24.04.2021 - 07:38 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Rusya'nın Ukrayna sınırından askerlerini çekme kararı tansiyonun düştüğü şeklinde yorumlansa da, bölgeden gelen haberler ve açıklamalar durumun pek de öyle olmadığını gösteriyor.
Donetsk'te Rusya yanlısı ayrılıkçılar, bilinmeyen bir insansız hava aracı kullanarak Ukrayna silahlı kuvvetlerinin ikmal bölgesini imha ederek bölgede büyük endişe yarattı.
Basın kaynaklarına göre, Rusya yanlısı ayrılıkçılar birkaç saat önce Ukrayna silahlı kuvvetleri mevzilerine güçlü bir saldırı gerçekleştirmeyi başardı.
Avia.pro haber ajansından alınan bilgiye göre, menşei bilinmeyen bir drone, Ukrayna ordusunun 82. Ukrayna tedarik taburunun pozisyonlarına saldırarak en az 8 araç ve askeri teçhizatı yok etti.
Ukrayna tarafı, olası kurbanlar ve yaralılar hakkında henüz bir açıklama yapmadı ancak Rusya yanlısı ayrılıkçıların saldırısı, bölgede her şeyin kelimenin tam anlamıyla diken üstünde olduğunun bir göstergesi.
Rus haber ajanslarına konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Şoygu, Defender Europe 2021 adlı NATO tatbikatının Rusya'nın güvenliğine yönelik oluşturduğu tehditleri anlattı.
Bu tatbikat, ona göre, Moskova'nın bu alanda yürüttüğü "savunma" faaliyetlerinin haklılığını gösteriyor.
Bu savunma faaliyetlerinden birisi, Kırım'daki askeri varlığın güçlendirilmesi ve Güney Askeri Bölge güçleri için son zamanlarda gerçekleştirilen kapsamlı operasyonel hazırlık tatbikatı.
Rus Bakan'ın bahsetmediği ise, sadece Ukrayna'da değil, ABD'de de endişe yaratan bu tatbikattan sonra, Ukrayna ve Kırım sınırlarında büyük miktarda akaryakıt, mühimmat ve diğer malzemelerin bırakıldığı gerçeği.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, NATO tatbikatının daha büyük bir planın parçası olduğunu düşünüyor. Ona göre bu tatbikat, "Moskova'nın hakim olmaya çalıştığı Karadeniz'deki Rusya'nın çıkarlarına yönelik özel bir tehdit".
İttifak birliklerinin ana koalisyon gruplarından biri Karadeniz'e konuşlandırılıyor. Şu anda Yunanistan limanlarına silah, asker ve özel teçhizat getiriliyor."
Rusya lideri Vladimir Putin'in Kırım ve Ukrayna sınırına bir ordu yığmasıyla neredeyse Karadeniz üzerinde şimşek yüklü bulutlar çarpışıyordu. Putin, Perşembe günü şimdiye kadarki en büyük gözdağını verdi.
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu Perşembe günü Kırım'a indi, helikopterle ordu birliklerinin konuşlandığı Opuk Üssü'ne uçtu. Şoygu'nun Opuk'a ulaşmasıyla Rus ordusu harekete geçti.
Gövde gösterisinde 10 bini aşkın askerin yanı sıra 40'ı aşkın savaş gemisi ve 200'den fazla jet vardı. Savunma Bakanlığı'nın resmi televizyonu Zvezda, Karadeniz'e doğru ateşlenen füze yağmurunu ekrana getirdi.
Kırım'daki dev tatbikatta ayrıca Rus ordusuna ait savaş gemileri çıkarma yaptı, fırlatılan füzeler Karadeniz üstündeki hedefleri yerle bir etti. Ayrıca yüzlerce tank aynı anda sahadaydı.
Kırım'da bunlar yaşanırken, daha kuzeyde, Azak Denizi kıyısındaki Taganrog'da Rus ordusunun paraşüt birlikleri Ilyushin Il-76 uçaklarından atlayış gerçekleştirdi.
Ukrayna'nın liman kenti Mariupol'un hemen yanında yer alan Taganrog'da binlerce paraşütçü sırayla askeri kargo uçaklarına bindi, fotoğrafları Reuters servis etti.
Rusya, Ukrayna geriliminin ortasında 'Batı'yı kandırmak' için şişirilebilir tanklar, füzeler ve savaş uçaklarından oluşan bir 'tuzak ordusu' konuşlandırdı. Süper gücün 'şişme ordu'su, ülke çapında askeri tatbikatlarda kullanıldı.
Putin'in dakikalar içinde şişebilen tuzakları, bu hafta başkent Moskova yakınlarındaki ormanda görüldü. Ordudan yapılan açıklamada, “Şişirilebilir ekipman, kullanılan özel malzemeler sayesinde orjinaliyle neredeyse aynı görünüyor" denildi.
Zvezda'nın yayınladığı kayıtta, 'Rus ordusunun en sıra dışı teçhizatıyla donanmış' 45. mühendis-kamuflaj alayı yer aldı. Ormanda bulunan bir hava sahasındaki cephaneliklerin içinde, uçaksavar füze görünümü altında bir MiG-31 ve Su-27 jetlerine benzeyen şeyler de var.
Rusya Savunma Bakanlığı “Tanklar, havacılık ve hava savunma sistemleri Moskova bölgesine taşındı, böylece 'düşman' sadece gizli bir hava alanı bulmakla kalmayıp aynı zamanda uydu görüntülerini de elde etme şansına sahip oldu. "
Şişme ordunun arkasındaki devlet bağlantılı şirket olan Rusbal, düşmanı kandırmanın maliyetinin gerçek silah satın almanın bir parçası olduğunu söylüyor.
