01.02.2019 - 16:52 | Son Güncellenme:
Ürküten görüntü uydudan geldi.
Öyle ki, ölümcül değişiklik çok kısa sürede gerçekleşti.
Arada iki günden bile daha az süre vardı.
ABD'yi donduran 'Kutup Girdabı'nda can kaybı 21'e çıktı.
250 milyon insanı etkileyen aşırı soğuklar, 90 milyon nüfusun yaşadığı bölgelerde termometrelerin eksi 20'lerin altını göstermesine yol açtı.
'Kutup Girdabı' ABD'yi terk etmeden önce hava sıcaklıklarının daha da düşmesi bekleniyor.
Illinois eyaletinde sıcaklıklar rekor düşüş yaşayarak eksi 34 dereceyi gördü.
Chicago’nun kuzey batısındaki kent daha önce 10 Ocak 1982’de eksi 33 santigrat dereceye inmişti.
Chicago eksi 30, Minneapolis eksi 32, Güney Dakota eyaletinin Sioux Fall kenti ise eksi 31 dereceyi gördü.
Ancak sert rüzgarlar nedeniyle hissedilen sıcaklık eksi 60 dereceyi buldu.
Kuzey Kutbundan gelen bu soğuk dalgası nedeniyle Chicago dünyanın en kuzeyindeki yerleşim yerlerinden olan Kanada’nın Alert köyünden bile daha soğuk oldu.
Alert, Kuzey Kutbu’na 804 kilometre mesafede.
Minesota'daki Saint Anthony köyünden inanılmaz fotoğrafları Reuters haber ajansı servis etti.
Donmuş kot pantolonlar eşine az rastlanır bir görüntüye yol açtı.
ABD'nin bazı kentlerinde elektrik, su, doğalgaz sistemlerinde arızalar meydana geldi.
Detroit’te patlayan ana su borularının onarılması günler sürecek.
Ulaşım ise neredeyse tamamen durmak üzere.
Chicago'da yüzlerce uçuş iptal edildi.
Yolcular havalimanında kaldı.
BBC çevre muhabiri Navin Singh Khadka, Başkan Donald Trump'ın "Küresel ısınmaya ne oldu? Lütfen hemen geri gel, sana ihtiyacımız var" tweetine yanıt verdi.
Khadka'nın BBC'deki haberi şöyle: "Bu 'küresel ısınma' terimiyle alakalı olabilir. Ancak terim her zaman her yerde sıcak hava göreceğimiz anlamına gelmiyor. Dünyanın ortalama ısısı endişe verici boyutlarda yükseliyor ve bu da hava durumlarında aşırı tablolar görmemize neden oluyor.
ABD'deki aşırı soğuklar da bunun bir parçası olabilir. Aynı Avustralya'daki bunaltıcı sıcaklar ve Afrika'nın Sahel bölgesindeki kuraklıklar gibi.
ABD'nin ortabatısındaki şehirleri etkisi altına alan ölümcül soğuklardan önce iklim uzmanları bu eğilini çok önceden görmüştü. Pek çok araştırmada buradaki katalizörün ısınan Kuzey Kutbu olduğu ortaya kondu.
Küresel ısınma buzları çözülmüş okyanusun daha fazla ısı yaymasına neden oluyor ve bu da Kuzey Kutbu üstünde soğuk hava dolaşımını zayıflatarak bunun güneye kaçmasına neden oluyor.
Nature Communications dergisinde yayımlanan bir araştırmada, "Kuzey Kutbu daha ılımanken hem soğuk ısılar hem de yoğun kar yağışı kuzey kutbunun soğuk olduğu dönemlere kıyasla daha fazla. Ayrıca hızlanmış ıs yükselişi dönemlerinde kuzey kutbu ısınması üst troposfere ulaşıyor ve alt stratosfere ulaşıyor ve kış aylarında aşırı sopuklar artıyor" denildi.
Buzul kutup havaları ve kutup girdabı olarak bilinen hava koşulları güneye doğru iniyor.
2013 yılında Phys.Org dergisindeki bir araştırma da "Kuzey Yarımküre'de tahmin edilebilir biçimde dolaşmak yerine yüksek rakımdaki rüzgarlar tembel bir döngü patikası izleyip ABD, Atlas Okyanusu ve Avrupa üzerinde zikzaklar çiziyor. Döngülerin güney kesimleri soğuk hava nöbetine yakalanıyor ve yerinde kalıyor" öngörüsünde bulunulmuştu.
Bazı çalışmalar kutup girdabındaki bozulmaya yönelik bilimsel açıklamaların tartışmalı olduğunu öne sürüyor.
2017 Amerikan Meteoroloji Cemiyeti, "Kutup girdabının kış döngüleri ve yeryüzü ısıları üstündeki kilit rolüne rağmen son dönemdeki soğuma eğilimleri üzerinde potansiyel stratosferik sayısal analiz eksik" açıklamasını yapmıştı.
İngiltere'de East Anglia Üniversitesi'de iklim araştırma biriminde çalışan Ben Webber yükselen ısının sıcak hava dalgalarını arttırdığının ispatlandığını söylüyor.
BBC'ye konuşan Webber, "Bu ayrıca soğuk havaların yoğunluğunu da artırabilir ancak bunun için daha fazla araştırma gerekiyor" dedi.
Ancak bilimin hemfikir olduğu bir konu var: O da dünyanın ısınması giderek daha sıklıkla aşırı havalara neden oluyor. Ayrıca farklı faktörler de havadaki değişikliklerde rol oynayabilir.
Bunlardan biri El Nino etkisi ya da Pasifik ekvatorunun ortadoğusunun ısınması.
Bu yaşandığında iklim uzmanları, sebebinin küresel ısınma olduğunu düşünmüyor."