07.08.2021 - 14:16 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Dünyanın dört bir yanını kasıp kavuran yangınlar İtalya'yı da vurdu. Ülke zor günler geçirirken 20 bin hektarın üzerinde alanın yandığı düşünülüyor.
İtalya'da özellikle güney bölgelerinde etkili olan orman yangınlarıyla mücadele sürerken Sardinya adasında yangınlar nedeniyle milyonlarca bal arısı yok oldu.
Ülkenin en büyük çevre örgütlerinden Legambiente'nin BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamaya göre Sardinya'daki yangınlarda en az 30 milyon bal arısının öldüğü tahmin ediliyor. Legambiente, adada şu ana kadar 650 arı kovanının yangınlarda yok olduğunu belirtti.
Sardinya adasındaki bal üreticilerini bir araya getiren Terrantiga Sardinyalı Arıcılar Örgütü Başkanı Francesco Caboni de yerel basına yaptığı açıklamalarda, "Sadece bizim üyelerimizin 300-600 arı kovanı kaybettiğini hesaplıyoruz, her bir kovanda 50 bin arı olduğunu düşünürsek bu 15-30 milyon arı demektir" dedi. Caboni, ada çapında toplam kaybınsa binlerce kovana ulaştığını tahmin ettiklerini söyledi.
BBC Türkçe'den Övgü Pınar'ın aktardığına göre, Sardinya'da Temmuz sonunda özellikle Oristano kenti çevresinde etkili olan orman yangınlarında 20 bin hektarın üzerinde alanın yandığı hesaplanıyor.
Yangınların arıcılık sektörüne de darbe vurması üzerine çevre örgütleri bilinçlendirme ve yardım kampanyaları düzenliyor. Legambiente, adadaki arıcılara destek için bir bağış kampanyası başlattı.
Legambiente, bölgedeki biyolojik çeşitliliğin yeniden tesis edilebilmesi için arıların temel önemde olduğunu vurguladı. Derneğin basın sözcüsü Valentina Barresi, BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada bal arılarının ve diğer hayvanların maruz kaldığı hasarın gelecek aylarda da artarak sürmesinin beklendiğini belirtti ve "Yangınlardan kurtulan çok sayıda bal arısı da yüksek hava sıcaklıkları nedeniyle onarılmaz hasar alacaklar" dedi.
Legambiente derneğinin başkanı Stefano Ciafani de yangınlar ve etkilerinin "beklenen bir felaket" olduğunu belirtti. Ciafani, "Bu gibi olaylarla mücadele için, iklim değişikliğine karşı uyum ve dayanıklılık geliştirici müdahaleler, önleyici ve baskılayıcı stratejiler gerektiğini yineliyoruz" dedi.
İtalya Ekolojik Dönüşüm Bakanı Roberto Cingolani ise iklim değişikliğiyle bağlantılı olsalar da yangınların büyük oranda insan eseri olduklarını söyledi.
Cingolani yangınlarla ilgili Perşembe günü parlamentoya bilgi verirken "Yangınların yüzde 70'ten fazlası bizim sorumluluğumuz" dedi. Bakan, yangınların yüzde 57,4'ünün kasten çıkarıldığını gösteren deliller bulunduğunu, yüzde 13,7'sinin de insan eliyle ancak kasıtsız olarak, "kültür eksikliği" nedeniyle çıktığını belirtti. Cingolani, yanan bölgelerin 15 yıl boyunca herhangi bir şekilde başka amaçlı kullanılmasının yasak olduğunu da vurguladı.
Sivil Savunma Kurumu'nun açıklamasına göre İtalya'da 2021 yaz dönemi için orman yangınlarına karşı 15 adet Canadair CL415 uçağı ve 5 adet Erickson S64F helikopteri kullanılıyor.
Bunlara ek olarak Savunma Bakanlığı, İtfaiye ve Carabinieri güçlerine ait 10 helikopter de yangınlara karşı görevlendirilebiliyor.
Ayrıca İtalya ihtiyaç halinde Avrupa Birliği'nden ek hava aracı talep edebiliyor. AB sivil savunma mekanizmasının bir parçası olarak Fransa, İtalya'ya 2 yangın söndürme uçağı göndermişti.
Öte yandan ABD'deki devasa Dixie yangınını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, alevler yayılmaya devam ederken bile tahliyeyi reddeden sakinlerle karşılaştı. Hatta bazı sakinler itfaiyecilere silah çekti.
Üç haftalık orman yangını Kuzey California'yı harap etmeye devam ederken, ABD'deki en büyük ve eyaletin şimdiye kadarki en büyük üçüncü orman yangını haline geldi.
Dixie yangını, son 24 saat içinde yaklaşık 100 bin dönümlük alanı yaktı ve orman yangını resmi olarak toplam 433 bin dönümlük alanı küle çevirdi. İtfaiyeciler yangının sadece yüzde 35'ini kontrol altına aldı.