Rusya gizli servisi FSB ise, Kırım'ın Sivastopol kentinde bir Rus vatandaşını Ukrayna casusluğu suçlamasıyla gözaltına aldı. Söz konusu şüpheli, Karadeniz Filosu'nun bilgilerini Ukrayna'ya vermekle suçlanıyor.
Rus medyası, Putin'in 2014 yılında el koyduğu ve halen Batılı ülkeler tarafından Rus toprağı olarak tanınmayan Kırım'da benzer gözaltıların sıklıkla yaşandığını aktarıyor.
Ukrayna Putin'in Rus ordusunu sınırdan çekme kararından memnuniyet duyduğunu açıkladı, ABD ise Moskova'nın hamlesini sahada yakından takip ettiğini duyurdu.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price, "Biz Rus yetkililerle kurduğumuz tüm temaslarda kendilerinin bölgede tansiyonu artıracak adımlardan sakınması ve Ukrayna etrafındaki agresif eylemlerine derhal son vermeleri çağrısında bulunmuştuk, buna işgal altındaki Kırım ve Ukrayna'nın doğusundaki askeri yığınaklar da dahil. Bu sureci yakından izliyoruz" dedi.
Rusya lideri Putin, kendisine Donbas'ta görüşme teklif eden Ukraynalı mevkidaşı Vladimir Zelenskiy'e ilk kez yanıt verdi ve Moskova'da buluşmaya her zaman hazır olduğunu söyledi.
Rusya lideri Putin, Çarşamba günü televizyonların canlı yayınladığı konuşmasında ise hiçbir ülkenin Moskova'nın kırmızı çizgilerini geçmemesini umduğunu söyleyip Batılı ülkelere rest çekmişti.
Kremlin yanlısı medyada çıkan haberlere göre Putin, Karadeniz'in bazı kısımlarını yabancı ve askeri gemilere altı ay boyunca kesmeyi planlıyor.
Bu, 2014 yılında Rusya tarafından ilhak edilen Kırım yarımadasının doğu ucundaki Kerç Boğazı ile Karadeniz'e bağlanan Azak Denizi'ndeki Ukrayna limanlarına erişimi içerebilir.
Ukrayna'nın doğusunda Mart ayı sonunda ateşkesin havaya uçmasıyla tırmanan gerilimin hemen ardından, yeryüzünün en büyük yüzölçümüne sahip ülkesi Rusya yarım milyon askerini harekete geçirdi. Rusya'daki Echo Moscow radyosuna konuşan uzmanlar, Vladimir Putin'in son 50 yılın en büyük askeri sevkiyatı için emir verdiğini ve cephe hattındaki hareketliliğin Soğuk Savaş'ın en gerilimli dönemlerini hatırlattığını söylüyor.
Rus askeri analist Pavel Felgenhauer, kendisine yöneltilen 'Rusya savaşın eşiğinde mi?' sorusunu 'Neredeyse' kelimesiyle yanıtlayıp devam etti: "Tüm ordu topyekun seferberlik halinde, Pasifik'ten Baltık Denizi'ne kadar. Bütün birlikler. Bu 1973 veya 1962'den bu yana olmadı."
Rus medyasındaki dikkat çeken haberlerde Moskova'nın en çok korktuğu senaryonun gerçekleşme ihtimalinin arttığını gösteriyor: 'Ukrayna NATO'nun yeni üyesi olabilir!' Romanya medyasından Contributors için yazan siyaset bilimci Valentin Naumescu, Rusya ile Ukrayna arasında süregelen gerginliğin adını koyuyor:
"Biden yönetiminin Rusya'yla yürütülen güç savaşının bu aşamasında uygulayabileceği ve Doğu Avrupa'daki koşulların yanı sıra Moskova'nın Avrupa'daki nüfuzunu kökten değiştirecek hızlı, acımasız ve stratejik açıdan ustaca bir hamle varsa o da budur: NATO zirvesi sırasında Ukrayna'yı Kuzey Atlantik İttifakı'na katılmaya davet etmek...
Rusya ile Batı arasındaki bu müzmin oyunda yapılacak böylesi bir hamle, Putin'in 2008'den bu yana inşa ettiği 'stratejik yapıyı', yani Rusya'nın Batı'nın 'saldırganlığı' karşısında güvenlik garantisi olarak gördüğünü ilan ettiği talihsiz 'tampon bölgeyi' bozabilir."
Rus nüfus ve Rusya yanlılarının ağırlıkta olduğu Donbas bölgesinde (Donetsk ve Lugansk) tek taraflı bağımsızlık ilan edilmesinin ardından, Rusya yanlısı ayrılıkçılar ile Ukrayna ordusu arasında çatışmalar 2014'ten bu yana aralıklı olarak devam ediyor.
Son haftalarda Rusya yanlısı ayrılıkçılarla Ukrayna ordusu arasındaki çatışmalar yoğunlaşırken, Moskova’nın sınırın diğer tarafındaki askeri varlığını artırması iki ülke arasında sıcak çatışmaya yönelik endişeleri doruk noktasına çıkardı.
Donbas krizinin çözümüne ilişkin müzakereleri Rusya, Ukrayna ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'ndan (AGİT) oluşan Üçlü Temas Grubu yürütüyor. Taraflar arasındaki en son kapsamlı ateşkes, Temmuz 2020'de sağlanmıştı.
Ukrayna Parlamentosu, yedi yıl önce Kırım'ın ilhakı ve Donbas'taki gelişmeler sonrası Rusya'yı 'saldırgan' ülke olarak nitelendiren yasayı onaylamıştı. Vladimir Zelenskiy de, iki hafta önce Kırım'ın kurtarılmayı amaçlayan Askeri Güvenlik Stratejisi'ni onaylamıştı.