15.07.2021 - 12:13 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Eski devlet başkanı, geçen Cuma günü yolsuzluk suçlamalarıyla yargılandığı davada mahkemeye gelmediği için tutuklandı. Bunun ardından ülke çapında ayaklanmalar ve yağmalar başladı. Güvenlik güçlerinin önemli bir kısmı ise birçok olayda etrafta görünmedi.
Jacob Zuma'nın oğlu Duduzane Zuma, yağmacıları 'sorumlu bir şekilde' yağma yapmaya çağırdı ve Güney Afrika'nın gıda, yakıt ve Kovid ilacı kıtlığı ile "insani kriz" korkuları arasında babasının serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Duduzane Zuma, Instagram'dan babasının serbest bırakılması ve Kovid karantinasının sona ermesi çağrısında bulundu ve askerlerin konuşlandırılmasıyla ülkenin 'kontrolden tamamen çıkmasının bir katliama baktığını' iddia etti.
Zuma, "Protesto eden ve yağmalayan insanlara sesleniyorum, lütfen bunu dikkatli bir şekilde ve sorumluluk bilinciyle yapın. Çünkü insanları, sevdiklerini savunmaktan sorumlu tutamazsınız” dedi.
Çarşamba günü Johannesburg dışındaki bir alışveriş merkezinde kanunsuz taksi şoförleri ile yağmacılar arasında çıkan çatışmalarda 13 yaşındaki bir çocuk vurularak öldürüldü.
Başkan Cyril Ramaphosa, Johannesburg ve Durban'daki baskın polis güçlerini desteklemek için 2 bin 500 asker konuşlandırdıktan sonra daha fazla asker çağırma sözü verdi. Ancak isyan, Mpumalanga, Northern Cape ve Soweto'ya da yayıldı.
Akaryakıt perakendecileri ve çiftçiler de dahil olmak üzere endüstri patronları, malların yanı sıra Durban gibi büyük liman şehirlerinin kuşatma altında olması nedeniyle yaşanacak 'insani kriz' konusunda uyarıyor.
Öte yandan iki polis memurunun arabalarının, yağmaladıkları ev gereçleri ve hatta bir düz ekran televizyonla dolu halde kameralara yakalanması olayların geldiği boyutu tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi.
Görüntülerde insanların ekmek, süt ve yemeklik yağ gibi ev gereçleriyle dolu bir hatchback'in yanında polis ceketi giyen bir adama yaklaştığı görüldü.
Adamın arabasının yemeklik yağ şişeleri ve tuvalet kağıdı paketleri de dahil olmak üzere çeşitli ev gereçleriyle dolu olduğu görülüyor.
Aynı kadına ait ikinci bir videoda, sivil giyimli başka bir polis memurunun, yerel halk tarafından arabasından indirildikten sonra yüzünü kameradan saklamaya çalıştığı görülüyor. Araç, düz ekran televizyon da dahil olmak üzere yağmalandığı iddia edilen ürünlerle doluydu.
Hırsızlar iş yerlerini ve evleri ateşe verdiği için KwaZulu-Natal'da yaşayan insanlar hayatlarından endişe ediyor. Ülke genelinde daha şimdiden en az 75 kişi çıkan olaylarda hayatını kaybetti.
Şiddetli isyan tüm hislerini yitirmiş görünüyor. Sokaklardaki çete çatışmaları, depoları ve alışveriş merkezlerini yağmalamak için arabalarla kuyruğa giren insanlar tüyler ürpertici görüntülere sebep oluyor. Zengin Hint ve beyaz Güney Afrikalılar ise evlerini korumak için silahlanmaya başladı.
Shannin Klaasens, ailesinin - yaşlı büyükannesi de dahil olmak üzere - son ilaç paketine kadar üçlü kalp baypas ameliyatı geçiren 78 yaşındaki büyükannesinin malzemeleri tükendiği için çaresizlik içinde yaşadığını söylüyor.