Kuru bitki örtüsü ve hızı saatte 65 kilometreyi bulan rüzgarla korkunç yangın, bu hafta Greenville'i kasıp kavurdu. Tarihi şehir merkezinin çoğunu küle çevirdi.
Bazı ahşap binaların 100 yıldan daha eski olduğu California'nın, altına hücum döneminden kalma kasabasında bir benzin istasyonu, kilise, otel, müze ve bar yangın yüzünden yerle bir oldu.
CBS San Francisco'nun bildirdiğine göre, yangın Cuma günü itibariyle yaklaşık bin kişinin yaşadığı kasabadaki evlerin ve işyerlerinin yüzde 75'ini yakmıştı.
Ancak California Olay Yönetimi operasyonları bölümü şefi Jake Cagle'ın anlattığına göre, itfaiye ekipleri alevleri söndürmeye çalışırken, evlerini terk etmeyi reddeden mülk sahipleri onlara zorluk çıkardı.
İtfaiyeciler, onları silahla tehdit eden işbirlikçi olmayan mülk sahipleriyle uğraşmak zorunda kaldı. Perşembe öğleden sonra düzenlediği basın toplantısında Cagle, "Orada görmek istemediğimiz şeyler var." dedi.
"Tahliyelerde sorun çıkaran insanlardan bahsediyoruz. Kolluk kuvvetlerine meydan okunuyor. İnsanlar tahliye edilmek istemediği için itfaiyecilere silah çekiyor. Ama suçu toprak sahiplerine yüklemeye çalışmamak gerekiyor. Onları anlıyoruz, gönlümüz onlarla birlikte."
Cagle, tahliye emirlerini dikkate almayan sakinlerin, itfaiyecilerin alevleri kontrol altına almasını zorlaştırdığını, çünkü kaynakları güvenli bir yere taşımak için yönlendirmek zorunda kaldıklarını vurguladı.
Cagle, "Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Tek niyetimiz bu. Ama yine de hayati tehlike söz konusu ve bizim de yönetmemiz gereken şey bu." diye ekledi.
Kuzey California'adaki dağ kasabasını saran, tarihi şehir merkezinin çoğunu yerle bir eden yangının kuzey ve doğu tarafları daha da tehlikeli bir hale geldiğinde, Plumas İlçesi Şerif Ofisi, kasabanın sakinlerine "Tehlikedesiniz ve hemen ayrılmalısınız!" uyarısında bulundu.
Benzer bir uyarı Perşembe günü, alevler güneydoğuya, Greenville'in yaklaşık 10 mil güneydoğusundaki başka bir kasaba olan Taylorsville'e doğru itildiğinde yapıldı.
Öte yandan son 35 yılın en sıcak günlerini yaşayan Yunanistan'da termometreler çatladı, birçok noktada 46 dereceyi bulan hava orman yangınlarını tetikledi.
Meteoroloji servisinin Pazartesi günü yayınladığı harita ve uyarıların ardından sıcaklık öyle yükseldi ki, birçok bölgedeki arkeolojk alanlar ziyaretçilere kapatıldı.
Yaşadıkları yerden kaçmak yerine acil durum ekiplerine yardım etmek için kalanların Yunan köylerini kurtarmak için verdiği umutsuz savaş gece boyunca devam etti.
Dramatik görüntüler, Atina'nın yaklaşık 30 km kuzeyindeki Afidnes sakinlerinin, yangınlar ağaçlarla kaplı tepeleri harap ederken nasıl canla başla yardım etmeye çalıştığını gözler önüne serdi.
Acil servisler, geceyi kavurucu bir sıcak hava dalgasının ortasında turuncu bir parıltıyla aydınlatan korkunç alevler, söndürmek için sıra sıra dizilerek sokakları doldurdu.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis yaşananlarla ilgili, koşulların Yunanistan'ı 'barut fıçısına' çevirdiğini söyledi. Yangınları söndürmeye çalışan uçaklar ve helikopterler tarafından desteklenen itfaiyeciler, günün erken saatlerinde Atina yakınlarındaki bazı alevleri kontrol etmeyi başarmıştı.
Ancak rüzgarlar yüzünden korkulan oldu: Atina'yı kuzey Yunanistan'a bağlayan otoyolun yakınında yanan alevler rüzgarlarla yeniden hayata döndü.
Bu arada, Mora Yarımadası'nın batısındaki antik Olimpiyat Oyunları bölgesinin yakınında yaşayan sakinler de, itfaiyecilere yardım etmek için onların hemen gerisindeydi.
Küçük Lasdikas köyünün sakini Giannis Kanellopoulos Perşembe gecesi yaptığı açıklamada, "Kadınlara, yaşlılara ve çocuklara gitmelerini söyledik ve kalabilen herkes ellerinden geldiğince yardım etmek için kaldı" ifadelerini kullandı.
