriş yapacak ABD savaş gemilerinin Ukrayna'nın doğusunda yer alan Donbas'taki Rus yanlısı ayrılıkçıları yüzlerce Tomahawk füzesiyle vuracağını da ileri sürdü.
Rus resmi yayın organı Sputnik ise, Mayıs ayında Karadeniz'e geçecek İngiliz savaş gemilerinin Moskova'nın gözünü korkutmak istediğini yazdı. Sputnik'e konuşan bir yetkili, Rusya'nın Karadeniz dışındaki güçlerin Montrö Sözleşmesi'ni uygulamasını beklediğini söyledi.
İngiltere, savaş gemilerinden birinin İstanbul Boğazı'ndan geçişi için Türkiye'ye bildirim yaptı. İngiliz medyası Akdeniz'de bulunan uçak gemisi Queen Elizabeth'teki F-35 jetleri ve denizaltı avcısı Merlin helikopterlerinin Karadeniz'e geçecek savaş gemilerine destek vereceğini yazıyor.
Rusya devlet kanalı Rossiya 1 (Rusya 1) ise, 'Rus Lancet kalkış yaparken Türk Bayraktarlarının şansı yok' başlığıyla bir haberi ekrana getirdi. Haberde, Rus üretimi Lancet drone'larının Suriye'de kullanıldığı hatırlatıldı.
Ukrayna'nın Türkiye'den Bayraktar TB2 SİHA'ları satın aldığını belirten Rossiya 1, Rus muharebe drone'u Lancet'ın test görüntülerinde Türk SİHA'sına saldırdığı simülasyonu yayınladı.
Tüm Batı ve NATO'yu karşısına alarak Ukrayna'ya savaş ilan etmeye hazırlanan Rusya, Bayraktar TB2'ler karşısında Dağlık Karabağ'da paramparça olan Pantsir hava savunma sistemini sınıra taşımıştı.
Ermenistan ordusunun Dağlık Karabağ savaşında kullandığı Pantsir'ler Türk SİHA'ları tarafından yok edilirken, Rus hava savunma sistemi aynı akıbeti Suriye ve Libya'da da yaşamıştı.
Rus medyası, hafta sonu da Ukrayna'nın elindeki Türk SİHA'ları Bayraktar TB2'lere karşı Donbas'taki Rus yanlısı ayrılıkçılara ağır silahlar verildiğini yazmıştı. Haberlere göre, Pantsir ve Tor'un ardından elektronik sistemler Ukrayna'nın doğusuna konuşlandırılacak.
Ukrayna'nın doğusunda Mart ayı sonunda ateşkesin havaya uçmasıyla tırmanan gerilimin hemen ardından, yeryüzünün en büyük yüzölçümüne sahip ülkesi Rusya yarım milyon askerini harekete geçirdi. Rusya'daki Echo Moscow radyosuna konuşan uzmanlar, Vladimir Putin'in son 50 yılın en büyük askeri sevkiyatı için emir verdiğini ve cephe hattındaki hareketliliğin Soğuk Savaş'ın en gerilimli dönemlerini hatırlattığını söylüyor.
Rus askeri analist Pavel Felgenhauer, kendisine yöneltilen 'Rusya savaşın eşiğinde mi?' sorusunu 'Neredeyse' kelimesiyle yanıtlayıp devam etti: "Tüm ordu topyekun seferberlik halinde, Pasifik'ten Baltık Denizi'ne kadar. Bütün birlikler. Bu 1973 veya 1962'den bu yana olmadı."
Rus medyasındaki dikkat çeken haberlerde Moskova'nın en çok korktuğu senaryonun gerçekleşme ihtimalinin arttığını gösteriyor: 'Ukrayna NATO'nun yeni üyesi olabilir!' Romanya medyasından Contributors için yazan siyaset bilimci Valentin Naumescu, Rusya ile Ukrayna arasında süregelen gerginliğin adını koyuyor:
"Biden yönetiminin Rusya'yla yürütülen güç savaşının bu aşamasında uygulayabileceği ve Doğu Avrupa'daki koşulların yanı sıra Moskova'nın Avrupa'daki nüfuzunu kökten değiştirecek hızlı, acımasız ve stratejik açıdan ustaca bir hamle varsa o da budur: NATO zirvesi sırasında Ukrayna'yı Kuzey Atlantik İttifakı'na katılmaya davet etmek...
Rusya ile Batı arasındaki bu müzmin oyunda yapılacak böylesi bir hamle, Putin'in 2008'den bu yana inşa ettiği 'stratejik yapıyı', yani Rusya'nın Batı'nın 'saldırganlığı' karşısında güvenlik garantisi olarak gördüğünü ilan ettiği talihsiz 'tampon bölgeyi' bozabilir."
Rus nüfus ve Rusya yanlılarının ağırlıkta olduğu Donbas bölgesinde (Donetsk ve Lugansk) tek taraflı bağımsızlık ilan edilmesinin ardından, Rusya yanlısı ayrılıkçılar ile Ukrayna ordusu arasında çatışmalar 2014'ten bu yana aralıklı olarak devam ediyor.
Son haftalarda Rusya yanlısı ayrılıkçılarla Ukrayna ordusu arasındaki çatışmalar yoğunlaşırken, Moskova’nın sınırın diğer tarafındaki askeri varlığını artırması iki ülke arasında sıcak çatışmaya yönelik endişeleri doruk noktasına çıkardı.
Donbas krizinin çözümüne ilişkin müzakereleri Rusya, Ukrayna ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'ndan (AGİT) oluşan Üçlü Temas Grubu yürütüyor. Taraflar arasındaki en son kapsamlı ateşkes, Temmuz 2020'de sağlanmıştı.
Ukrayna Parlamentosu, yedi yıl önce Kırım'ın ilhakı ve Donbas'taki gelişmeler sonrası Rusya'yı 'saldırgan' ülke olarak nitelendiren yasayı onaylamıştı. Vladimir Zelenskiy de, iki hafta önce Kırım'ın kurtarılmayı amaçlayan Askeri Güvenlik Stratejisi'ni onaylamıştı.