Beş yıldır evli olduğu İngiliz kocasıyla yaşamak için yedi ay önce İngiltere'ye taşınan 36 yaşındaki kadın, KwaZulu-Natal'daki yıkımın 'başka bir düzeyde' olduğunu söyledi ve yaşananları Suriye'deki savaşa benzetti.
The Sun Online'a, yağmacıların KwaZulu-Natal'ı 'yıkıp yok etmesinin' sadece birkaç gün sürdüğünü, yıkımın boyutlarının dehşet verici olduğunu ve devleti yeniden inşa etmenin 'çok uzun yıllar' alacağını belirtti.
Çoğu Zuma'nın ana eyaleti KwaZulu-Natal'da (KZN) olmak üzere sayısız alışveriş merkezi ve işyeri yağmalandı veya ateşe verildi. 36 yaşındaki kadın, "Basit bir protesto olarak başlayan şey, şimdi geniş çaplı bir yağmalama, yakma ve katliama dönüştü" dedi ve şöyle devam etti:
"Artık yiyecek yok, insanlar ekmek, süt bile alamıyor. Hiçbir yerde bebek maması ve bebek bezi yok. Ülke çok vahim durumda. Şu anda insanlar erzak vermeye zorlanıyor. Yağmacılar artık fabrikalara bile saldırıyor, işleri bitince de yakıyorlar. Olanlarla ilgili gördüğüm bazı videolar Walking Dead'e benziyor.
"Mahallede şu anda yeterli cephaneleri olmadığı için ellerinde kriket sopası tutan insanlar var ve yağmacıların yüzlercesi içinde onlara doğru koştuğunu ve alışveriş merkezlerine, mağazalara ve hatta evlere saldırdığını görüyorsunuz.
"Geçen gece arkadaşımla telefondaydım ve 'bir dakika, biri annemin evine giriyor' dedi. Annesi ve kız kardeşi kendilerini içeri kilitlemek zorunda kaldılar, hiçbir şeyleri yoktu, kendi silahlarını yapmak zorunda kaldılar, bu yüzden aslında sirke alıp içine biraz toz biber koydular. Bu adamlar içeri girerse kendilerini savunmanın tek yolu buydu."
"Ne olacağını kim bilebilir, ama şu anda bir umutsuzluk duygusu var. İnsanlar kendilerini zayıf ve yenilmiş hissediyorlar. Yardım için dua ediyoruz. Nelson Mandela şu anda ulusunun geldiği nokta karşısında mezarında ters dönmüştür.
"Bu en yıkıcı şey. Güney Afrika güzel bir ülke ve bu insanların onu yakıp yıktığını görmek için bir şeyler yapılması gerekiyor." Shannin, gıda ve tıbbi malzeme gibi ürünler ülkeye giremediği için kıtlık başlayacağına dair korkular olduğunu söyledi. "İnsanlar ölmeye başlayacak" diyen Shannin şöyle devam etti:
"Olanlarla ilgili gerçeği ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bu isyan değil, bu milyonlarca kat daha kötü bir olay. Ailemin umudunu yitirdiğini hissediyorum. Hepimizin kalplerinde değer verdiği her şey elimizden alındı. Dürüst olmak gerekirse Suriye'deki savaştan çıkmış gibi hissediyorum."
Güney Afrika polisi yaptığı açıklamada, ayaklanmaları kışkırttığından şüphelenilen 12 kişinin kimliğini belirlediklerini ve toplam 1234 kişinin tutuklandığını söyledi.
Başkan Cyril Ramaphosa, olayı 1990'lardan bu yana Güney Afrika'da tanık olunan en kötü şiddet olaylarından biri olarak nitelendirdi. Zuma, 2018'de görevden alındı ve yolsuzluk skandalları ve torpilin lekelediği dokuz yıllık bir görev süresinin ardından yerini Ramaphosa'ya bıraktı.