Yunan makamları çarşamba günü, ülkenin dört bir yanına yayılan orman yangınları, ormanları ve binaları yok ettikten ve yüzlerce kişiyi kaçmaya gönderdikten sonra antik Olympia yakınlarındaki köylerin tahliye edilmesini emretmişti.
Miçotakis, acil servislerin batıdan esen rüzgarlarla zor bir geceyle karşı karşıya olduğunu söyledi ve insanları tahliye kararlarına uymaya ve gereksiz seyahatlerden kaçınmaya çağırdı.
Özel bir televizyon kanalına konuşan Miçotakis, "Günlerdir süren sıcak hava dalgası tüm ülkeyi bir barut fıçısına çevirdiği için benzeri görülmemiş koşullarla karşı karşıyayız" dedi.
Perşembe günü erken saatlerde Olympia'yı ziyaret ederken konuşan Mitsotakis, "Ülke, ikinci haftasına giren bir sıcak hava dalgasının körüklediği çok sayıda yangınla birlikte benzeri görülmemiş çevresel krizlerle karşı karşıya." dedi.
Yunan Başbakan ayrıca, rüzgarların artacağının tahmin edilmesi ve sıcak hava dalgasının devam etmesi nedeniyle halkı daha zor günlerin beklediğini söyledi.
Miçotakis, "Evlerini, mülklerini kaybeden insanların öfkesini, üzüntüsünü ve çilesini tamamen anlıyorum" dedi. Başbakan, antik Olympia'nın arkeolojik alanı ve müzesinin başarıyla korunduğunu sözlerine ekledi.
Vatandaşları Koruma Bakanı Michalis Chrisochoidis de itfaiyecilerin bölgeyi kurtarmak için "bütün gece süren bir savaş" verdiğini ifade etti ve ekledi: "Bütün cepheleri kontrol altına almak ve yangını söndürmek için bütün gün savaşa devam edeceğiz. Koşullar zor."
Salı günü arka arkaya orman yangınları haberleri gelmesiyle, başkent Atina'ya 20 kilometre mesafedeki Varipombi'de alevler birçok evin küle dönmesine yol açtı.
Kathimerini gazetesi, Varipombi'deki yıkımı gösteren sarsıcı fotoğrafları manşetinden yayınladı, yangın riskinin halen çok yüksek olduğunu belirtip alarma geçildiğini aktardı.
Yerel medya ayrıca Varipombi çevresinde peş peşe patlama seslerinin duyulduğunu, yangınların Atina-Selanik otoyulunun kapanmasına yol açtığını yazdı.
Atina'nın bezi semtlerinde elektrik kesintileri yaşanırken, Reuters haber ajansı Yunan yetkililerin başkent sakinlerinden evlerinden dışarı çıkmamalarını istediğini duyurdu.
Atina ve çevresinde yaşayanlardan evlerinin kapı ve pencerelerini kapatmaları da talep ediliyor, çünkü Varipombi'den yükselen dumanlar tüm bölgeyi kaplamış durumda.
Atina Rasathanesi, kilometrelerce karelik alana yayılan yoğun hava hava kirliliği nedeniyle dışarı çıkmak zorunda kalanların N95 tipi özel maske kullanmalarını tavsiye etti.
Yunanistan Çevre Bakanı Kostas Skrekas, televizyonlara yaptığı açıklamada, artan yoğun elektrik talebinin komşu ülkeler Türkiye ve Bulgaristan'dan ihraç edilen elektrikle karşılandığını söyledi.
Atina'nın kuzeyinde yer alan Parnitha Dağı eteklerinde alevleri durdurmaya çalışan 500'ü aşkın itfaiyeciye dokuz helikopter, beş uçak, polis ve ordu birlikleri destek veriyor.
Başbakan Kiryakos Miçotakis hiçbir can kaybı yaşanmadığı için şükrettiklerini ifade ederken, Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı binlerce insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığını bildiriyor.
Yalnızca Pazartesi akşam saatlerinden Salı günü akşam saatlerine kadar 81 orman yangını çıktı, halihazırda hem adalarda hem de ana karada çok sayıda büyük yangın devam ediyor.
Eğriboz Yarımadası'ndaki Limni Köyü yakınlarında Salı günü yükselen alevler 150 evi küle çevirdi, yerel yetkililer acil durum ilan edilmesi için çağrıda bulunuyor.
Yunanistan'ın kuzeyindeki Kozani, Grevena ile güneydeki Rodos Adası, İstanköy Adası ve Mora Yarımadası'ndaki yangınlara da havadan ve karadan müdahale ediliyor.
Temmuz 2018'de Atina yakınlarındaki Mati köyünü kasıp kavuran orman yangını, Yunanistan tarihinin en ölümcül yangın felaketi olarak kayıtlara geçti.
81 kişinin hayatını kaybettiği yangında alevler birçok noktada insanları denize kadar kovaladı, bir villanın bahçesine sığınan 26 kişinin cesetleri bulundu.